Alevi’den hain çıkmaz

Alevi-Bektaşi yurttaşlarımız, gazeteci Merdan Yanardağ’ın, Alevi kimliğiyle bilinen Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu ima ederek sarf ettiği “Alevilerden hain çok çıkar” sözünü büyük bir hakaret olarak değerlendiriyor.

Alevi yurttaşlarımızın tepkilerine göre bu ifade sadece bir lidere yöneltilmiş söz değil; bu topraklarda yaşayan 25 milyonun üzerinde Alevi-Bektaşi yurttaşımıza yapılmış ağır bir ithamdır. Bununla birlikte toplumun bütünü de bu sözlerden etkilenmiş ve aynı derecede rahatsız olmuştur.

Daha düne kadar Kılıçdaroğlu’nu savunan, kurduğu televizyon kanalına destek almak için kapısında bekleyen Yanardağ’ın ani bir dönüş yaparak Kılıçdaroğlu’na ve onun şahsında bütün Alevi toplumuna hakaret etmesi kabul edilebilir değildir. Alevi toplumunu “hain çok çıkar” diye itham etmek ne ahlakla ne de vicdanla bağdaşmaktadır.

Alevi-Bektaşi yurttaşlarımızın belirttiği gibi tarih de şunu göstermektedir; Alevi inancında vatan haini çıkmaz. Alevi-Bektaşi inancı; bayrağa ve vatana bağlılığı, kardeşliği ve toplumsal birliği esas alır, 72 milleti bir nazarda görme geleneğiyle iyiliği yüceltir, kötülüğe yüz çevirir.

Alevi toplumu yüzyıllardır eşit yurttaşlık, inanç özgürlüğü ve demokrasi için ağır bedeller ödemiştir ve yine bu toplumdan; Kemal Kılıçdaroğlu gibi dürüstlüğü, tertemiz siyaseti, alçakgönüllülüğü ve halka hizmeti hayatının merkezine koymuş bir lider çıkmıştır.

O, milletinin çıkarlarını kendi çıkarlarının önüne koyarak siyasetin kirli yüzüne meydan okuyan, din, dil, ırk ayrımı yapmadan 72 milleti bir nazarda gören; adaleti ve vicdanı kendisine yol bilmiş bir devlet adamı olarak hafızalara kazınmıştır.

Kılıçdaroğlu’nun şahsında Alevi-Bektaşi inancının onurlu duruşu, erdemi ve insan sevgisi yansımaktadır. İşte bu yüzden yurttaşlarımız, böylesi bir inanca ve böyle bir liderin mensup olduğu topluma “hain çok çıkar” denmesini kabul edilemez, büyük bir haksızlık olarak görmektedir.

Alevi-Bektaşi yurttaşlarımızın vurguladığı gibi, bu tür ifadeler bir dil sürçmesi değil; bilinçli bir nefret söylemidir. Böyle sözler Alevilere karşı önyargıyı, ayrımcılığı ve düşmanlığı körükler, toplumsal barışı zedeler. Özür dilense bile, açılan yaranın kolay kapanmayacağına inanılmaktadır.

Unutulmamalıdır ki Alevi-Bektaşi yurttaşlarımız kardeşliği, barışı, omuz omuza yaşam kültürünü yüzyıllardır yaşatan bu ülkenin asli unsurlarıdır. Onlara hakaret ederek kimse büyüyemez aksine kendi insanlığını küçültür ve tarihe kara bir iz bırakır.

Bu nedenle, böylesi sözleri kullananların da “gazeteci” sıfatıyla toplum önünde yer almamaları gerektiği açıktır.