Sezaryen derken kürtaj olmasın?
Anlaşıldı; Özgür Özel-Ekrem İmamoğlu ikilisi, CHP’yi madara etmeye kararlı. CHP adına, ‘olmayan gebeye sezaryenle doğum yaptırma’ niyeti beyan ediliyor. Yapmaya çalıştıkları; siyasî akıl ve mantık bir yana, mizahı bile zorluyor. Karşımızda komik değil, trajikomik bir vaka bulunuyor.
Nedir bu acelecilikte ısrar? Daha ortada seçim yok. Fol ve yumurtadan geçtik, tavuk bile görünmüyor. O halde nedir bu aculluğun sebebi? Ekrem İmamoğlu’nun kariyer hesapları mı?
Siyasette hesap kitap yapmak, anlaşılabilir bir durumdur. Anlaşılır olabilmesi için de ortalıkta ‘düğün-bayram’ gibi bir şeyler olması lazım. Değilse, “Eniştem beni niye öptü?” sorusu akıllara gelir.
Her ne kadar CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Erken seçimin erken adayı olur…” gibi hikmetli (!) laflarla temellendirmeye çalışsa da ortada erken seçim filan yok. Tekrar edelim: Ortalıkta, doğum yapacak bir gebe mevcut değil. Hani, gebelik sıkıntılı olduğundan, CHP sezaryene hazırlanıyor diyelim.
Masanın ‘Altılısı’ çaptan düşmüş olmalı ki, CHP’nin ‘Üçdeş’ başkanları, bu kez dört köşeli masadan üçlü görüntü verdiler. Allah var, resimde üçünün de yüzünde güller açıyor. Sanırsınız ki, başarılı bir doğum yaptırmışlar; nurtopu gibi üçüzleri olmuş…
Oysa üçlü masanın Mansur ayağı, “Ben bu işte yokum!..” demiş.
OLMADI, KENDİSİYLE YARIŞIR
Eee… Şimdi ne olacak? CHP, olmayan erken seçim için Ekrem İmamoğlu’nu ‘Cumhurbaşkanı’ (adayı değil) ilan etmek üzere, 23 Mart 2025’te önseçim yapacağını duyurdu.
Mansur Yavaş bu ön seçime katılmayacağını açıkladı… Hatta belki 100 bin imzayı toplayıp, ‘CHP adına bağımsız aday’ bile olabilir. Bunu da ihtimal dışı tutmamak lazım…
Ekrem İmamoğlu ‘Cumhurbaşkanı’ ilan edilmek için kendi kendisiyle yarışacak gibi. Aklınıza, “CHP Genel Başkanı aday adayı olmayacak mı?” diye bir soru gelebilir. Evet, Özgür Özel’in Cumhurbaşkanı adaylığı önseçimine girmesi pek mümkün gibi görünmüyor.
Şöyle ki… Eğer Özel, İmamoğlu karşısında ciddi ciddi aday olmaya kalkışırsa, anında fişi çekiliverir. Allah muhafaza, altından koltuk gittiği gibi, CHP’nin kapısından dahi içeriye sokmazlar. Olsa olsa Manisa’ya dönüp eczacılık yapmasına izin verirler.
Şayet Özgür Bey, İmamoğlu karşısında ‘tavşan aday’ olmayı denerse, seçilemediği önseçimin ardından Genel Başkanlık unvanı da elinden gider. Kendisinin astı olan bir belediye başkanı karşısında, tüm parti üyeleri nezdinde girilip de kaybedilecek bir yarış, ne Genel Başkanlık bırakır ne de karizma…
Son seçenek ise; “Biz zaten Cumhurbaşkanı’nın parti başkanı olmasına karşıyız…” beyanıyla, ‘çevir kazı yanmasın’ tercihidir. Sanki ülkeyi yönetmek için ‘Cumhurbaşkanı’ olmaktan başka seçenek varmış gibi…
Ha, bir yol daha var: Parti üyelerinden birisinin, İmamoğlu karşısında ‘adaycıkmış’ gibi rol kesmesi… O da CHP için nasıl bir görüntü oluşturur, varın siz hesap edin.
SEZARYEN DERKEN KÜRTAJ OLMASIN
İşin şakası ve ironisi bir yana… CHP, ‘erken seçim için erken aday’ çıkışıyla, kendisini bir kurt kapanı içine sokuyor.
Ekrem İmamoğlu’nu; üst düzey kamu görevlilerine hakaretten dolayı, alması kuvvetle muhtemel bir hapis cezasına karşı, ‘siyaseten koruma altına almak’ gibi ulvî (!) bir amaç taşısa da, CHP’nin ‘sezaryen doğum’ hamlesi fevkalade riskler taşıyor.
İşin içinde, ‘sezaryen’ yapayım derken ‘kürtaj’ yapmak var. Hem de hayli yüksek bir risk…
Tekrar olacak, ama okkalı sorular cevap bekliyor:
CHP yönetimi, 2025 yılı içinde erken bir Cumhurbaşkanlığı seçimi olacağından ne kadar emin?
Ya erken seçim olmazsa? Ki, en azından 2025 yılında olmayacak. Çünkü anahtar Süleyman’da… O durumda ne olacak?
Zamanında seçime, 3 yıl 3 ay gibi uzunca bir zaman var. Mansur Başkanın dediği gibi; o zamana kadar kim öle, kim kala…
‘SAYIN SEÇİLMEMİŞ CUMHURBAŞKANIM’
Kendisini, CHP önseçiminde ‘Cumhurbaşkanı’ ilan ettirecek Ekrem İmamoğlu, o vakitten sonraki 3 yıl 2 aylık süreyi, ‘Seçilmemiş Cumhurbaşkanı’ olarak nasıl geçirecek?
ABD Başkanları, seçildikten 75 gün sonra koltuğa oturduğundan, bu süre zarfında ‘Seçilmiş Başkan’ diye anılıyor. Mantıklıdır…
Bu durumda Ekrem Cumhurbaşkanı’na nasıl hitap edilecek? Türkiye’de ‘Eş Cumhurbaşkanlığı’ diye bir ünvan yok. Bu durumda, “Sayın Seçilmemiş Cumhurbaşkanım!..” diye mi hitap edilecek, Ekrem Bey’e?
Yani yönetilmesi fevkalade zor bir süreçten bahsediyoruz. Her ne kadar, bizim için eğlenceli yazı mevzuları çıkacak olsa da… Ülkemizin ve milletimizin menfaati, CHP’nin kendisini daha fazla madara etmekten vazgeçip, bir an önce Türkiye’nin Anamuhafet Partisi haline gelmesindedir.
Aman dikkat… Sezaryenin risksiz olanı, gebeliğin 39. haftasından sonra yapılabilir. Hadi, 7 aylıkken acelesi olan bebişleri dikkate alalım; o zaman da en azından 30 haftanın dolması gerek.
Halbuki CHP, daha birkaç haftalık cenine sezaryen yapmaya kalkıyor. Buna sezaryen değil, kürtaj denir.