Ankara Rüzgârı sert esiyor! Gençlerbirliği’nde son bir ayda yaşananlar
Gençlerbirliği, son günlerde hem sportif hem yönetimsel anlamda zor günlerden geçiyor. Süper Lig'e büyük umutlarla çıkan başkent ekibinde kısa sürede yaşananlar taraftarı kara kara düşündürüyor. Peki, kırmızı-karalarda neler yaşanıyor?
Gençlerbirliği, muhteşem geçen bir sezonun ardından sonunda hak ettiği yere, Süper Lig’e yükseldi. Ancak başkentin köklü çınarı bunun sevincini ne yazık ki bir türlü yaşayamadı. Kafa karıştıran transferler, ilk haftalarda peş peşe alınan kötü sonuçlar, yönetimdeki çatlaklar, istifalar, yayıncı kuruluşun kulüp tarihini ciddiye almayan tavrı adım adım taraftarı isyana sürükledi. Tüm bu gelişmeler Başkan Osman Sungur’un istifası ile sonuçlandı.
Peki bundan bir ay öncesine gidecek olursak, Gençlerbirliği’nde neler yaşandı? Ligin daha başlarında sahaya odaklanıp, Süper Lig’in keyfini çıkarması gereken emektar ve cefakar taraftar niçin bunu değil de saha dışı olayları konuşmak zorunda bırakıldı?
YILDIZI SÖNMÜŞ, TARTIŞMALI TRANSFERLER

Gençlerbirliği’nde yeni sezon ve Süper Lig heyecanı tatlı bir telaşla başladı. Camianın uzun süre sonra yüzü güldü, ancak endişeler vardı. Kulüp, zaten aşina olduğu kurtlar sofrasında nasıl bir yol izleyecekti? Devir, eski devir değildi. Ekonomi de 2000’lerin başındaki ekonomi değildi. Gençlerbirliği taraftarı, yönetimin yaptığı transferleri mercek altına aldı. Bunların en başında şüphesiz Onyekuru geliyordu. Büyük umutlarla başkente gelen yıldız oyuncu beklenen performansı sergileyemedi. Peşi sıra gelen transferler ve bu transferlere ödenen ücretler, taraftar arasında yavaş yavaş homurdanmalara neden oluyordu. İlk tartışmalar burada yaşandı.
YÖNETİMİN YAYINCI KURULUŞA SÖZ GEÇİREMEMESİ

Bir diğer kriz Gençlerbirliği’nin tarihini ve kurumsal kimliğini yansıtan kısaltması ile ilgili yaşandı. Yayıncı kuruluş, Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş gibi İstanbul kökenli kulüplerde kurumsal kimliğe özen gösterip skor tabelasında “FB, GS, BJK” kısaltmalarını kullanırken, Gençlerbirliği için aynı hassasiyet gösterilmedi. Uzun yıllardır bu hassasiyet yoktu fakat Süper Lig’e çıkınca bu konu tekrar gündeme getirildi. Yönetime çağrılar yapıldı, ancak bir netice alınamadı. “GB” şeklinde yazılması gereken Gençlerbirliği’nin kısaltması, “GSK, GEN” gibi tuhaf kısaltmalarla taraftara dayatıldı.
YÖNETİMDE YAŞANAN ÇATLAK VE İSTİFALAR
Yolunda gitmeyen bir şeyler vardı Cumhuriyet ile yaşıt başkentin güzide kulübünde. Yeşeren umutlar, kısa sürede çorak bir toprağa dönüşmüştü. Kötü gidişatın ardından bir de yönetim içinde pürüzler ayyuka çıktı. Gençlerbirliği'nde gençlik gelişim sorumlusu Seçkin Topçu, daha sezon başlamadan “Gençlerbirliği kültürüne aykırı yapılanma” gerekçesiyle görevinden ayrılma kararı aldı. Kulübe çok sayıda sağlık birimi ve personeli ile sponsorluk kazandıran Ateş Şendil ile yine taraftarın uzun süredir tanıdığı Ali Ekber Düzgün de devam eden süreçte görevlerinden ayrıldı. Özellikle Düzgün’ün ayrılışı, medyada yer alış biçimi, Gençlerbirliği taraftarının hiç de hoşuna gitmeyen şekilde oldu. Taraftarın benimsediği, değer verdiği isimlerle bir bir yollar ayrılıyordu. Bu isimlere taraftarlardan sorumlu yönetim kurulu üyesi Rıfat Songör de eklendi. Nitekim bunların sonuncu halkası, statta çalan ve herkesin büyülenerek eşlik ettiği Gençlerbirliği Marşı'nın da sahibi Murat Karahan oldu.
GENÇLERBİRLİĞİ’NDEKİ TRUVA ATLARI

