Ülkede; diplomanın, tapunun, helal kazancın asla garantisi yok

* Ülkemizde yaşayan her kişiye duyuru olsun; ucube rejimde ilk, orta, lise, fakülte mezunu olsanız da diplomanız asla teminat altında değildir!

* Niçin derseniz; Ülkemizde bulunan 213 üniversiteden yaklaşık 68 devlet üniversitesinin rektörlerinin birçoğunun bir tane uluslararası yayınlarda kabul görmüş makalesi yok. Sadece yandaş olanın, iktidar partisinden referans getirenin, "Parti Trolü" olarak sosyal medyada iktidara yalakalık yapanların rektör olduğu bir düzende nasıl diploma garantiniz olacak?

* Diploma alsanız bile sürekli "ne zaman iptal edilecek" kuşkusu ile yaşıyoruz adeta. Yarın, öbür gün siz "sıra arkadaşınızla aynı sorulara aynı cevabı vermişsiniz, yanındaki sıra arkadaşınla aynı sorulara cevap verememişsiniz" diye bir iptalle karşılaşabiliriz kuşkusu içerisindeyiz.

* Diyelim ki babanızdan kalma mal varlığınız var. Kendi alın terinizle kazandığınızla aldığınız arsanız, gayrimenkulleriniz var ama bunların garantisi yok her an. "Baban malı kardeşlerinden kaçırmış, sen de elde ettiklerini düğün yapmadığın halde altın bozdurarak aldım" diyorsun, "altını nereden buldun soruları ile karşılaşır mıyız" şüphesi içerisindeyiz.

* Şirketiniz varsa, falanca tarihte aldığınız fatura geçersiz, falanca tarihte yaptığınız harcama geçersiz, kızını sigorta yapmışsın işe gelmemiş o nedenle şirketine kayyım atadım. Kayyıma da en yüksek maaşı ödeyecek sinle karşılaşmak an meselesi, bunu düşünen bilen şirket ülkeye yatırım yapar mı?

* Gazeteci olmanıza gerek yok, sosyal medya hesabınızdan haklı bir eleştiri yaptınız pat polis gece yarısı kapınızda ya CB'ye hakaret ya da falanca ünvanlı bilmem kimi ima etmişsin hadi ifade, hadi tutuklama...

* Kişiye uydurulan, uydurma ucube rejimde hiçbir şeyin garantisi yok, şimdilik nefes alışınıza karışılmıyor gibi gelse de yarın "nefes al ama verme" diyebilirler beklentisi de hazırınızda olsun...

* Kurtuluş; bu ucube rejim sona erdiğinde toplumun yüzü gülecek, öğrenci yürüyüşleri, boykot gösterdi ki rejim bitiyor.

* Bu çılgın azgınlık azınlığa düştüklerinden oluyor,

* Ölümüne oy verenleri de fakirleştirdiği için,

*İlk sandıkta gideceklerini gördükleri için,

* Koltuğun altı çok pislik dolu olduğu ve kalkınca dünyaya yayılacağı için korkuyorlar.

* Senin, benim, herkesin anayasal hak olarak sokağa çıkmamız, çoğunluk biziz, kararı da biz veririz geçinemiyoruz, "Adalet istiyoruz, özgür bir ülkede yaşamak istiyoruz" diyerek hak aramamız mevcutta kendisini idareci sananları çılgına döndürüyor!

* Haksızlık karşısında eğilmeyin,

* Biat etmeyin,

* Hizmetkar olmaya geldik deyip kral olduğunu sananlara asla ve kata önem vermeyin,

* Ülkemize demokrasi gelsin diyenler, ülkede hukuk isteyenler, ülkede iradeli bireyler olan herkes aynı şeyi haykırmalıdır.

* Aidiyetlerimiz, mezheplerimiz farklı olabilir ancak ülkenin her milimetrekaresinde demokrasi diyenler, özgürlük isteyenler, sandıkta iş birliği yapmalıyız ve bu ucube rejimi el birliği ile değiştirip, ülkemizi feraha kavuşturmalıyız…

* Aksi halde herkese tufan haberiniz olsun.

Ucube ve uydurma rejimden hep birlikte kurtuluş için; Demokrasi, demokrasi, demokrasi!