Ankara'nın yeni gizli cenneti! Çiçek hastanesi bile var!

Ankara Büyükşehir Belediyesi ve Biyologlar Derneği iş birliğiyle, 1970 yılında kurulan ve 1995'ten bu yana kapalı olan tarihi Sera, üç yıllık titiz bir tadilat sürecinin ardından 8 Mart 2025'te kapılarını yeniden açtı. Türkiye Biyologlar Derneği tarafından restore edilen alan, Başkentlilerin hizmetine sunuldu.

Türkiye Biyologlar Derneği çalışanı ve Lithops kafe işletmecisi Serkant Acar, Yeni Ankara muhabirine Sera'nın yeniden doğuş süreci ile işletmecisi olduğu Lithops'u şöyle anlattı:

“BOTANİK PARK OLMANIN ÖTESİNDEYİZ”

Seramız sadece bir botanik park olmanın ötesinde, çok yönlü bir sosyal alan olarak tasarlandı. İçinde üretim ve satış alanlarımız var. Atölye çalışmalarına ev sahipliği yapıyoruz. Peyzaj mimarları, ziraat mühendisleri ve üniversite hocalarının da desteğiyle yürütülen atölyeler, özellikle Biyologlar Derneği iş birliğiyle düzenleniyor ve yoğun ilgi görüyor. İnsanların kendi koşullarında yaşayan, belki Ankara'da göremeyeceğiniz bitkileri burada görebilmesi için profesyonellerle çalıştığımız bir süreç olarak burayı yaşatmaya çalışıyoruz. Burası sosyal bir alan oldu.

“65 YAŞINDA BİTKİMİZ VAR”

Seramızda 65 yaşında bir bitkimizin yanında, Hollanda, Akdeniz ve farklı coğrafyalardan getirilmiş 70-80 tür bitki de yer alıyor. Özellikle starliçe gibi popüler ev bitkilerimiz de ilgi çekiyor. Ziyaretçilerin fotoğraf çekip paylaşmasını teşvik ederek sosyal medya etkileşimini de güçlendiriyoruz. Burada etkinlikler düzenleniyoruz. Bu etkinlikler bizim bir plan çerçevesinden çok insanların talepleri çerçevesinde oluşturuluyor.

“İNSANLAR BURADA HUZUR BULUYOR”

Burası bir kamu alanı. İnsanlar geliyorlar matlarını atıyorlar, burada yoga yapabiliyorlar. İşletmemizden çay kahvelerini alıp ağaçların altında açık alanımızda keyifli, huzurlu bir gün geçirebiliyorlar. Bu sayede parka gelen ziyaretçi sayısında artış olduğunu da gördük.

Biz gelen eleştirilere de açığız. Ama genel olarak hep olumlu değerlendirmeler alıyoruz. Burası 30 senedir güvenlik sorunlarının olduğu bir yerdi. Şimdi insanların hafta sonu aktivite yapabildiği, fotoğraf çektirdiği, ailecek gelebildiği bir yer haline geldi.

“BURAYI DAHA DA RENKLENDİRECEĞİZ”

Yaz aylarında sıcaklığın artmasıyla birlikte Ankara'nın 3-4 derece daha serin olan bu alan insanlara bir nevi nefes aldıkları bir koridor haline geliyor. Buradaki bitkileri yaşatmak, çoğaltmak, burayı gerçekten kentin nefes aldığı, temas ettiği, yan yana geldiği, sosyalleştiği bir alan olarak kurmak gibi bir hedefimiz var.

Sera, ziyaretçilerden gelen öneri ve fikirlere açık bir alan. Okullardan gelen çocuklar bitkileri tanıyor, etkinliklerle yoga yapma, çiçek ekme ve müzisyenlerin burada bulunan piyanomuzla sahne alabileceği bir platform sunuyoruz.

“ÇİÇEK HASTANEMİZ FAALİYETTE”

Ziyaretçilerden gelen talepler doğrultusunda, Instagram sayfasından ve telefonla ulaşanların sorularına yanıt verebilmek için bir iletişim hattı kurduk. Ayrıca, ziyaretçilerin bitki fotoğraflarını göndererek destek alabilecekleri bir çiçek hastanemiz de faaliyette. Köklendirme gibi geleneksel yöntemlerle de çiçeklerimizi paylaşabiliyoruz. Sera'nın bitki tutkunları için önemli bir cazibe merkezi olmasını sağlıyoruz.