"Altında duraklama geçici"

UBS analistlerine göre altın piyasasındaki mevcut geri çekilme yalnızca geçici bir duraklama ve sarı metalin ons fiyatı hâlâ 4.200 dolar hedefine doğru ilerliyor. Banka, jeopolitik ya da piyasa risklerinin yoğunlaşması halinde fiyatın 4.700 dolara kadar yükselebileceği uyarısında bulundu.

"Altında duraklama geçici"

İsviçre merkezli UBS, pazartesi günü yayımladığı araştırma notunda, “Uzun süredir beklenen düzeltme nefes aldı. Teknik faktörler dışında satış dalgasını destekleyen hiçbir temel neden görmüyoruz” ifadesine yer verdi. Banka, zayıflayan fiyat momentumu nedeniyle vadeli işlem açık pozisyonlarında ikinci bir düşüş yaşandığını ancak temel talebin güçlü kaldığını vurguladı.

Dünya Altın Konseyi’nin üçüncü çeyrek Altın Talep Trendleri raporuna atıfta bulunan UBS analistleri, hem merkez bankaları hem de bireysel yatırımcılar tarafından “çok güçlü ve hızlanan alımlar” yapıldığını belirtti. Rapora göre, merkez bankalarının bu yılki 634 metrik tonluk alımı, geçen yıla göre daha düşük bir tempoda olsa da dördüncü çeyrekte hızlanma eğilimi gösteriyor. UBS, bu durumun 2025 için öngördüğü 900–950 metrik tonluk alım tahminiyle uyumlu olduğunu açıkladı.

Banka, ETF girişlerinin 222 metrik tona ulaşması ve külçe ile madeni para talebinin art arda dördüncü çeyrekte 300 metrik tonu aşmasının yatırım iştahının güçlendiğini gösterdiğini belirtti. Raporda ayrıca, “Mücevher talebi de beklenenden zayıf değildi” ifadesi yer aldı.

UBS analistleri, “Altında düşüşleri alım fırsatı olarak değerlendiriyoruz” diyerek yatırımcıların hâlâ metale “yetersiz oranda yatırım yaptığını” düşündüklerini ifade etti. Banka, yatırım portföylerinde altına yaklaşık yüzde 4–6 oranında bir pay ayrılmasını tavsiye ediyor.

UBS Global Wealth Management stratejisti Sagar Khandelwal, düşük reel faiz oranları, zayıflayan dolar, artan kamu borcu ve jeopolitik çalkantıların altını 2026’nın ilk çeyreğinde 4.700 dolara kadar çıkarabileceğini söyledi. Khandelwal, “Altın rallisinin hız ve ölçeği volatiliteyi artırabilir, ancak altın dayanıklı yatırım stratejilerinin önemli bir bileşeni olmaya devam ediyor” dedi.

Khandelwal ayrıca, Fed’in faiz indirimine gitmesiyle reel faizlerin yeniden negatif bölgeye düşebileceğini, bunun da doların cazibesini azaltarak altına olan yatırım akışlarını artıracağını belirtti. Dünya Altın Konseyi verilerine göre, küresel altın ETF’leri Eylül ayında 17 milyar dolarlık girişle tarihinin en yüksek aylık seviyesine ulaştı.

UBS, merkez bankalarının yoğun alımlarıyla birlikte küresel altın talebinin bu yıl 4.850 metrik tona ulaşarak 2011’den bu yana en yüksek seviyeyi göreceğini öngörüyor. Khandelwal, “Özel yatırımcılar da merkez bankaları gibi ABD tahvillerinden altına çeşitlenmeye başlarsa, spot fiyatlar daha da yükselebilir” dedi.

Analist, “Ekonomik, jeopolitik ve politika belirsizlikleri sürdükçe altına yönelen sermaye akışlarının da devam edeceğini ve fiyatların 4.700 dolar/ons seviyesine yaklaşabileceğini” vurguladı. Altının, hisse senetleri ve tahvillerle düşük korelasyona sahip olması nedeniyle çeşitlendirilmiş portföylerde orta düzeyde yer almasının önemine dikkat çekti.

Khandelwal son olarak, “Önümüzdeki altı ayda altın fiyatlarından daha hızlı nakit akışı yaratabilecek seçili altın madenciliği hisselerine de yatırım yapılabilir” değerlendirmesinde bulundu.

Pazartesi günü ons altın 4.000 dolar seviyesinin üzerinde pozitif seyrini sürdürdü ve seans sırasında iki kez 4.030 doları test etti.