Çok adaylı strateji mümkün mü?
Son dönemde muhalefet cephesinde dikkat çeken gelişmelerden biri de Mansur Yavaş’ın CHP’nin ön seçim sürecine katılmama kararı oldu. Yavaş’ın bu hamlesi, ön seçim yöntemine dair eleştiriler ve seçim sürecinin erken başlamasına yönelik endişelerle gerekçelendirilse de bu kararın ardında yatan stratejik boyutları göz ardı etmemek gerekir. Peki, bu durum muhalefet için nasıl bir yol haritası ortaya koyuyor?
Muhalefet, 2023 seçimlerinden çıkardığı derslerle yeni bir strateji geliştirmek zorunda. 2023’teki seçim sürecinde görüldü ki, muhalefetin tek bir aday etrafında toplanması her zaman en doğru yol olmayabiliyor. Aksine, birden fazla muhalefet adayının yarışa girmesi, Erdoğan karşısında en güçlü muhalefet figürünün belirlenmesini sağlayabilir. Bu bağlamda, Mansur Yavaş’ın CHP içinde kalarak ancak bağımsız olarak ya da bir başka partinin adayı olarak yarışa dahil olması, yeni bir stratejinin habercisi olabilir.
ÇOK ADAYLI STRATEJİ: AVANTAJ MI, DEZAVANTAJ MI?
Birinci turda birden fazla muhalefet adayının yarışması, aslında seçmen dinamiklerini daha iyi anlamamızı sağlayabilir. Eğer muhalefetin güçlü adayları birbirlerinden oy çalmak yerine, farklı seçmen kitlelerine hitap edebilirse, ikinci tura kalacak adayın daha sağlam bir tabanla yarışa devam etmesi mümkün olabilir.
Çok adaylı bir strateji, muhalefetin hangi adayın halk nezdinde daha cazip olduğunu belirlemesine yardımcı olabilir. Bu parti içerisinde yapılacak ön seçimden daha belirleyici ve sonuca en yakın strateji olacaktır. Ayriyeten farklı adaylar, farklı demografik gruplara hitap ederek muhalefetin toplumun daha geniş bir kesimine ulaşmasını sağlayabilir.
Mansur Yavaş’ın bu süreçte nasıl bir yol izleyeceği büyük önem taşıyor. CHP’den ayrılmadan ancak doğrudan partinin adayı olmadan seçime girmesi, ona hem CHP seçmeninden hem de milliyetçi-muhafazakâr seçmenden oy alma avantajı sunabilir. Eğer CHP, farklı seçmen gruplarına hitap eden birden fazla adayı seçim sürecine dahil ederse, en fazla oy alan muhalefet adayı ikinci turda birleşik bir destekle Erdoğan’ın karşısına çıkabilir.
MUHALEFETİN DİKKAT ETMESİ GEREKENLER
Bu tür bir stratejinin başarılı olabilmesi için birkaç kritik faktör var:
- Eğer çok adaylı bir strateji benimsenirse, muhalefet seçmenlerinin panik yapmadan ikinci tura yönelik stratejik oy kullanmayı anlaması sağlanmalı. Bu, kampanyaların bir parçası olarak sürekli vurgulanmalı.
- Muhalefetin adayları, seçim sürecinde birbirleriyle sert bir rekabete girmemeli, birbirlerini yıpratmaktan kaçınmalı. Bu, hem medya stratejilerinde hem de kamuoyu önündeki davranışlarda dikkate alınmalı.
- İlk turda muhalefet içinde en fazla desteği alan aday netleştiğinde, diğer muhalefet adaylarının hızla bu ismi desteklemesi sağlanmalı. Bu, önceden planlanmış ittifak anlaşmaları ve ortak hedeflerle mümkün olabilir.
Eğer muhalefet bu süreçte akılcı bir yol haritası çizerse, Erdoğan karşısında en güçlü ismin ikinci tura kalması ve tüm muhalefetin bu isim etrafında birleşmesi mümkün olabilir. Mansur Yavaş’ın mevcut duruşu, bu stratejinin uygulanabilirliği açısından önemli bir gösterge. Ancak, bu süreçte CHP ve diğer muhalefet partilerinin atacağı adımlar belirleyici olacak.
Önümüzdeki süreçte, muhalefetin Erdoğan’ı yenmek için tek aday stratejisinden çok adaylı bir stratejiye geçip geçmeyeceği kritik bir soru olarak karşımıza çıkıyor. Eğer bu plan iyi koordine edilirse, çok adaylı bir ilk tur seçeneği muhalefet için yeni bir kazanma formülü olabilir.