Atatürk Orman Rant Çiftliği
Holdingler, yüksek yüksek iş merkezleri, AVM’ler tırnaklaya tırnaklaya, saraylar, Ankaparklar avuçlayarak girdi Atatürk Orman Çiftliği’ne (AOÇ). 750 bin metrekare Külliye’ye, 1 milyon 200 bin metrekare Ankapark’a tahsis edildi. 52 bin dönümden 33 bin dönüme düşen Çiftlik arazisinin 11 bin dönümünü, Melih Gökçek’in Ankapark çöplüğü kaplıyor.
7 bin dönüm, holding, iş merkezi ve AVM’lerde. 2022’de 37 dönümüne de ABD Büyükelçiliği yerleşti. 2013 yılında satın almış, 2022’de muradına ermişti Çiftliğe yerleşen ABD. Yukarıdaki tırnakçı liste yanında sırıtmayacak bir katılım!
RANTIN GERİSİNDE KALAN DAVALAR
Ankara TMMOB Peyzaj Mimarları Odası, Çevre Mühendisleri Odası, Mimarlar Odası, Şehir Plancıları Odası, Ziraat Mühendisleri Odası ve Ankara Barosu, bu ihlallere davalar açtı.
10 Şubat 2014’te Ankara 5’inci İdare Mahkemesi, 17 Şubat’ta Ankara 11’inci İdare Mahkemesi’nin, yürütmeyi durdurma ve iptal kararları vardı. Ancak geç gelen kararlardan önce projelerin hepsi yapıldı, bitti. En son Yargıtay, 21 Ağustos 2025’te AOÇ arazisinin ABD Büyükelçiliği’ne satış kararını bozarak, dosyayı yeniden görülmek üzere mahkemeye geri gönderdi.
Arabasever Melih Gökçek’in ‘Yeni Çiftlik Bulvarı’ açılacağını duyurması üzerine 10 Ağustos 2011’de ‘Çiftlikle Vedalaşın’ başlığımızı atmıştık. Birinci derece SİT Alanı’ndan Üçüncü dereceye düşürülmeye çalışılan Çiftlik için 7 Aralık 2011’de de Orman Mühendisleri Odası dava açmıştı.
Bugün açılan davaların durdurma, iptal ya da yeniden görülmesi kararlarına rağmen atı alanların, Üsküdar’ı geçtiğini görüyoruz. https://aliinandim.blogspot.com web adresinin arama kutusuna ‘AOÇ’ yazarsanız yasal ya da adli ve döndürülen rant tezgahına ilişkin zamanın en ayrıntılı çok sayıda bilgisinden yararlanabilirsiniz.
CHP’YLE MUHALEFET NEREDEYDİ?
1983 yılında ‘eğitim birimleri ve yurt inşa etme koşuluyla’ Gazi Üniversitesi’ne devredilen arazi nasıl TOKİ’ye, oradan olmadık şirket ve kurumlara satılmış göreceksiniz. Kaldı ki Gazi Üniversitesi’ne devrediliş de sorunlu ve bu devrediş de yasal değil; 12 Eylül 1980 Askeri Darbesi’nin çürük meyvelerinden biridir. Bunca şey olurken devletin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün vasiyetine sahip çıkacak devletin kurucusu olduğuyla övünen CHP ile diğer muhalefet partileri neredeydi?
6 Haziran 2013’te Ankara Mimarlar Odası ve CHP’nin Çiftlik’te Atatürk Evi önündeki protesto çağrısına, gelen siyasilerin korumaları dahil, 150 kişi katılmıştı. Gözlerimizle gördüğümüzün yuvarlanmış rakamıdır. Oda ve partiyi bilemeyiz ama o günkü hayal kırıklığımız, bu satırları yazarken bile sürüyor.
Haziran 2015 Genel Seçimi’nden 3 ay öncesi, Meclis’te AOÇ’deki yasadışı inşaatları gündeme getirmişti muhalefet. Biz de ‘Çiftlik Giderken Neredeydik’ diye sormuştuk kendilerine.
VASİYETİN ÜZERİNDEN GEÇEN RANT DOZERİ
Çiftliğin 7 bin dönümünü işgal eden holding, iş merkezi AVM’lere karşı 2 bin dönüme, hükümet ve Ankara Büyükşehir Belediyesi konuyordu. Sinsi rantçıların açtığı kapıdan giriyor, o yüzden kimsenin sesi çıkamıyor, göstermelik, etkisiz eleştiri ve protestolarıyla günü geçiştiriyordu muhalefet.
12 Eylül 1980 Askeri Darbesi’ni yaptıran sömürgeci aklın planlarıdır bunlar; o ülkenin değerlerini yıkacak, tutunacak dallarını kıracaksın ki değersizleşme içinde çözülerek boğulup gitsinler.
Atatürk’ün tarım ve hayvancılık üzerine araştırma ve geliştirmeler ile ‘..Çiftliklerin yerine göre araziyi islah ve tanzim etmek, muhitlerini güzelleştirmek, halka gezecek, eğlenecek ve dinlenecek sıhhi yerler, hiylesiz ve nefis gıda maddeleri temin eylemek, bazı yerlerde ihtikarla fiili ve muvaffakiyetli mücadelede bulunmak gibi hizmetleri de bulunmak..” üzere ailesine değil de halkın hizmetine vakfettiği vasiyeti üzerinden rant dozeriyle geçiliyordu.
ANAYASA VE İNSAN HAKKI ÜZERİNDEKİ RANT
Vasiyet, anayasaların üzerinde bir insan hakkıdır. Yasal kılıf içinde kılıfa sokarak, vasiyeti çiğneme yolları üretildi. AOÇ üzerine hazırlanan tezgahlar, ideolojik bir çatışma konusu gibi gösterilse de neoliberalizm ve onun ilkesiz rantçı çocuklarının, Atatürk ve Cumhuriyet’in değerlerini çalma ve yıkma planıdır. Başarılı olmuştur. Açılan davalar, bizi eğlemek içindir!
Rant, anayasa ve insan hakları üzerinde bir güce dönüşmüş, Çiftliği olduğu gibi adaleti de lime lime sökmüştür. Devletin kurucusu Atatürk olmak bile yetmemiştir bu kişiliksiz, devletsiz ve bayraksız gücün karşısında durmaya.