Tanyeli kimdir, ne iş yapıyor, vefat etti mi?

Türk oryantal dansının efsane isimlerinden Tanyeli, 2,5 yıldır mücadele ettiği pankreas kanserine yenik düştü. Gerçek adı Öznur Kral olan sanatçı, 17 Mart 2025'te 54 yaşında hayatını kaybetti.

Tanyeli kimdir, ne iş yapıyor, vefat etti mi?

Gerçek adı Öznur Kral olan Tanyeli, Türk oryantal dansının önde gelen isimlerinden biriydi. Yaklaşık 2,5 yıl süren zorlu bir pankreas kanseri mücadelesinin ardından, 17 Mart 2025’te hayata veda etti. Son dönemlerinde hastanede yoğun bakımda tedavi gören sanatçı, güçlü duruşuyla pek çok kişiye ilham verdi. Entübe edilen Tanyeli, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Sanat camiası, hayranları ve sevenleri onu dansa ve hayata olan tutkusu, mücadelesi ve iz bırakan sahne performanslarıyla hatırlayacak.

ZORLU BİR ÇOCUKLUK, PARLAYAN BİR YILDIZ

1972 yılında İzmir’de dünyaya gelen Tanyeli, çocukluk yıllarını oldukça zor koşullar altında geçirdi. Anne ve babası teyze çocuklarıydı ve o henüz iki yaşındayken ailesi dağıldı. Bu nedenle çocukluk dönemini Çocuk Esirgeme Kurumu'nda geçirdi. Hayatın ona erken yaşta yüklediği sorumluluklar, onu mücadeleci bir kişiliğe dönüştürdü.

Tanyeli, ilk evliliğini 14 yaşında yaptı ve 15 yaşındayken Taylan adını verdiği oğlunu dünyaya getirdi. Genç yaşına rağmen sahneye adım atması, onun azmi ve yeteneği sayesinde mümkün oldu. Kısa sürede dikkat çeken Tanyeli, sahnedeki enerjisi ve kıvrak danslarıyla izleyicilerin beğenisini kazandı.

1990’LI YILLARDA ZİRVEYE TIRMANDI

Tanyeli'nin sahne kariyeri 1990’lı yıllarda büyük bir ivme kazandı. Oryantal dansa getirdiği yenilikçi tarz, sahne kostümleri, cesur ve kıvrak hareketleriyle Türkiye’de bir ikon haline geldi. Ancak başarısı bununla sınırlı kalmadı. Uluslararası sahnelerde de boy gösteren Tanyeli, Japonya, Singapur, Hindistan gibi birçok ülkede sahne alarak dünya çapında tanınırlık kazandı.

“Dans Et Benimle”, “Turkish Belly Dances” ve “Dansın Kraliçeleri” gibi albümleriyle de müzik dünyasına katkı sundu. Bu projeleri, hem geleneksel Türk oryantalini tanıtma hem de dansla müziği birleştirme açısından önemli bir yere sahipti.

AVUSTRALYA’DA YENİ BİR HAYAT

İlk evliliğinden ayrılan Tanyeli, ikinci evliliğinin ardından 1996 yılında Avustralya’ya yerleşti. Sahne kariyerine burada devam eden Tanyeli, aynı zamanda dans eğitmenliği yaparak birçok yetenekli öğrencinin yetişmesine katkı sağladı. Sanat yaşamının yanı sıra eğitmen yönüyle de dikkat çeken Tanyeli, özellikle genç dansçılar için ilham verici bir rol model haline geldi.

2014 yılında Bursalı iş insanı İlker Sünnili ile dünyaevine giren Tanyeli, nikâhını Bodrum’da aile arasında sade bir törenle yaptı. Çift, düğünlerini ise Avustralya’da gerçekleştirdi. Tanyeli uzun yıllar boyunca hem Türkiye’de hem de yurt dışında sahne almayı sürdürdü.

PANKREAS KANSERİYLE MÜCADELE

2023 yılında kendisine pankreas kanseri teşhisi kondu. Hastalığa karşı güçlü bir mücadele yürüten sanatçı, zaman zaman tedavi sürecini sosyal medya üzerinden sevenleriyle paylaştı. Moralini yüksek tutmaya çalışan Tanyeli, sanata olan sevgisi ve hayat enerjisiyle mücadeleyi asla bırakmadı.

Ancak hastalığın ilerlemesiyle birlikte durumu ağırlaştı ve yoğun bakımda tedavi görmeye başladı. Ne yazık ki, 17 Mart 2025 tarihinde, 54 yaşında yaşamını yitirdi. Onun ölümü, yalnızca sanat camiasını değil, onu tanıyan herkesi derinden sarstı. İzmir doğumlu olan Tanyeli, dans serüvenine de bu şehirde adım atmıştı.

İZMİR’DEN DÜNYA SAHNESİNE UZANAN BİR YOLCULUK

İzmir doğumlu olan Tanyeli, dans kariyerine de bu şehirde başladı. Küçük yaşta başladığı sahne hayatı, kısa sürede ülke sınırlarını aşarak uluslararası bir başarıya dönüştü.

Tanyeli’nin Roman kökenli olup olmadığına dair kesin bir bilgi bulunmamakla birlikte, onun Türk oryantal dansının en güçlü temsilcilerinden biri olduğu yadsınamaz bir gerçek. Dans tutkusunu hiçbir zaman kaybetmeyen Tanyeli, sahnedeki özgün tarzı, enerjisi ve eğitmenliğiyle geride silinmeyecek bir iz bıraktı. Mücadelesi, çalışkanlığı ve cesaretiyle birçok insana ilham verdi.

SANAT DÜNYASI ONU UNUTMAYACAK

Tanyeli, yalnızca bir dansçı değil; aynı zamanda bir öğretmen, bir anne ve bir mücadele insanıydı. Çocuk yaşta başlayan zorluklara rağmen sahnede devleşen, izleyicilerine tutkuyu ve zarafeti aynı anda sunabilen bir sanatçı olarak hafızalarda yer etti.