Başkentin 'Gri' arşivi açılıyor: 64 yıl sonra geri dönen "Dikmen Yıldızı"
1962'de Dikmen yokuşlarında çekilen, Türkan Şoray'ın ilk başörtülü rolü. Aka Gündüz'den sinemaya taşınan bu destan, kayıp "Eski Ankara"nın son fotoğrafı olarak restore ediliyor. Başkentin tozunu yutan kağnıları, 2026'da dijital ekranlarda yeniden hayat buluyor.
Ankara’nın Dikmen sırtlarında, 1962 yılının soğuk bir kış gününde çekilen siyah-beyaz bir film, başkent sinemasının en sessiz ama en derin izlerinden birini bırakmıştı: Dikmen Yıldızı. Asaf Tengiz’in yönettiği, Türkan Şoray’ın kariyerinin henüz başındaki parlak performansıyla dikkat çeken yapım, Aka Gündüz’ün aynı adlı romanından sinemaya uyarlanmıştı.
MİLLİ MÜCADELE YILLARINDA DİKMEN

Film, Kurtuluş Savaşı’nın en çetin geçtiği 1920-1922 yıllarında Ankara’da geçiyor. Hikâye, Dikmen yokuşunda bir evde yaşayan genç bir kadının (Türkan Şoray) gözünden Ankara’nın o günlerini anlatıyor. İşgal altındaki İstanbul’dan kaçıp gelen yaralı bir subay (Önder Somer) ile yolları kesişen genç kadın, hem aşkı hem vatan mücadelesini aynı anda omuzlarında taşıyor. Çankaya Köşk’ü’nün ışıkları, Hacı Bayram’dan yükselen ezan sesi ve Ulus’taki cephane taşıyan kağnıların gıcırtısı, filmin fonunu oluşturuyor.
BAŞKENTİN İLK “GRİ” DÖNEMİ SİNEMADA
1962’de çekilen Dikmen Yıldızı, dönemin Ankara’sını belge niteliğinde görüntülerle yansıtan nadir yapımlardan biri. Ulus Meydanı’ndaki tahta perdenin önünden geçen atlı arabalar, Gençlik Parkı’nın henüz yeni açılmış kapıları, Samanpazarı’ndaki dumanlı kahvehaneler… Film, bugün neredeyse tamamen yok olmuş bir Ankara manzarasını siyah-beyaz karelere hapsetmiş durumda. Görüntü yönetmeni Hayrettin Işık’ın objektifi, kentin o yıllardaki “gri” dokusunu çarpıcı bir gerçeklikle aktarıyor.
TÜRKAN ŞORAY’IN “ANKARALI” ROLÜ
Henüz 17 yaşında olan Türkan Şoray, filmde “Dikmenli Fatma” karakterini canlandırıyor. Şoray’ın Ankara şivesiyle konuşmaya çalıştığı sahneler, o dönem seyirciler arasında hem gülümseme hem de takdir toplamıştı. Oyuncunun kendi ifadesiyle, “Bu filmde ilk kez başörtüsü taktım, ilk kez köy ekmeği yedim, ilk kez Ankara’nın soğuğunu iliklerime kadar hissettim.”
KÜLTÜREL MİRAS TARTIŞMASI

Son yıllarda Ankara Büyükşehir Belediyesi ve Sinematek Ankara ortaklığında başlatılan “Başkent Sineması Dijital Arşivi” projesi kapsamında, Dikmen Yıldızı’nın 35 mm orijinal negatifleri restore edilmeye başlandı. Restorasyon çalışmasını yürüten ekip, filmin özellikle Dikmen ve Çankaya sırtlarında çekilen dış mekan görüntülerinin günümüzde tamamen değişmiş olduğunu belirtiyor. Proje koordinatörü Doç. Dr. Ahmet Gürata, “Bu film, Ankara’nın modernleşme sürecinin hemen öncesindeki son ‘eski Ankara’ fotoğraflarından biri” değerlendirmesinde bulundu.
YENİDEN VİZYONA GİRECEK Mİ?
Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Ankara Sinema Derneğinin ortak girişimiyle, restore edilen kopyanın 2026 baharında ilk kez dijital ortamda seyirciyle buluşacak. Ayrıca filmin 64. yılı dolayısıyla 2026’da Kavaklıdere Sineması’nda özel bir gala gösterimi planlanıyor. Türkan Şoray’ın da davetli olacağı etkinlikte, “Dikmen Yıldızı”na ithafen Dikmen Yokuşu’nda bir anı plaketi konulması gündemde. Ankara, 63 yıl önce çekilen bir filmin içinde kendine bakmaya devam ediyor. O film ki, bir zamanlar tozlu yokuşlarında kağnıların geçtiği Dikmen’in yıldızı hâlâ sönmedi.