Türkiye’de doğum oranları düşüyor! Uzmanlar nedenlerini açıkladı
Türkiye'de doğurganlık oranı her geçen gün düşüyor. Kadınların iş hayatına girmesi, ekonomik kaygılar ve evlilik yaşının artması gibi birçok faktör doğurganlık oranının düşmesine neden oluyor.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, ülkede doğum oranları son yıllarda ciddi bir düşüş gösterdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da her fırsatta nüfus oranının düştüğüne dikkati çekiyor.
Erdoğan, doğurganlık oranının düştüğünü vurgulayarak, "Açık ve net söylüyorum; Doğurganlık oranı ve nüfus artış hızımızın alarm verdiği bir dönemde, bizim bu hezeyanlara ayıracak vaktimiz yoktur. Bu bizim için bir beka meselesidir. Türkiye'nin geleceğini doğrudan ilgilendiren bir varoluş tehdididir. "dedi.
Uzmanlara göre bu düşüşün arkasında ekonomik kaygılardan toplumsal dönüşümlere kadar birçok neden yatıyor.
KADINLAR NİTELİKLİ ÇOCUK YETİŞTİRME DERDİNDE!
Kadınların eğitim seviyesinin artması ve iş gücüne katılım oranlarının yükselmesi, doğurganlık yaşını ileriye taşırken çocuk sahibi olma tercihlerini de etkiliyor. Eğitimli bireylerin aile planlamasına daha fazla önem verdiğini belirten uzmanlar, “Az ama nitelikli çocuk yetiştirme anlayışı yaygınlaşıyor” diyor.
EKONOMİK KAYGILAR!
Ekonomik koşullar da doğum oranlarındaki düşüşte önemli rol oynuyor. Artan kira ve yaşam maliyetleri, çocuk bakım ve eğitim giderleri, çiftleri daha temkinli kararlar almaya itiyor. Birçok aile için birden fazla çocuk ekonomik açıdan sürdürülebilir görülmüyor.
Kentleşme ve yaşam tarzındaki değişimler de dikkat çekici. Geleneksel geniş aile yapısının çözülmesi, küçük yaşam alanları ve bireysel yaşam tarzları, doğum oranlarını etkileyen diğer faktörler arasında yer alıyor. Öte yandan evlilik yaşının artması ve bekârlık oranlarının yükselmesi de doğurganlık oranını aşağı çekiyor.
Sosyal politikaların yetersizliği de bir diğer gündem maddesi. Uzmanlar, kreş desteği, doğum sonrası annelere verilen haklar ve aile yardımları konusunda yapılacak iyileştirmelerin, doğum oranlarının yeniden artmasına katkı sağlayabileceğini ifade ediyor.
Demografik yapının giderek yaşlanmaya başladığına dikkat çeken yetkililer ise nüfusun sürdürülebilirliği açısından bu gidişatın yakından izlenmesi gerektiğini belirtiyor.