Yönetimdeki kriz sadece bunlarla sınırlı kalmadı. Yönetimde yer alan bazı isimlerin etik olmayan biçimde farklı takımların kongre üyesi olması, bunu da ayan beyan, hiç çekinmeden ilan etmesi, sosyal medya profillerine yazması, Gençlerbirliği’ne gönül veren taraftarların tepkisini çekti. Bu isim Erhan Kızılçeşme’ydi.
Aynı şekilde farklı İsmail Geliç ve Aykut Çakmaklı gibi isimlerin kısa sürede bu kadar söz sahibi olması yine taraftarın tepkisini çeken farklı unsurlardı.
BİRİLERİ “SADECE GENÇLERBİRLİĞİ” İSTEMİYOR

Dananın kuyruğunun koptuğu, taraftarın dokunulmazı olan en önemli mesele ise Gençlerbirliği’nin adının kirletilmesine yönelik girişimlerdi. Taraftar “Sadece Gençlerbirliği” diyordu ancak birileri bu sadelikten pek haz etmiyor, çeşitli firma isimlerinden biriyle anlaşıp, Gençlerbirliği’nin adının önüne sponsorluk adını iliştirmek istiyordu. Kısacası kırmızı çizgiyi çiğnemeye çalışıyorlardı.
ATKILILAR MEYDANDA, CAMİA AYAKTA
Tüm bu yaşananlar ve son olarak yönetim içindeki gruplaşmalarla birlikte başkan değişikliği fikrinin gündeme taşınması, hem de bunun seçim olmadan yapılmasının planlanması kırmızı-karaları geçmişinden gelen asi ruhuyla ayağa kaldırdı. Daha önce yönetimdeki karışıklığa dair peş peşe açıklamalar yayımlayan gruplar atkılarını taktı, Beştepe’nin yolunu tuttu. Gençlerbirliği’nde “darbe” girişimi olduğunu anlayan taraftarlar, başkan değişikliğinin genel kurulda yapılmasını istemek üzere Beştepe İlhan Cavcav Tesisleri’nde toplandı. Yönetim istifaya davet edildi.
Ankara rüzgârı çok sert esti. Tepkilerin ardından Başkan Osman Sungur da daha fazla dayanamadı, beyaz bayrağı çekti.
İşte Cumhuriyet ile yaşıt Ankara'nın göz bebeği Gençlerbirliği sezon başından beri bu olumsuzluklar silsilesi ile boğuştu.
Gençlerbirliği Haber Ajansının aktardığına göre, istifa eden Osman Sungur'un yerine yeni başkan bugün yapılacak toplantıda belirlenecek. Kırmızı-siyahlı yönetimin toplantısında başkanlığa Mehmet Kaya'nın getirilmesi bekleniyor.
Taraftar artık suların durulmasını, kırmızı çizgilerinin çiğnenmemesini ve sportif konulara, yeşil sahaya odaklanmak istiyor.
Gençlerbirliği taraftarından yönetime ve yayıncı kuruluşa “GB” isyanı!Ankara Haberleri
Gençlerbirliği'nde Başkan Osman Sungur'a darbeAnkara Haberleri
Gençlerbirliği'nde deprem! Osman Sungur istifa etti, taraftar genel kurul istiyorSpor