Müjde Tozbey'den TBMM'ye sert eleştiri: Kadın önergeleri cevapsız kalıyor, denetim ritüeli buharlaşıyor!

Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği Başkanı Müjde Tozbey, Yeni Ankara’ya yaptığı açıklamada kadınlarla ilgili araştırma önergelerinin yanıtsız bırakılmasının “Meclis denetimini fiilen etkisiz hale getirdiğini” söyledi.

Müjde Tozbey'den TBMM'ye sert eleştiri: Kadın önergeleri cevapsız kalıyor, denetim ritüeli buharlaşıyor!

Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği Başkanı Müjde Tozbey, kadınlarla ilgili Meclis’e sunulan araştırma önergelerinin 2025’in başından bu yana çoğunlukla DEM ve CHP tarafından verilmesine rağmen iktidar blokuna yakın siyasi partilerin bu önergelerde neredeyse hiç görünmemesinin, TBMM’nin denetim fonksiyonunu zayıflattığını söyledi.

“DENETİM RİTÜELİ SÜRÜYOR AMA İÇERİK ORTADAN KALKIYOR”

Tozbey, AK Parti, MHP ve İYİ Parti’nin özellikle kadınlara yönelik şiddet, kadın yoksulluğu ve kadın hakları gibi başlıklarda verilen araştırma önergelerine neredeyse hiç imza atmamasının “siyasal bir tercih” olduğunu belirterek şunları söyledi:

“Evet, bir ihlal var fakat bu bozulmuş bir istisna değil; mevcut rejimin normal işleyişi. Kadına yönelik şiddet, nafaka, yoksulluk, sığınma evleri ve kadın cinayetleri gibi kritik başlıklarda araştırma önergeleri veriliyor ancak yürütme ya hiç yanıtlamıyor ya da teknik jargonla dolu boş metinler gönderiyor. Böylece denetim ritüeli sürüyor ama denetimin içeriği buharlaşıyor.”

Tozbey’e göre yürütmenin Meclis’e karşı klasik anlamda siyasi sorumluluğunun 2017 sonrası zaten zayıfladığı bir dönemde, bu durum “denetim mekanizmasının kâğıt üzerinde kalmasına” neden oluyor.

“KADINLARLA İLGİLİ ÖNERGELERİN CEVAPSIZ BIRAKILMASI HESAP VEREBİLİRLİĞİ YOK EDİYOR”

TBMM’de kadın haklarıyla ilgili verilen yazılı soru ve araştırma önergelerinin çoğunun ya yanıtlanmadığını ya da aylarca bekletildiğini vurgulayan Tozbey, bunun hesap verebilirlik ilkesini doğrudan ihlal ettiğini söyledi. Tozbey, şunları kaydetti:

“Anayasa ve İçtüzük bakanlara belirli sürede yanıt verme zorunluluğu getiriyor. Fakat özellikle kadınlarla ilgili önergeler çoğunlukla ‘konu incelenmektedir’ gibi yuvarlak ifadelerle geçiştiriliyor veya hiç yanıtlanmıyor. Bu, hesap verebilirliğin tamamen ortadan kalkmasıdır.”

“MECLİS’TE KADINLAR HÂLÂ NİTELİKLİ AZINLIK”

2023 genel seçimlerinde 121 kadın milletvekilinin Meclis’e girmesiyle temsil oranının yüzde 20,17’ye çıktığını hatırlatan Tozbey, dünya ortalamasının (yüzde 26,5) altında kalan bu seviyenin “sınırlı ve yetersiz” olduğunu belirtti. Mecliste bağlayıcı bir kota olmadığını söyleyen Tozbey, şunları söyledi:

“Formel bir eşitlik var ama bağlayıcı bir kota yok. Kadın adayların listelerde hangi sıraya konulacağı tamamen parti içi güç ilişkilerine bağlı. DEM Parti kota ve eşbaşkanlık uygulamalarıyla ayrışıyor ancak diğer partilerde kadınlar hâlâ ‘nitelikli azınlık’ gibi konumlandırılıyor.”

Tozbey, Meclis’teki kadın sayısının artmasının önemli olduğunu ancak asıl belirleyenin bu kadınların toplumun sorunlarıyla ne kadar bağ kurabildiği olduğunu vurguladı.

“25 KASIM KADINLARIN HAYATINA KASTEDEN POLİTİKALARA KARŞI BİR İTİRAZ GÜNÜDÜR”

Müjde Tozbey, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü’nün yalnızca farkındalık üretmekten ibaret olmadığını belirterek şöyle konuştu:

“25 Kasım, ‘kadına şiddete hayır’ demekten ibaret değil; kadınların yaşam hakkına yönelen politik hatlara karşı bir itiraz günüdür. Şiddetin failini biliyoruz, cezasızlığı üreten mekanizmaları da. Kadınları yoksulluğa, güvencesizliğe ve ölüme terk eden bu anlayışla mücadelemiz sürecek.”