Ankara’da tanıtılan TİKA modeli milli tarım aracı çiftçinin gözdesi oldu
AGROTEC 28. Uluslararası Tarım Fuarı’nda yerini alan Mekanik Tasarım Mühendisi Esra Dinçsoy, tarım aletlerinde dışa bağımlılığı azaltma hedefiyle yola çıktıklarını belirterek, sektörden gelen yoğun talepler üzerine tamamen yerli ve millî üretime yöneldiklerini ifade etti.
Tarım sektörünün öncü etkinliklerinden AGROTEC 28. Uluslararası Tarım Fuarı, Başkent Millet Bahçesi’nde kapılarını açtı. Fuarda yer alan Mekanik Tasarım Mühendisi Esra Dinçsoy, çok amaçlı kullanıma sahip yerli tarım aracı TİKA modeli hakkında Yeni Ankara’ya özel açıklamalarda bulundu.
TARIMDA MİLLİ ÇÖZÜM

Dinçsoy, tarım aletlerinde dışa bağımlılığı azaltmak ve sahadaki ihtiyaçlara doğrudan çözüm sunmak amacıyla çalışmalarını sürdürdüklerini söyleyerek, “Zamanla, parça tedariği sağlayan bir AR-GE firması olarak başladığımız bu yolculukta, son birkaç yıldır tarım sektörüne de adım attık. Öncelikle palet sistemleriyle başladık ve ‘mini traktör’ diyebileceğimiz, klasik traktörün daha kompakt bir versiyonunu geliştirdik. Bu süreçte özellikle yurt dışından çok sayıda telefon aldık. 'Neden bu makineleri yerli ve millî üretmiyoruz?' sorusuyla sıkça karşılaştık. Çünkü ithal edilen makineler bir süre sonra bozuluyor ve tamir edecek kimse bulunamıyor; kullanıcılar da bunları hurdaya ayırmak zorunda kalıyordu. İşte bu ihtiyaçtan yola çıkarak kendi aracımızı üretmeye karar verdik.” ifadelerine yer verdi.
ÇİFTÇİLERİN YENİ TERCİHİ
TİKA modeline fuarda oldukça yoğun ilgi gösterildiğini bildiren Dinçsoy, şunları kaydetti:
“Geçtiğimiz aylarda Konya Tarım Fuarı’nda ilk TİKA modelimizin tanıtımını gerçekleştirdik. Fuar sonrası katılımcılardan gelen talepler doğrultusunda, özellikle ağaçların sık olduğu bahçelerde kullanılmak üzere daha küçük bir model istenildi. Çünkü ilk geliştirdiğimiz versiyon oldukça büyüktü ve neredeyse uzaktan kumandalı bir traktör boyutundaydı. Bu nedenle AR-GE ekibimizle birlikte daha küçük bir versiyon üzerinde çalışmaya karar verdik. Küçük versiyonumuz daha çok engebeli araziler, fındık tarlaları, ceviz, elma ve lavanta bahçeleri gibi alanlarda kullanılmak üzere geliştirildi.”
TARIMDA YENİLİKÇİ HİBRİT ARAÇ

Dinçsoy, yeni sistemle birlikte aracın engebeli arazilerde ve farklı tarım alanlarında daha verimli çalıştığını belirterek, “Müşterilerimizden gelen talepleri dikkate alarak palet sisteminden kasnak tekerlek sistemine geçiş yaptık. Çünkü tekerlekler, özellikle eğimli arazilerde toprağa daha iyi tutunabiliyor. Bu sayede arazide daha dengeli ve etkili bir şekilde hareket edebiliyor. Ancak düz arazide de iyi bir performans göstermesi gerektiği için, yanına kauçuk tekerlekler de ekledik ve bu sistemle devam ediyoruz. Şu anki versiyonumuz tamamen uzaktan kumandalı, hibrit bir tarım aracıdır. Kaportamız daha modern ve endüstriyel bir tasarıma sahip. Kollarımızın tasarımında ise böceklerin hareketli yapısından ilham aldık. Artık çiftçilerimiz, bu araç sayesinde çim, ot biçme, çapalama, arkasına pulluk veya römork takarak ilaçlama ve gübreleme gibi pek çok işlemi oturdukları yerden gerçekleştirebiliyor. Arazinin büyüklüğüne göre farklı ihtiyaçlara yönelik çözümler sunuyoruz.” şeklinde konuştu.
YERLİ ÜRETİME BÜYÜK DESTEK
Ziyaretçilerin ilgisi ve destekleyici yorumlarının kendilerini gururlandırdığını dile getiren Dinçsoy, “Bu minyatür traktör modelimiz henüz çok yeni; yaklaşık iki haftadır testlerini gerçekleştiriyoruz. Gelen talepler doğrultusunda geliştirdiğimiz bu modeli tanıttık, ancak fuarda gördük ki insanlar hem çok meraklı hem de gerçekten destekleyici. Ziyaretçilerden sıkça ‘Evet, artık biz de yapıyoruz. Yerli ve millî üretim olsun istiyoruz.’ gibi yorumlar duyduk. Bu yaklaşım bizi hem çok mutlu etti hem de gururlandırdı.” dedi.