EMADDER’den Ankara'da hükümete sert çıkış: “Mezarda emekliliğe terk edildik”
Kademeli emeklilik sistemi nedeniyle hak kaybı yaşayan vatandaşlar, sorunlarına dikkat çekmek için Ankara Ulus Meydanı’nda basın açıklaması düzenledi. EMADDER Genel Başkanı Mihriban Uğurlu, “Bizler emekli değiliz, emekliliğe hak kazanmış ama mezarda emekliliğe terk edilmiş çalışanlarız.” dedi.
1999 yılında yürürlüğe giren emeklilik yasasının ardından yaşanan mağduriyetler, emeklilik hakkını bekleyen binlerce vatandaşı derinden etkiliyor. Türkiye’nin dört bir yanından gelen Emeklilikte Adalet Derneği (EMADDER) temsilcileri ve üyeleri, yaşanan sorunlara dikkat çekmek ve mağduriyetlerin giderilmesi için Ankara Ulus Meydanı’nda basın açıklaması düzenledi.
Açıklamaya; DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili İdris Şahin, CHP Ankara Milletvekili Aliye Timisi Ersever, İYİ Parti Tekirdağ Milletvekili Selcan Taşçı, gençlik başkanları, EMADDER Temsilcileri ve üyeleri katıldı.
Dernek adına basın açıklamasını okuyan EMADDER Genel Başkanı Mihriban Uğurlu, şu ifadelere yer verdi:
“MEZARDA EMEKLİLİĞE TERK EDİLDİK”
Bizler emekli değiliz. Emekliliğe hak kazanmış ama mezarda emekliliğe terk edilmiş çalışanlarız. Lütfen bizi emekliler ya da EYT’liler olarak haberleştirmeyiniz. 7438 sayılı EYT yasasıyla birlikte yeni bir mağduriyet doğdu. 8 Eylül 1999’dan önce işe giren erken emekli olurken, bir gün sonra işe giren kişi 17 ila 20 yıl daha fazla çalışmak zorunda kalıyor. Bu sadece tarih farkı değil, sistematik bir adaletsizliktir.
“BİZ LÜKS YA DA KIYAK DEĞİL, HAKKIMIZI İSTİYORUZ”
Buradan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a sesleniyorum. Siz 81 milyonun cumhurbaşkanısınız. Biz de bu ülkenin eşit vatandaşlık haklarına sahip işçi ve emekçileriyiz. Ancak ne Sayın Çalışma Bakanı’ndan ne de diğer yetkililerden sesimizi duyan var. Sayısız kez randevu istedik, hiçbirine cevap alamadık. Biz lüks ya da kıyak istemiyoruz. Hakkımızı, alın terimizin karşılığını istiyoruz. Adil bir emeklilik sistemi talep ediyoruz. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’dan randevu alana kadar peşini bırakmayacağız. Randevu verilene kadar mücadeleye devam edeceğiz. Bu süreci nasıl yöneteceksiniz? Kiminle görüşelim? Tarım ve Orman Bakanlığı ile mi çözüm arayalım. Sorunlarımızı sonsuza kadar görmezden mi geleceksiniz? İşçiye gelince hep yasaklar getiriliyor. Sayın Bakan, insanlar yaşlanıyor, düşük maaşlarla geçinemiyor. Asgari ücretle iş bulunamıyor. Bu millet nasıl geçinecek. O koltuklar laf söylemek için değil, çözüm üretmek için vardır. Sokak sokak gezip hakkımızı alana kadar mücadeleye devam edeceğiz. Emeklilik hakkı sağlanana kadar durmayacağız. Bizler devlete borçlu değiliz, aksine alacaklıyız.
“8 EYLÜL ADALET ARAYIŞINDA KIRILMA NOKTASIDIR”
DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı İdris Şahin, 8 Eylül’ün adalet arayışı açısından kritik bir tarih olduğunu belirterek, şunları söyledi:
“Zamanında hakları teslim edilen bir Türkiye istiyoruz. Bu nedenle 8 Eylül tarihi bizim için önemli. İnşallah tatillerden, ertelemelerden kurtulup bu adaletsizlikten hep birlikte uyanacağız. Hukukun üstün olduğu bir ülkeye kavuşmayı diliyoruz. Meclis içinde konuyu destekleyenler oldu. Güzel sözler söylendi ancak geçmişte bulundukları tutumla bağımsızlığımızı tehdit edenleri unutmayın. Bu süreç bir duyarlılıkla başladı, ancak sonunda ölümle sonuçlanan acı bir cevaba dönüştü.”
“EMEKLİLİKTE ADALET TEMEL BİR HAK MÜCADELESİDİR”
İYİ Parti Tekirdağ Milletvekili Selcan Taşçı ise şu ifadelere yer verdi:
“Aslında EYT çıkarılırken kademe, staj ve çıraklık da dikkate alınmalıydı. Eğer bunlar yapılmış olsaydı, bugün yaşanan bu mağduriyetler yaşanmazdı. Bugün bir mağduriyet yaşanırken, diğer zaman başka mağduriyetler de ortaya çıkıyor. Kademeli emeklilik eş zamanlı olarak kalkmış olsaydı ya da farklı, adil bir emeklilik sistemi kurulmuş olsaydı, bu sistemle savaşmak zorunda kalmazdık. Emeklilikte adalet mücadelesi, temel bir hak mücadelesidir.”
