Üçgenin içinde boğulan emekli ve dar gelirli

Durak Karabulut

Durak Karabulut

Tüm Yazıları

Enflasyon açıklandı. Resmî enflasyon yüzde 24,73.
Gayriresmî ise market poşetlerinde, ekmek sıralarında, kiralardaki nefessizlikte…

Ancak asıl üçgen: Enflasyon, ekonomik kriz ve siyaset.
Bu üçü el ele vermiş, vatandaşı —özellikle emekliyi ve dar gelirliyi— tam ortasında sıkıştırıyor.

Geçim derdiyle boğuşan halkın, çaresiz emeklinin 15 bin liraya terk ediliş süreci, milyonların çığlığıdır;
ne karar verenler duyuyor,
ne de 200 bin lira maaş alıp “milleti temsil ediyoruz” diyenler.

Bu çaresizlik, düzenin vicdanını yansıtıyor.
Çünkü bu ülkede artık enflasyon bir rakam değil,
adalet ve ahlak ölçüsüdür.

Emekliye verilecek zam oranı, açıklanan enflasyona göre yüzde 24,73 olabilir.
Ama şu anki en düşük emekli maaşı yaklaşık 15 bin lira seviyesinde.
Kulislerde, bu rakamın zamla birlikte ancak 17 bin liraya çıkabileceği konuşuluyor.
Oysa TÜRK-İŞ’in Haziran verisine göre; açlık sınırı 26 bin lira.
Yani devletin emeklisi, açlık sınırının çok altında…
Yoksulluk sınırına yaklaşmak ise hâlâ bir hayal.

Bu tabloyla, zam sonrası en düşük emekli maaşının en az 25 bin lira olması gerekir.

Peki bu normal mi?
Hiç bir emeklinin karnını doyuramayıp, gözüne boş vaatlerle uyku serpmek:
siyasetin görevi mi?

Yoksa hakkı çalınanların, hak yiyenlere itirazı mı?

Yönetenler sürekli “ekonomi düzeliyor” diyor.
Peki o zaman bu emekli neden pazarlardan çürük yiyecek topluyor?
Neden geç saatlere kadar fiyat düşsün diye bekliyor?
Çalışan neden birden fazla ek iş arıyor?
Ve neden ihaleler hâlâ şaibeli, hesapsız?

Çünkü bu düzende ekonomi, sadece bir rakam oyunu.
Ahlak ve adalet dışarda.
Vicdanlar aç.
Yarınlar için umut varsa,
o umut ne TÜİK tablosundadır…
Ne de aylık 300 bin lira maaş alanların takviminde.

Umut, bu üçgeni kıracak cesarettedir. 🕯️


Not:
Dün, 2 Temmuz 1993’ün yıl dönümüydü.
Sivas’ta Madımak Oteli’nde 33 aydın, sanatçı ve yazar; gericiliğin kör nefretinde yakılarak katledildi.
Bu karanlık olay yalnızca canları değil, ülkemizin ortak vicdanını da yakmıştır.
Geçen onca yıla rağmen adalet tam sağlanmadı; acı ise taptaze.
Hayatını kaybedenleri rahmetle anıyor, bir daha asla diyoruz.