Yeniden Refah Partisi Ankara İl Başkanı Yanılmaz’dan uyarı! "Ankara’da altyapı sorunları siyasi çekişmelere kurban edilmemeli"
Yeniden Refah Partisi Ankara İl Başkanı Mustafa Yanılmaz, Ankara’da yaşanan altyapı sorununun plansızlık ve imar hatalarından kaynaklandığını söyleyerek, “Temel sorun; plansızlık ve düzensizliktir. Bu eksiklikler, planlı ve verimli bir yaklaşımla mutlaka giderilebilir.” dedi.
Yeniden Refah Partisi Ankara İl Başkanı Mustafa Yanılmaz, başkentte her geçen gün daha da derinleşen altyapı ve trafik sorunlarına ilişkin Yeni Ankara’ya özel açıklamalarda bulundu.
“ANKARA TRAFİĞİNDE TEMEL SORUN PLANSIZLIK VE İMAR HATALARI”

Yanılmaz Ankara’daki altyapı ve trafik sorunlarının temelinde plansızlık ve imar hatalarının yattığını belirterek, “Ankara’daki altyapı sorunlarının temelinde altyapı eksiklikleri ve özellikle imar planlamasındaki hatalar yatmaktadır. Kavşak noktalarındaki yoğun yapılaşma ve bu bölgelerdeki nüfus artışı, trafik yükünü daha da artırmaktadır. Diğer altyapı hizmetleri konusunda da iyileştirmeler elbette mümkündür. Ancak burada dikkat çeken temel sorun; plansızlık ve düzensizliktir. Örneğin, okulların tatil dönemine girilmesiyle birlikte trafikte oluşan rahatlamayı fırsat bilerek altyapı çalışmaları daha verimli planlanabilir, inşaat takvimi daha doğru şekilde ayarlanabilir. İnşaatlarda kullanılan iş makineleri, ekipmanlar ve işçi sayısı, süreci hızlandırmak adına daha verimli ve yoğun şekilde değerlendirilebilir. Ayrıca, yoğun saatlerde, protokol geçişleri nedeniyle bazı ana arterlerde trafik şeritlerinin daraltıldığını veya keyfî uygulamalarla trafik akışının bozulduğunu gözlemliyoruz. Bu tür uygulamalar, şehir trafiğini gereksiz şekilde kilitlemektedir.” ifadelerini kullandı.
“İKLİM KRİZİNE KARŞI ANKARA’DA KOORDİNELİ ALTYAPI POLİTİKALARI GEREKİYOR”

İklim değişikliğinin getirdiği ani ve yoğun yağışların ulaşımı zorlaştırdığını ve şehirde ciddi riskler yarattığını dile getiren Yanılmaz, “Bu tür doğa olaylarına karşı önleyici tedbirler alınması mümkündür. Bu noktada, Ankara Büyükşehir Belediyesine (ABB) ve Mansur Yavaş’a önemli görevler düşmektedir. Ankara’nın trafik ve altyapı sorunlarının çözümü, planlı, koordineli ve öngörülü bir yaklaşımla mümkündür. Devletin, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı aracılığıyla bazı durumlarda büyükşehir ve ilçe belediyelerinin yetkilerini sınırlandırdığını, yer yer yatırımları engellediğini veya geciktirdiğini görüyoruz. Bu tür uygulamalar, hizmetin vatandaşa ulaşmasını zorlaştırmakta ve halkın aleyhine sonuçlar doğurabilmektedir. Ancak bu sürecin sorumluluğunu tamamen ABB Başkanı Yavaş’a yüklemek de doğru değildir. Aynı şekilde, 'Her şey dört dörtlük yapılıyor, tüm engeller hükümetten kaynaklanıyor' demek de gerçeği yansıtmaz. Bu konuda objektif bir değerlendirme yapılması gerekir.” diye konuştu.
“SİYASİ ÇEKİŞMELER HUKUKUN ÜSTÜNE ÇIKAMAZ”
CHP’nin 4-5 Kasım 2023’te gerçekleştirdiği 38. Olağan Kurultayı ile 6 Nisan 2025’te düzenlenen 21. Olağanüstü Kurultayı'nın iptaline ilişkin açılan davanın duruşması geçtiğimiz günlerde görüldü. Ancak mahkeme, kararını ileri bir tarihe bırakarak duruşmayı 24 Ekim'e erteledi. Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan Yanılmaz, sözlerini şu şekilde devam ettirdi:
“Siyasi Partiler Kanunu’na göre, siyasi partilerin ilk kongreleri ve ilçe kongrelerinin nasıl yapılacağı yasa ile belirlenmiştir. Ayrıca, devletin işleyişinde Yüksek Seçim Kurulunun kararları kesin ve katidir; bu kararlar tartışılamaz ve başka bir üst merciye götürülemez. Aynı şekilde, Anayasa Mahkemesi’nin kararları da kesindir ve herkesi bağlayıcıdır. Siyasi Partiler Kanunu’na uygun olarak, Yüksek Seçim Kurulunun onayı ve kararı ile mazbatası verilmiş ve onaylanmış kurultay veya kongrelerin başka mahkemeler tarafından iptal edilmesi, ertelenmesi ya da tartışmaya açılması, sistemin sorgulanmasına yol açar. Biz bunu doğru bulmuyoruz. Eğer bir yanlışlık varsa, Yüksek Seçim Kurulu bu kararları onaylamamalıydı; kongreleri kabul etmemeliydi. Partilerin kendi iç çekişmeleri varsa, bu konuda yetkili mahkemeler bellidir ve hukuk süreci orada işler. Aynı kanuna tabi olan bir kişi beraat ederken, bir diğer kişinin müebbet alması adaletle bağdaşmaz.”