Bir önceki yazımızda, nüfusumuzun artma eğilimini geride bırakıp, hızla azalma eğilimine girmesi üzerinde durmuştuk. Maalesef yeni nesli evlilikten caydıran mevzuat düzenlemeleri yerli yerinde durduğu gibi, oluşan ‘kamuoyu’ da bu tarz mevzuatın, koyulaştırılarak devamına işaret ediyor.
Genç neslin evlilikten uzak durmasını, ilaveten de çalışma hayatına soğuk bakmasını cazip kılan bazı sosyal gerçekliklerimiz de var.
Uzun yıllardan beri, toplum olarak bir ‘eğitim fetişine’ yakalandık. Okul bitirmeyi, üniversite okumayı ‘adam olmanın gereği’ gibi algılar olduk.