Kripto dalgalanırken altın parlıyor
Dalgalandım da duruldum
Koştum ardından yoruldum
Binlerce yatırım yaptım da…
En son ETF’lerde kayboldum.
Bu dizeler aslında bir aşk hikâyesine değil, son yılların en çalkantılı yatırım aracına, yani kripto paralara da uyarlanabilir. Binlerce coin piyasaya çıktı, her biri geleceğin finans yıldızı olma iddiasıyla yatırımcıların hayallerini süsledi. Ancak kripto için günümüz hikâyesi biraz dalgalanıyor ve hatta bazı gemileri batmaya başladı. En son darbeyi de ETF rüzgârı vuracak gibi. Bugünlerde kripto piyasasında bir yandan dalgalar yükselirken, diğer yandan yatırımcıların yüzündeki umut ışığı giderek soluyor. Peki, bu fırtınada sermaye nereye yelken açıyor? Gelin birlikte bakalım.
KRİPTO AŞIRI YÜKLENDİ
Nasdaq endeksinde teknoloji hisselerine “fazla yüklenildi” uyarıları sıkça duyulmaya başladı. Bu durum, kripto piyasasını da doğrudan etkiliyor. Kripto, uzun süre teknoloji dünyasının bir parçası olarak yükseldi. Ancak son dönemde özellikle yapay zekâya olan yoğun ilgi, yatırımcıların dikkatini kriptodan almaya başladı. ETF’lerin sayısındaki hızlı artış, piyasadaki hareketliliği bambaşka bir yöne taşıdı. Artık yatırımcılar, kriptonun bir dönem sunduğu hızlı kazanç fırsatlarından çok, kontrollü ve şeffaf yatırım araçlarına yöneliyor. Bir zamanlar parıldayan “geleceğin parası” olarak lanse edilen kripto paralar, bugün kırmızı uyarı lambaları ile “yüksek risk” sembolü hâline gelmiş durumda. Bu da şimdilik piyasalarda sert dalgalanmalara yol açıyor, gelecek günler için ise ciddi kaygılarım var maalesef.
BELİRSİZLİKLER VE RİSKLER
Küresel ekonomideki ve Türkiye’deki çalkantılar sadece piyasa dinamiklerinden kaynaklanmıyor. Politik arenada da belirsizlikler artmış durumda. Türkiye özelinde siyasi ve hukuki tartışmalar, globalde ise özellikle ABD’de yaklaşan seçimler ve Donald Trump’ın “sağı solu belli olmayan” politikaları, piyasaların tedirginliğini zirveye taşıyor. Jeopolitik riskler zaten varlığını korurken, her yeni gelişme yatırımcıları güven arayışına daha da itiyor. Sermaye, bu ortamda yüksek risk barındıran varlıklardan, yani bilhassa kriptodan hızla kaçıyor. “Riskten kaçış” stratejisi, adeta küresel finansın yeni mottosu hâline geliyor. Bu süreçte yatırımcılar, duygularla değil verilerle hareket etmenin önemini bir kez daha ve3 şiddetle hatırlamalılar.
ALTININ SESSİZ VE GÜÇLÜ DURUŞU
Kripto piyasaları çalkalanırken, altın sahneye adeta sessizce ve güçlü bir şekilde çıkıyor. Tarih boyunca kriz dönemlerinde güvenilir liman olan altın, bugün de aynı rolü üstleniyor. Fiyatlar rekor üzerine rekor kırarken, yatırımcılar yeniden klasik güven anlayışına yöneliyor. Altın ons fiyatı geçen hafta 3500 - 3600 aralığında ve güçlü durmaya devam ediyor. Gram altın ise 4700 lira üzerini gördü. Kripto dalgalanmaya devam etse de, altının istikrarlı yükselişi yatırımcılara bir deniz feneri misali yol gösteriyor: Elbette yüksek kazanç hayali, her zaman yüksek riskle birlikte gelir ancak şu küresel belirsizliklerin arttığı bir dönemde, bazen en değerli strateji hızlı koşmak değil, sağlam bir limana demir atmaktır.
Sonuç olarak, kripto piyasaları belki yeniden yükselecek, belki de yerini başka trendlerin gölgesinde bırakacak. Geleceği kimse bilemez ama risklerin yükseldiğini bas bas bağıranlar çoğaldı. Altının ise güven veren ve öngörülebilir liman olma özelliği iyice belirgin hale geldi.