Mansur Yavaş gemileri yaktı! Hem Danıştay'a hem Savcılığa gitti

Ankara'da konser soruşturmasının seyri bir anda değişti! Mansur Yavaş, hakkındaki kararın perde arkasındaki "sır trafiği" ifşa etmek için savcılığa başvurarak, Melih Gökçek'in o kritik günlerdeki hareketliliğini ortaya çıkaracak çok kritik bir talepte bulundu. İşte detaylar...

Mansur Yavaş gemileri yaktı! Hem Danıştay'a hem Savcılığa gitti

Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş, İçişleri Bakanlığının konser harcamaları nedeniyle hakkında verdiği soruşturma iznine karşı sessizliğini bozdu ve hukuk savaşını başlattı. Nefes gazetesi yazarı Aytunç Erkin'in köşesine taşıdığı detaylara göre; Yavaş, 81 sayfalık itiraz dilekçesinde Melih Gökçek dönemine ait "takipsizlik" kararlarını tek tek sıralayarak, "Benzer iddialar karşısında farklı kararlar veriliyor, kanun önünde eşitlik ilkesi çiğneniyor." dedi. Yavaş, savunmada kalmakla yetinmeyip, soruşturma sürecini etkilediği iddiasıyla Melih Gökçek hakkında da suç duyurusunda bulundu.

Mansur Yavaş'ın Danıştay'a iletilmek üzere İçişleri Bakanlığına sunduğu dilekçe, Ankara'da yargı terazisinin kişiye göre değiştiği iddiasını belgeleriyle ortaya koydu. Yavaş, kendisi hakkında verilen iznin aksine, geçmiş dönemde Melih Gökçek hakkında yapılan onlarca suç duyurusunun nasıl kapatıldığını hukuki gerekçeleriyle hatırlattı.

"SIRF BELEDİYE BAŞKANI DİYE SORUŞTURULAMAZ" KARARLARI MASADA

Yavaş'ın itiraz dilekçesinin en çarpıcı bölümünü, Melih Gökçek dönemine ait emsal kararlar oluşturdu. Dilekçede, Gökçek hakkında yapılan şikayetlere savcılığın verdiği takipsizlik kararlarındaki şu ifadelere dikkat çekildi:

"Belediye Başkanı'nın belediyenin yürüttüğü her işlem nedeniyle sırf belediye başkanı olduğu gerekçesiyle suç soruşturmasına tabi tutulmasına yasal olanak bulunmadığı... Şikâyet edilen belediye başkanının şikâyet edilen idari iş ya da eylemi gerçekleştirmediği, ayrıca bu işlerin Yasa’ya aykırı şekilde yerine getirilmesine dair emir ya da talimat verdiğine dair delil bulunmadığı..."

Mansur Yavaş, geçmişte Gökçek için işletilen bu hukuk normunun, bugün kendisine gelince neden yok sayıldığını sorgulayarak, "Kanunlar, herkese eşit olarak uygulanmalıdır." vurgusu yaptı.

"İHALE SÜRECİNE DAİR DELİL YOK"

81 sayfalık dilekçede, konser soruşturmasının temelsizliği de vurgulandı. Ön inceleme raporunda, Yavaş'ın ihale usulü ve tutarlarına ilişkin bilgisi olduğuna dair "bir ifade, belirleme ya da delil yer almadığı" belirtildi. Yavaş'ın avukatı, müvekkilinin sadece hangi sanatçının konser vereceği gibi rutin bilgilere onay verdiğini, ihale detaylarına dair bir talimatının bulunmadığını kaydetti.

HTS KAYITLARI İSTENDİ


Mansur Yavaş'ın ikinci hamlesi ise doğrudan Melih Gökçek'e yönelik oldu. CHP Ankara Milletvekili Umut Akdoğan'ın "Melih Gökçek Teftiş Kurulu'na gidip geliyor." iddiasını ihbar kabul eden Yavaş, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu.

Suç duyurusunda, soruşturma sürecine dışarıdan müdahale edildiği şüphesiyle, "Şüphelilerin İçişleri Bakanlığı Teftiş Kurulu üyelerine yaptığı ziyaretlerin liste ve içeriklerinin incelenmesi, Kurul üyeleriyle şüpheliler arasında geçen telefon görüşmeleri ile HTS kayıtlarının celbedilmesi." taleplerinde bulunuldu.