Cep eşitsizliği yüzyıllardır sürüyor! Kadınların cebi neden yok?
Kadın kıyafetlerinde cep eksikliği, yalnızca bir stil tercihi değil, aynı zamanda toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin moda üzerindeki yansımalarından biri olarak görülüyor. Peki, kadınların cebi neden yok? Cevabı haberimizde.
Kadın kıyafetlerinde cep eksikliği, moda dünyasında uzun süredir gündemde olan ancak hâlâ çözüme kavuşamayan bir sorun olarak dikkat çekiyor. Sadece estetik tercihlerle açıklansa da, bu durum aslında toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin giyime yansıyan biçimlerinden biri olarak değerlendiriliyor. Pratiklikten uzak tasarımlar kadınların günlük yaşamını zorlaştırırken, “Kadınların cebi neden yok?” sorusu yeniden önem kazanıyor.
GİYSİLERDEKİ CEPLERİN TARİHİ

Giysilerde ceplerin tarihi hem eski hem de oldukça ilginçtir. Ortaçağ Avrupa’sında, cüzdanlar kemerlere takılırken, kadınlar ve erkekler bel çevresine keseye benzeyen bez çantalar bağlardı. Erkek pantolonlarına ise ilk cepler yaklaşık 500 yıl önce eklenmeye başlandı. Ancak bu noktadan sonra, özellikle kadın kıyafetlerinde cep eksikliği gibi bugünün modadaki önemli sorunlarının temelleri atıldı. İşte bu uzun tarihi sürecin ardından ortaya çıkan cep eşitsizliği, günümüzde tartışılan ve değişimi bekleyen bir problem olarak karşımıza çıkıyor.
PRATİKLİK Mİ, ZARAFET Mİ?
Kadın kıyafetlerinde cep eksikliği, uzun yıllar modanın estetik kaygılarıyla açıklanıyordu. Moda tasarımcıları, ceplerin özellikle içine eşyalar konduğunda kıyafetin çizgisini bozduğunu ve şişkinlik yaratarak görünümünü olumsuz etkilediğini savundu. Bu nedenle kadın giysilerinde cep kullanımı genellikle tercih edilmedi; çünkü modada zarif ve kusursuz siluet öncelikli kabul edildi.

Kıyafet tasarımında erkek giysileri genellikle kolaylık ve rahatlık önceliğiyle yapılırken, kadın giysileri estetik kaygılar doğrultusunda şekilleniyor. Erkekler anahtarlarını, cüzdanlarını ve telefonlarını ceplerinde pratikçe taşıyabiliyor; şişkinlik onlar için sorun yaratmıyor. Ancak aynı eşyaların kadın kıyafetlerindeki ceplerde taşınması estetik kaygılar nedeniyle engelleniyor.
MODA TARİHİNDE GİZLİ KALMIŞ BİR İSYAN
Dünyanın en iyi giyinen kadınları arasında gösterilen Diana Vreeland, 1962 yılında Vogue’un yazı işleri müdürü olduğunda, el çantalarına olan eleştirisini açıkça dile getirmişti. Moda dünyasının önemli isimlerinden biri olan Vreeland, derginin bir sayısını sadece kıyafetlerdeki ceplerin önemine ve pratikliğine ayırmak istemişti. Ancak bu fikri, moda yayıncılığının çanta endüstrisinden aldığı sponsorluklar nedeniyle engellendi.
YALNIZCA ŞIK DEĞİL, ARTIK FONKSİYONEL

Öte yandan markalar, kadın kıyafetlerinde cep eksikliğini gidermek için derin cepli tasarımlar üretmeye başladı. Cepler konusundaki açığı kapatmak isteyen yeni markalar piyasaya çıkarken, moda dünyasının önde gelen tasarımcıları cep eşitsizliğinin yüzyıllardır süregelen bir cinsiyet önyargısı olduğunu vurguluyor. Artık kadınlar, kıyafetlerinde en çok ihtiyaç duydukları şeyin daha fazla saklama alanı olduğunu net bir şekilde fark etti.