15 Temmuz gazisi Cafer Akın: "Kahramankazan'da o gece millet olmanın ne demek olduğunu gördük"
15 Temmuz 2016 tarihinde yaşanan darbe girişiminin üzerinden 9 yıl geçti. Ankara'nın Kahramankazan ilçesinde direnişe katılan vatandaşlardan biri de Cafer Akın’dı. Ülkenin dört bir yanında olduğu gibi, Kahramankazan’da da halk darbeye karşı sokaklara çıktı. Akın, o gecede yaşadıklarını anlattı.
1978 doğumlu ve üç çocuk babası olan Cafer Akın, 15 Temmuz gecesi yaşananları şöyle özetledi: “O gece sıradan bir vatandaş olmaktan çıkıp, ülkemin kaderinde söz sahibi olan bir nefer oldum.
O GECE SIRADAN BİR VATANDAŞ DEĞİLDİK"
Yaşananlar tarif edilemezdi. Silahlar, uçaklar, tanklar… Ama tüm bunların karşısında imanla, cesaretle, kararlılıkla duran bir millet vardı. Biz de o milletin bir parçasıydık. Sokaklara çıkarken hiç düşünmedik, çünkü mesele vatandı çünkü mesele bayraktı istiklal ve istikbaldi. Vatanımın işgal altında olduğunu düşünmek bile bana ağır geldi. Bayrağımız, milletimiz, irademiz tehdit altındaydı. O an hiçbir şey düşünmeden sokağa koştum. Belediye önünde toplanarak arkadaşlarımla beraber Cumhurbaşkanı çağrısı ile meydanlara yürüdük, Akıncı üssüne gittik beraber direndik." dedi.

KORKU DEĞİL, DAYANIŞMA HÂKİMDİ
Cafer Akın, belediye önünde toplanan vatandaşlarla birlikte Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çağrısı üzerine meydanlara yürüdüklerini ve ardından Akıncı Üssü’ne geçtiklerini söyledi. “Ortada büyük bir kaos vardı. Tanklar, silah sesleri, uçalar insanların telaşı ama o an korku yoktu, sadece 'Ne yapabiliriz' düşüncesi hakimdi. Herkes birbirine kenetlenmişti, millet olmanın birlik olmanın ne demek olduğunu orada bir kez daha gördüm." dedi.
O GECENİN AYDINLIĞINI GÖREMEYENLER: ŞEHİTLERİMİZ

Akın, direniş sırasında vurularak gazi olduğunu da sözlerine ekledi: “Evet, o anı asla unutamam. Kurşun sesleri arasında bir an yere yığıldığımı ve ayağımdan vurulduğumu hissettim. Acıyı değil, yere düşmenin mahcubiyetini hissettim önce. Sonrasında hastane, tedavi süreci… Ama en çok içimi yakan şey, o karanlık gecenin aydınlığını göremeyen şehitlerimiz oldu." diye ifade etti.
"GAZİLİK BÜYÜK SORUMLULUK"

Gazilik unvanının kendisi için bir onur olduğu kadar büyük bir sorumluluk da taşıdığını belirten Akın, sözlerini şu şekilde tamamladı: “Gazilik, bir onur ama aynı zamanda büyük bir sorumluluk. O unvanı taşımak, şehitlerin emanetine sahip çıkmak demek. Hayatım boyunca bu unvana layık olmaya çalışacağım. Hayatımın öncelikleri değişti, vatan ve millet sevgisi her şeyin önünde artık. 15 Temmuz gecesi, bir milletin kendi kaderine sahip çıktığı, imanla, cesaretle, canı pahasına özgürlüğünü koruduğu unutulmaz bir direniş gecesidir." dedi.
15 Temmuz darbe girişiminden sonra çok şey değişti diye Akın; "Milletimizin birlik ruhu daha da güçlendi. Devletimiz FETÖ gibi yapılara karşı çok daha bilinçli. Demokrasiye sahip çıkma bilinci arttı. Artık insanlar her şeyin farkında. Bu da bize umut veriyor." diyerek sözlerini tamamladı.