Soykırıma varan bir terör

İngiltere, Avustralya, Portekiz ve Kanada’nın ardından Filistin’i resmen devlet olarak tanıyan ülkeler arasına Fransa da katıldı.

BM’de Filistin’i tanıyan ülkelerin sayısı 157'ye çıktı. Sayının daha da artması bekleniyor.

İsrail, kuruluşundan beri kendisini destekleyen batılı devletler nezdinde tarihte ilk kez bu denli refüze edildi. ABD’nin kanatları altındaki Soykırımcı İsrail devleti, ilk defa dünyada yalnız kaldı. İsrail, batılı ve ABD'nin desteğini aldığı ilk günden bu yana böyle bir duruma düşebileceği hayal bile edilemiyordu!

Hatta Monako Prensi 2. Albert, "İsrail'in varlığına olan sarsılmaz desteğimizi yeniden teyit etmek ve aynı zamanda Filistin'i uluslararası hukuk kapsamında bir devlet olarak tanımak istiyoruz." ifadesini kullanarak İsrail'in "sarsılmaz" olmadığını bize kanıtladı.

Filistin’i resmen tanıdığını ilan eden Batılı devletler arasında İngiltere’nin ayrı bir yeri var. İngiltere, İsrail’in 1948’deki kuruluşunun mimarı olan bir devlet…

7 Ekim 2023’ten beri Gazze’de devam eden İsrail soykırımına “yardım ve yataklık” yaptığı aşikâr olan İngiltere buna mukabil Filistin’i tanımak zorunda kaldı!

İsrail devletinin azılı destekçisi İngiltere Başbakanı Keir Starmer, barış ve iki devletli çözüm umudunu yeniden canlandırmak için Filistin Devleti’ni resmen tanıdıklarını açıkladı.

Starmer, barış ve iki devletli çözümün “güvenli ve barış içinde bir İsrail ile yaşayabilir bir Filistin’e” işaret ettiğini belirterek, “Şu an ikisi de yok. İsrailli ve Filistinli sade vatandaşlar şiddet ve acıdan uzak, barış içinde yaşamayı hak ediyor” dedi.

İSRAİL’İ ÇILDIRTAN KARARLAR

Bu yıl 80’incisi düzenlenen BM Genel Kurulu haftasında, Trump yönetiminin vize engeli nedeniyle New York’ta Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas başta olmak üzere Filistin’den gelecek yetkililer olmadan toplanırken konferans öncesi ve sırasında birçok ülkenin art arda Filistin’i tanıma kararı alması İsrail’i adeta çıldırttı.

KAHROL!

İsrail hükümetindeki aşırı sağcı bakanlar başta olmak üzere birçok kişi, tanıma kararlarına yanıt olarak Filistin’in işgal altındaki Batı Şeria bölgesinin ilhakını talep etti.

Avrupalı yetkililer ise Batı Şeria’nın ilhak planlarıyla ilgili İsrail tarafını sert bir şekilde uyardı.

EVET AMA YETMEZ

Peş peşe gelen tanıma kararları, Filistin halkının direnişinin bir sonucudur.

Tanıma, Filistin’in mücadelesinde önemli bir eşik ve İsrail’in dünya çapında çok zora sokan bir gelişme…

Bununla birlikte tek başına bu tanıma kararlarının yetmeyeceği de bir gerçek…

Filistin’de yaşanan temel mesele İsrail’in işgalidir.

Filistin halkının vasiliğe değil, hakiki ve kesintisiz desteğe ihtiyacı vardır. İşgal devam ettikçe sorun çözülmeyecektir.

7 Ekim 2023’ten beri yaşananlar gösterdi ki, İsrail ancak fiili ve fiziki mücadele ile durdurulabilir. Soykırım sonucu 70 bine yaklaşan büyük çoğunluğu bebek, çocuk ve kadınlardan oluşan masum sivil kayıplarının bedeli ödetilmediği sürece İsrail devleti kandan beslenmeye devam edecektir.

Kudüs başkentli Filistin devletinin kurulması ve bu halkın kendi kaderini tayin etmesi gerekiyor. Bölgede yaşanan soykırımın sadece Filistinlileri değil tüm bölge devletlerini ve halklarını tehdit ettiği görülüyor.

İsrail, Gazze’de durdurulamazsa -şimdiye kadar yaptığı gibi- önüne gelen ülkelere haydut devlet misali saldırmayı ve masumların kanlarını dökmeyi sürdürecektir.

ASLINDA NEDİR?

İsrail ve ABD’nin “terörist” diye nitelendirdiği Hamas yaklaşık iki yıldır sahada Siyonist devletin barbar ve acımasız askerlerine karşı kahramanca bir direniş gösteriyor.

İsrail’in gücü masum sivillere yetiyor: Şu ana kadar Hamas’ı yenemedi. Hamas dimdik ayakta, tünellerin çok büyük kısmı sağlam durumda!

İşgal altındaki vatanını kurtarmak için savaşan Hamas’a “terörist” diyen İsrail-ABD ikilisinin Filistin halkına reva gördüğü sistematik terördür.

SOYKIRIMA VARAN BİR TERÖR…

Gazze’deki savaşın 7 Ekim 2023’te Hamas’ın saldırısıyla başlamadığı gerçeğini göz ardı edemeyiz.

1948’den beri on yıllardır Filistin halkını taammüden katleden bir İsrail var. Katliamları başlatan işgalci bir devleti savunanlar, vatanını işgalden kurtarmak için çarpışan Hamas’ı suçluyorlar!

Maalesef, Türkiye’de Hamas’a Batı ağzıyla “terörist” diyebilen parti liderleri var.

Meseleyi iyi okumak lazım. İyi yerden okumak lazım...