Ankaralı bal üreticisinden özel açıklamalar: Gerçek balın fiyatı ne kadar olmalı?

Çocuk yaşta dedesiyle başladığı arıcılık serüvenini kendi markasını oluşturduğu bir bal işletmesine dönüştüren Ankara Mamaklı Resul Gürleyik, doğal bal üretimindeki zorlukları, sahte bal sorununu ve Ankara koşullarında arıcılığın inceliklerini Yeni Ankara'ya anlattı.

Ankaralı bal üreticisinden özel açıklamalar: Gerçek balın fiyatı ne kadar olmalı?

Ankara Mamak doğumlu arıcı Resul Gürleyik, çocuk yaşta dedesiyle başladığı arıcılık serüvenini yıllar içinde kendi markasını oluşturduğu bir bal üretim işletmesine dönüştürdü. Gürleyik, Kıbrıs köyünde başlayan bu yolculukta, yıllık 1,5–2,5 ton arasında bal üreterek Ankara’dan Türkiye’nin dört bir yanına ulaştırıyor. Arıcılığın sadece bal toplamak olmadığını, her kovanın ayrı bir yaşam ve sorumluluk gerektirdiğini vurgulayan Gürleyik, Ankara koşullarında arıcılığın imkanlarını ve sektördeki ekonomik zorlukları anlattı.

HER KOVANDA AYRI BİR YAŞAM, AYRI BİR SORUMLULUK

Gürleyik, arıcılığın sadece bal toplamak olmadığını, ciddi bakım ve dikkat gerektirdiğini şu sözlerle vurguladı:

“Arı, kovanın içinde neler olup bittiğini anlatır. Anlayabilen kişi kovanı açtığında kraliçenin varlığını, kapalı ve açık yavruları görebilir. Bal üretmek kolay gibi görünse de arının bakımı, kışlık stoğu ve beslenmesi ciddi emek ve maliyet gerektiriyor.”

ANKARA’NIN HER YERİNDE ARICILIK MÜMKÜN AMA...

Arıcılığın Ankara’nın her bölgesinde yapılabileceğini belirten Resul Gürleyik, bu işin belirli bir merkezinin olmadığını ifade etti. Gürleyik, “Arının, çalışmayacağı yer yoktur. Sadece çevrenin temizliği, egzoz dumanının ve insan yoğunluğunun az olduğu bölgelerde daha sağlıklı bal üretimi yapılabilir.” dedi. Arının doğası gereği titiz bir canlı olduğunu vurgulayan Gürleyik, “Arı dünyanın en temiz hayvanıdır. Hiçbir zaman pisliğin üzerine konmaz. Yalnızca çiçeğe ve şekere yönelir. Bu nedenle Ankara’nın her yerinde arıcılık yapılabilir ancak doğal ortamda üretilen balın kalitesi her zaman daha yüksek olur.” ifadelerini kullandı.

UCUZ VE SAHTE BAL, EMEĞİN DEĞERİNİ DÜŞÜRÜYOR

Piyasadaki bal fiyatlarının düşük olması ve sahte bal satışının üreticiyi zorlayan diğer faktörler arasında yer aldığını aktaran Gürleyik, şunları söyledi:

“Bir kilo balı 800 liradan satıyoruz, pahalı diyorlar. Oysa bir kilo baklava bile bin 200 lira. Markette 250 liraya satılan bala doğal deniyor ama o bal değil, şerbettir. İnsanlar artık gerçek balın tadını unuttu.”

ANKARA’YA EN UYGUN TÜR: BELFAST ARILARI

170 kovan ile yılda tek hasat yaptıklarını belirten Gürleyik, arılarının ırk olarak Belfast olduğunu, bunun Ankara koşullarında hem sakin yapısı hem de bal verimi açısından en uygun tür olduğunu ifade etti. Arı sütü üretimi yapmadıklarını belirten Gürleyik, “Bu iş ayrı bir uzmanlık gerektiriyor, ilerleyen süreçte bu üretime de yöneleceğiz.” dedi.

ARICILIKTA ARTAN MALİYETLER ÜRETİCİYİ ZORLUYOR

Arıcının karşılaştığı maliyetlere de dikkat çeken Gürleyik, “170 kovanın kışlık bakımı için sadece besin, şeker ve vitamin giderleri 150-170 bin TL’ye ulaşıyor. Arıların hastalıklara karşı korunması ve varroa biti gibi haşerelerle mücadele süreci de üreticilere ek yük getiriyor.” dedi.

ARICILIKTA DEVLET DESTEĞİ İLE GERÇEK MALİYET ARASINDA UÇURUM

Devletin arıcılığa yönelik teşvik programlarına değinen Resul Gürleyik, desteklerin yetersiz kaldığını ifade etti. Gürleyik, “Devletimiz başvuran genç ve girişimcilere teşvik sağlıyor ancak ben zamanında başvurmadım. Yıllık bazda kovan başına bakım desteği veriliyor fakat miktar oldukça düşük.” dedi. Bu yıl açıklanan teşvik miktarının kovan başına 160 TL olduğunu hatırlatan Gürleyik, “200 kovan için yaklaşık 32 bin TL destek veriliyor ama benim sadece kışlık bakım giderim 150-170 bin TL arasında değişiyor. Dolayısıyla bu destek, masraflarımızın çok küçük bir kısmını bile karşılamıyor.” sözleriyle arıcıların ekonomik zorluklarına dikkat çekti.

GERÇEK BAL İÇİN LABORATUVAR TESTİ ŞART

Ürettikleri balın doğal ve katkısız olduğunu, laboratuvar testlerinin de yüksek oranda orijinallik gösterdiğini kaydeden Gürleyik, sahte bal konusunda vatandaşları uyararak, “Laboratuvar testi dışında orijinal balı işi bilmeyen birisinin anlaması mümkün değil. Balı güvendiğiniz satıcılardan alın.” tavsiyesinde bulundu.