Kanal İstanbul: Partili CB’nin Türkiye intikamı

31 Mart 2024'te İstanbul adayı olan, "ailenin imar ve rant işlerine bakan" ve şimdi de Şehircilik Baka(n)mayanı olan Murat K., adaylığı sırasında "Bizim gündemimizde Kanal manal yok," demişti. Ancak vatandaş, olayın farkındaydı: Adaylık bal gibi "Kanal" içindi. Adaylığın tek amacı uyduruk "Kanal İstanbul" projesiydi.

İşte tam da bu nedenle vatandaşlar bu düzmeceye inanmadı ve Murat Kurum’u belediye başkanı seçmedi. Ardına bile bakamadan Ankara’ya, dönüşü olmayan tek yönlü bir biletle gönderildi!

Bu yenilgi, seçilememe olayı ve rant için Araplara verilen, üstelik peşin avans alınan sözler iktidarı ve partili CB'yi iyice köşeye sıkıştırdı.

Bir süre zaman kazanmaya çalıştılar; ancak sadece bir yıl dayanabildiler. Şimdi rant düğmesine basarak bütün düdükleri birden çalmaya başladılar.

İlk iş olarak, İmamoğlu’nu düzmece gerekçelerle görevden uzaklaştırmaya kalkıştılar. Gerçekmiş gibi göstermek için ilçe belediye başkanlarını, yardımcılarını, belediye meclis üyelerini, bürokratları; kısacası herkesi topluca gözaltına alıp tutuklama ve yıldırma faaliyetlerine tam gaz devam ettiler.

Baktılar ki CHP dik duruyor, yılmıyor, meydanları dolduruyor... "Ne yapalım? Bu iş böyle olmayacak," dediler.

Bu sefer de "Yalandan fakire ev yapıyoruz" söylemine başvurdular. İstanbul’u besleyen en önemli barajlardan biri olan Sazlıdere Barajı'nın koruma sahası içine, binlerce kamyon ve kepçe ile dalarak "24 bin konut yapacağız" dediler.

Aynı anda, sözleşmişçesine Arap televizyonlarında İstanbul'da konut ve villa reklamları başladı! Tesadüfe bakın, bu kadar olur yani...

Kamu kurumu olan İSKİ, barajın kirletildiğini, insan sağlığı için hayati önemdeki su havzasına açıkça zarar verildiğini belirterek, inşaatın durdurulmasını resmi olarak şantiye kuranlara tebliğ etti.

Ancak İstanbul’un su havzasını korumaya çalışan İSKİ Genel Müdürü dahil, tüm bürokratları; hatta kapıdaki güvenlik görevlilerini, eşlerini, akrabalarını bile gözaltına almaya başladılar!

Şimdiden söyleyelim: Araplara verdiğiniz kişisel çıkar sözlerini yerine getirmek için yalnızca İstanbul’a değil, bütün Türkiye’ye ihaneti size yaptırmayacaklar!

Onun için İSKİ’de, Büyükşehir Belediyesi’nde, iştirak şirketlerinde çalışanların tamamını; asansör tamircisinden marangozuna, tesisatçısından çöpçüsüne kadar herkesi, düzmece bahanelerle gözaltına alın. Ayrıca bunların kayınpederlerini, kayınbiraderlerini, dayılarını, amcalarını, üvey kardeşlerini, tarla komşularını, köylülerini, mahalle arkadaşlarını, üst ve yan komşularını, hatta düğünlerine, cenazelerine gelenleri; telefon rehberlerinde kayıtlı olanları, alışveriş yaptıkları esnafları, yolda selam verdiklerini, avukatlarının sıra arkadaşlarını, beraber asansör veya yürüyen merdiven kullananları da alın ki işin "tadı" çıksın!

İlk başta partili CB olmak üzere hiçbirinizde mahcubiyet, sıkılma ve en önemlisi Allah korkusu yok!

Filin fincancı dükkanına dalması gibi saldırıyorsunuz ama bu devran böyle gitmeyecek. Kötüler bu işin hesabını önce bu dünyada, sonra öteki dünyada verecekler.

İnancımız tam. Önce sandıktaki hesap gününü bekliyoruz. Sonrasını Hakk’a bırakıyoruz.
Kötülük her zaman kaybedecektir!