Fuat Oktay’dan Yeni Ankara'ya çarpıcı açıklama! “İsrail’e her destek veriliyor, hukuksuzluk görmezden geliniyor”
İsrail’in hukuk tanımaz saldırılarına karşı uluslararası toplumun sessiz kalmaması gerektiğini söyleyen AK Parti Ankara Milletvekili Fuat Oktay,“Hukuk tanımayan bir devlete her türlü destek veriliyor, adeta şımarık bir çocuğa aferin deniyor. Bu şartlarda İsrail saldırılarına neden son versin” dedi.
Son günlerde İsrail ve İran arasındaki gerilimler dünya gündeminde etkisini sürdürüyor. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı eski Yardımcısı, TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı ve AK Parti Ankara Milletvekili Fuat Oktay, İsrail’in bölgedeki saldırgan tutumunun kesinlikle kabul edilemez olduğunu belirterek, “Bu hukuksuzluklara uluslararası arenada mutlaka karşı durulmalı. Ayrıca, sorun sadece İsrail’in kendisinde değil, asıl sorun İsrail’in arkasında duran ülkelerdedir. Bu şartlarda İsrail saldırılarına neden son versin?” ifadelerini kullandı.
Ortadoğu’daki tırmanan gerilimlere sert tepki gösteren AK Parti Ankara Milletvekili Fuat Oktay, Yeni Ankara muhabirine özel açıklamalarda bulundu. Oktay, şunları söyledi:
“ORTADOĞU’DAKİ HUKUK TANIMAZLIĞA GÖZ YUMULAMAZ”
Bu kabul edilebilir bir durum değil. Ne yazık ki o bölgeler, yıllardır adeta ateş çemberi içinde. Bu tablo, her geçen gün daha da ağırlaşarak devam ediyor. Gördüğümüz bu senaryonun nereye doğru ilerlediğini biliyoruz ve Türkiye olarak bu süreci çok yakından takip ediyoruz. Bu İsrail devletinin sınırları nerede başlar, nerede biter? İsrail, tüm bölgenin jandarmalığına soyunuyormuş gibi, ‘güvenlik’ adı altında vaat edilmiş toprakları genişletme çabası içerisindedir. Diğer ülkeler nezdinde de bu çabalara destek verilmesinin hiçbir anlamı yoktur. İsrail’in, bölgedeki herhangi bir ülkeye her ne gerekçeyle olursa olsun saldırması kabul edilemez. ‘Tedbir aldım’ bahanesiyle bir gün Lübnan’da, ertesi gün Suriye’de, daha öncesinde Irak’ta, Ürdün’de ya da Mısır’da hukuk tanımayan bu saldırılara sessiz kalınmamalıdır. Eğer bölgedeki bir ülkenin nükleer silahlarla ilgili bir sorunu varsa, bu konu diplomatik yollarla ele alınmalı ve çözülmelidir. İsrail’in sahip olduğu nükleer, kimyasal ya da biyolojik silahlar ne olacak? Onun hukuk tanımazlığına kim dur diyecek? Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan da bu konuları Birleşmiş Milletler kürsüsünden açıkça dile getirmiştir. Bu tür adaletsizliklere, uluslararası hukuk çerçevesinde karşı durulmalıdır.
“HUKUK TANIMAYAN DEVLETE ‘AFERİN’ DENİYOR”
Bölge artık çatışmalardan, savaşlardan bıkmıştır. Artık yeter diyoruz. Kalkınmaya, barışa ve refaha odaklanılması gerekiyor. Türkiye olarak biz de bu yönde elimizden gelen tüm çabayı gösteriyoruz. Gerek Rusya-Ukrayna savaşında, gerek İran, gerek Suriye’de, gerekse Lübnan başta olmak üzere tüm bölgelerde barışın bir an önce tesis edilmesi gerektiğini savunuyoruz. Bugün dünyada, adaletin ve barışın temsilcisi olarak kalabilmiş çok az sayıda ülke vardır. Türkiye de bu ülkelerden biridir. Cumhurbaşkanımızın önderliğinde, bu misyonu kararlılıkla sürdürüyoruz. Ümidimiz odur ki bu çabalar sonuç verir, tansiyon düşer. Biz Türkiye olarak, üzerimize düşen ne varsa yapmaya hazırız. Zaten hukuk tanımayan bir devletin her türlü şımarıklığına göz yumuluyor; adeta yaramaz bir çocuğa ‘aferin’ der gibi başı okşanıyor. Her türlü silah bu ülkeye sağlanıyor, her türlü destek veriliyor. Bu durumda İsrail neden saldırılarını durdursun ki? Sorun sadece İsrail’in kendisinde değil, asıl sorun İsrail’in arkasında duran ülkelerdedir. Demokrasi adı altında, bu coğrafyada yaşatılan zulüm artık sona ermeli.
“KENDİ GÜVENLİĞİMİZİ KENDİ TEDBİRLERİMİZLE SAĞLAYACAĞIZ”
Tüm bu gelişmelerin etkisini Türkiye’ye nasıl yansıdığını yıllardır görüyoruz. Suriye’de yaşananların faturasını kim ödedi? Türkiye ödedi. Bugün milyonlarca Suriyeli mülteciyle baş başa kalan ülke biziz. O süreçte Avrupa Birliği ortada yoktu, bugün de yok. Amerika’daki göçmen karşıtı politikaları hepimiz görüyoruz. Göçmenlerin bir an önce ülkeden çıkarılması konuşulurken, diğer yandan İran ve çevresindeki bölgeler de karıştırılmaya çalışılıyor. Bu tabloda Suriye’de bombalar patladığında onlara ilk kucak açan kimdi? Türkiye’ydi. Şimdi de İran’da benzer bir gelişme olursa, yeni bir göç dalgasıyla ilk karşılaşacak ülke yine Türkiye olacak. Türkiye, sadece ekonomik açıdan değil, enerji kaynakları açısından da bölgeyle vazgeçilmez bağlara sahip. Komşularımızla olan ilişkilerimizin kesilmesi mümkün değildir. Bu nedenle Türkiye’ye yönelik etkiler çok boyutludur. Biz de Türkiye olarak, başta askeri ve güvenlik tedbirleri olmak üzere her türlü önlemi ciddi biçimde gözden geçiriyoruz. Cumhurbaşkanımızın geçtiğimiz günlerde yaptığı güvenlik toplantısına da hep birlikte şahit olduk. Gerekli tüm tedbirler alınıyor. Kendi görevimizi kendimiz yapmamız gerektiğinin bilincindeyiz. Bu doğrultuda da her alanda gerekli tüm tedbirleri alıyoruz, almaya da devam edeceğiz.
