Havanı alırsın

Ali Murat Karabağ

Ali Murat Karabağ

Tüm Yazıları

Bir şehirde şeker ustası vardı. İşini öylesine ustalıkla yapardı ki, dükkânının rafları adeta birer sanat galerisine dönerdi. Rengârenk şekerlemeler, çocukların gözlerini kamaştırır, büyüklerin içini ısıtırdı. Kimse bu güzellik karşısında kayıtsız kalamaz, dükkândan eli boş çıkmazdı.

Günün birinde bir genç, ustanın kazancını görüp "Bu iş ne kadar da kolaymış," diyerek hemen karşı dükkâna yerleşti. İnternetten videolar izledi, birkaç tanıdığına danıştı, kısa kurslara katıldı. Şeker, su, mısır şurubu... Her şey tarifteki gibiydi. Karıştırdı, kaynattı, renklendirdi. Şekerleri kalıplara döküp dizdi vitrine. Görüntü güzel, niyet yerinde... Ama ilk müşteri elini uzatınca şeker hamur gibi yapıştı, dağıldı. Mahcup oldu. Yeniden denedi, olmadı. Her seferinde aynı son: Eriyen şeker ve bozulan heves.
Bir arkadaşına derdini anlattı. Arkadaş dedikoduya meyilli ya, koşa koşa ustaya gitti. “Bak gördün mü, senin gibi şeker yapmaya çalışıyor ama başaramıyor!” diye güldü. Usta başını kaldırmadan tek bir cümle söyledi:
“Havasını almazsan şeker erir. Havasını alırsın ama ustalık başka bir şeydir.”

Genç, yine anlamadı. Denedi, hırs yaptı, yine denedi ama her seferinde sonuç aynı. En sonunda, içi dolu bir öfkeyle ustanın kapısını çaldı.

Usta sakinlikle konuştu:

“Evlat… Maharet, görünenin ardındadır. İki video izleyip, üç kursa katılıp, karşıdan bakıp ustayım zannedersen… Kabın havasını almayı unutursun, sonra da hayat senin havanı alır. Biz bu yolda öyle kolayca yürümedik. Emek verdik, yıllar harcadık. Yanlış yaptık, öğrendik. Gözyaşını da teri de tattık. İşte o zaman şeker kıvama geldi.”

Bu kıssa sadece şekerle değil, hayatın her alanıyla ilgilidir. Hele de eğitimle...

Biz, tam 25 yıldır bu işin içindeyiz. Eğitimin her köşesinde izimiz, alın terimiz, emeğimiz var. Zorluklara “kan kusup kızılcık şerbeti içtik” diyerek direndik. Hasetle değil, gayretle yürüdük. Kibirle değil, tevazu ile. Aldatmakla değil, hakkaniyetle iş yaptık.

O yüzden adım attığımız her yer yeşerdi, büyüdü, güçlendi. Çünkü işin sırrını biliyorduk: Havasını almayı…

Şimdi yepyeni bir eğitim modeliyle yola çıkıyoruz. Ülkemizin çocuklarına, gençlerine daha sağlam bir gelecek sunmak için... Yolumuza yoldaş olacak herkesi, hem öğrenmeye hem öğretmeye davet ediyoruz.

Unutmayın: İşin ehli olmakla başlar her şey. Gerisi şeker gibi gelir.