"Abicim Günaydın"

Ali Murat Karabağ

Ali Murat Karabağ

Tüm Yazıları

Geçen hafta yayınlanan “Gençleri Okuldan Uzaklaştırmak” başlıklı yazımıza çok kıymetli geri dönüşler oldu. Bunlardan biri ve en etkileyicisi Abdullah Sina Güdek Beyfendi'den gelendi. Kendisinin izniyle sadece giriş kısmını paylaşıyorum:

"Abicim Günaydın. Bu haftaki gençleri okuldan uzaklaştırmak başlıklı yazınızı okudum. Yazdıklarınızda ve vurguladıklarınızda noktası virgülüne kadar haklısınız. Lakin bu sessiz çöküşün ayak seslerinin bir silsilenin eseri olduğunu düşünüyorum. Yazının tamamı gençlerin hislerine olduğu kadar biz eğitimcilerin içine düştüğü çıkmazlara da güçlü bir tercümandı."

"Bu sessiz çöküşün ayak seslerinin bir silsilenin eseri olduğunu düşünüyorum," diyordu Abdullah Bey. Ne kadar da haklı… Çünkü bugün gençlerin okulla, öğretmenle, bilgiyle, hayalle ve umutla kurdukları zayıf bağın arkasında eğitim politikalarından okul mimarisine, sınav sistemlerinden öğretmen atamalarına, veli ilgisizliğinden sosyal medya etkisine kadar uzanan karmaşık bir silsile…

Eğitim yalnızca sınıf içinde verilen bilgiden ibaret değil. O sınıfa atanan öğretmenin mesleki donanımı, geçim derdi, meslek heyecanı, kurumsal aidiyeti; o sınıfa gelen öğrencinin aile yapısı, çevresi, ilgisi, iç dünyası; hatta o sınıfın duvar rengi, ısısı, ışığı bile eğitimi şekillendiriyor.

İşte bu yüzden kimse bu tabloya dışarıdan bakıp “Eğitim sistemi bozuldu” deyip geçemez. Çünkü bu sistemin bir parçası olarak hepimiz bu sürecin içindeyiz. Velisiyle, öğretmeniyle, yöneticisiyle, siyasetçisiyle, medyasıyla, akademisyeniyle, hatta öğrencisiyle… Sessiz çöküşü birlikte hazırladık.
Ama hâlâ geç değil. Bu ülkede hâlâ dertli gençler, yüreği yanan eğitimciler, taşın altına elini koymaya hazır vicdanlı insanlar var. Abdullah Bey’in mesajı da bunu gösteriyor.

Gençler hâlâ sesimizi duyuyor. Belki güvensizler ama ilgisiz değiller. Kırgınlar ama tamamen kopmamışlar. O hâlde şimdi yeniden bağ kurmanın, yeniden anlam üretmenin, yeniden güven inşa etmenin zamanı.

Bir köşe yazısıyla sistem değişmez belki ama bir cümleyle bir öğretmenin umudu, bir öğrencinin inancı değişebilir. Ve bazen büyük değişimler, sadece bir cümlenin bıraktığı yankıyla başlar.