Bakan Şimşek'ten ekonomi açıklaması! "Küresel ölçekten Türkiye'ye güven artıyor"
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şişek, ABD temasları ve Türkiye ekonomisine dair önemli açıklamalarda bulundu. Şimşek, New York ve Washington'da 60’a yakın toplantıya katıldığını ve küresel belirsizliklere rağmen Türkiye’ye olan güvenin arttığını söyledi.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, ABD temasları kapsamında New York ve Washington’da yatırımcılarla yoğun görüşmeler gerçekleştirdi. Yüksek Düzeyli Ekonomik Diyalog kapsamında toplamda 60’a yakın toplantıya katıldıklarını belirten Şimşek, Türkiye’nin ekonomik programına olan güvenin arttığını ve küresel belirsizlik ortamına rağmen yatırımcı ilgisinin güçlü şekilde devam ettiğini vurguladı.
Şimşek, HaberTurk'e yaptığı açıklamalarda, yapısal dönüşüm, dezenflasyon süreci ve dışa bağımlılığı azaltacak adımların Türkiye'yi öne çıkardığını ifade etti.
EKONOMİ YÖNETİMİ KÜRESEL YATIRIMCILARLA TEMASTA: TÜRKİYE’YE GÜVEN ARTIYOR
Bakan Şimşek ABD'de katıldığı uluslararası toplantılar arasında G20 zirvesi de yer aldı. New York ve Washington’da gerçekleştirilen görüşmelerde, aralarında kredi derecelendirme kuruluşlarının üst düzey yöneticilerinin de bulunduğu çok sayıda küresel aktörle birebir temas kuruldu. Yalnızca New York'ta yaklaşık 60 toplantı gerçekleştirilirken, toplamda 2 bine yakın katılımcıya ulaşıldı. Ekonomi yönetimi, 7-8 farklı yatırım konferansında da Türkiye'nin programını anlatma fırsatı buldu.
YATIRIMCILAR DÖRT BAŞLIKTA BİLGİLENDİRİLDİ
Toplantılarda dört ana başlık öne çıktı. İlk olarak, Türkiye'nin iç gelişmeler karşısında uyguladığı ekonomik programın dayanıklılığı değerlendirildi. Yapısal dönüşüm ve dezenflasyon hedeflerine dikkat çekilirken, programa duyulan siyasi destek vurgulandı.
İkinci başlıkta ise küresel belirsizlik ortamı ele alındı. Küresel büyümenin yavaşlama sürecine girdiği bir dönemde, Türkiye ekonomisinin net dış talebe değil, iç talep ve yatırıma dayalı yapısının avantaj sağladığı belirtildi. Dış talep bağımlılığının sınırlı olması ve bölgesel ticaret ağlarının gücü sayesinde Türkiye’nin göreceli olarak daha dayanıklı bir konumda olduğu ifade edildi.
Üçüncü başlık Türkiye’nin makroekonomik programına yönelik soruları kapsadı. Enflasyonun, Merkez Bankası’nın hedef patikasında seyrettiği; liradaki değer kaybına rağmen petrol fiyatlarındaki düşüşün dezenflasyonist etki yarattığı ifade edildi. Büyümede kısa vadeli yavaşlamaya karşı üretken alanlara kaynak aktarımı ve yapay zekâ destekli yeni projelerin devreye alınacağı vurgulandı. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın yürüttüğü HIT-30 programı ile yatırımların destekleneceği kaydedildi.
Son başlıkta ise Türkiye’nin ABD ve AB ile ilişkileri masaya yatırıldı. Brüksel’de 6 yıl sonra ilk kez yapılan Yüksek Düzeyli Ekonomik Diyalog toplantısı kapsamında, Türkiye-AB ekonomik entegrasyonunun hızlandırılması ele alındı. ABD tarafıyla ise enerji, savunma sanayii ve yapay zeka gibi alanlarda güçlü iş birlikleri kurulduğu bildirildi. Türk Telekom’a ilişkin sürenin uzatılacağı ve ABD ile ticaret hacmini üç katına çıkarma hedefi olduğu belirtildi.
REZERVLERDE ARTIŞ, VERGİDE GENİŞLEME
Rezervlerdeki hareketlilik de yatırımcıların gündemindeydi. Yetkililer, rezervlerdeki kaybın büyük bölümünün dış kaynaklı olduğunu, bireysel yatırımcının bu sürece tepki göstermediğini ifade etti. Cari açıkta beklenenden daha iyi bir performans beklenirken, bütçede harcama disiplini ön planda tutuluyor.
Gelir politikalarında da dijitalleşme ön planda. 2024’te 2,3 milyon yoklama yapılırken, ilk kez beyanname veren mükellef sayısı 473 bine ulaştı. Yapay zekâ algoritmalarıyla vergi tabanı genişletilecek. Ekonomi yönetimi, programda belirgin bir sapma öngörmezken, yapısal hedeflerden sapmadan ilerlenmeye devam edileceğini vurguladı.