Dikkat riskli alan
"Demedim mi? Yatırımcı, sana söylemedim mi?" Bu sözler, hani o gönlümüzü okşayan ilahinin içindeki, sanatçı Hayko Cepkin'in de bir klibinde yer verdiği o meşhur ilahi... Bugün, ekonominin karmaşık yolu üzerinde attığımız her adımın ne denli büyük bir sorumluluk taşıdığını hatırlatmak istiyorum. Biraz özeleştiri yapıp kendi öngörülerimi masaya yatıracağım, ama daha çok gelecek için ufuk açıcı çıkarımlarda bulunacağız. Finans dünyasında kasırgalı denizlere girmeden önce, bir bilgi kalkanına ihtiyacımız var. Hadi başlayalım.
DOLARIN SESSİZLİĞİ VE ENFLASYON
OVP (Orta Vadeli Program) ilk açıklandığında, mevcut veriler ışığında Dolar/TL kurunun 60-70 lira seviyelerine kadar tırmanacağını düşünmüştüm. Bu tahminim şükürler olsun ki tutmadı, bunun hakkaniyetini teslim etmem gerek. Ancak bu sonucun perde arkasına baktığımızda, Merkez Bankası'nın piyasaya yaptığı müdahaleleri ve bankalara uyguladığı zorunlu adımları görüyoruz. Bu adımlar evet doları tuttu. Fakat burada çok önemli bir gerçeğin altını çizelim: Dolar yükselmedi diye enflasyonun durduğunu sanmayın. Ne yazık ki fiyatlar arttı ve artmaya da devam ediyor. Hatta bazı ürün ve hizmetler, Dolar'a karşı bile değerleniyor. Bu durum, özellikle ihracat yaparak ülkemize döviz kazandıran sanayicilerimizi ve firmalarımızı zorluyor. Fiyatlar yükselme eğiliminde ise, Dolar kurunun önünde bir engel olsa bile o yükseliş gücünü gösterir.
KÜRESEL RİSKİN EN AÇIK İSPATI
Dünyadaki genel ekonomik koşulların da oldukça hassas bir zeminde ilerlediğini kabul etmeliyiz. İşler, maalesef uluslararası arenada da tam olarak yolunda değil. Bu gerilimin en parlak ve somut ispatı, şüphesiz altındır. Altın, sadece Türk Lirası'na karşı değil, tüm dünya paralarına karşı değer kazanıyor. Altın ons başına 4 bin Dolar seviyesi bile geride kaldı ve önceden de belirttiğim 5 bin Dolar hedefim hala kuvvetli, bu küresel tedirginliğin artarak devam ettiğini gösteriyor. Altın, ekonominin güvenli limanı ve bir yatırımcının en sadık dostudur. Altın fiyatlarındaki bu küresel yükseliş, tüm dünyada risklerin tırmandığını ve elbette büyük sermayenin olası bir fırtınadan kaçarak sığınacak yer aradığını gösteriyor. Unutmayın, para akıllı davranır ve daima en güvenli yolu bulur. Peki biz de bulacak mıyız?
BALONLAR PATLIYOR
Altının verdiği sinyalleri, son haftaların en çok konuşulan varlığı olan Bitcoin'e de uygulamalıyız. Geçtiğimiz hafta bir miktar geri çekilme yaşasa da, "toparlanıyor" haberleri geliyor. Ancak bu dijital dünyada risk hâlâ güçlü bir şekilde masada. Benim tahminim, kısa bir düzeltme süreciyle yatırımcıya biraz nefes aldırılsa da, Bitcoin'in bir süre 100 bin Dolar'ın üzerinde seyredeceği yönünde. Ancak burada göz ardı etmememiz gereken bir belirsizlik ve risk yumağı var. Özellikle Trump ve Elon Musk gibi güçlü isimlerin söylemleriyle oluşan, kimi çevrelerce "balon" olarak nitelendirilen bir fiyatlanma söz konusu. Eğer bu spekülatif baskı zayıflar ve piyasa dengelenmeye dönerse, Bitcoin'in hızla 70 bin Dolar seviyelerine geri çekilme riski bulunuyor. Özetle, yüksek getiri potansiyeli yüksek riskle el ele yürür. Bizler, yatırımcı olarak bu dijital çağda heyecana kapılmadan, soğukkanlı ve temkinli olmayı başarmalıyız.
Hakikate yakın, yalana beri kalın, hoşçakalın
Yasal Uyarı: Bu yazı yalnızca bilgi amaçlıdır; yatırım tavsiyesi değildir. Kararlarınızın sorumluluğu size aittir.