Küresel ısınmanın kavuran yüzü
Küresel ısınmanın doğal sonucu olan yüksek sıcaklıklar hepimizi etkiledi. Derecelerdeki ani iniş çıkışlar da bunun bir yansıması. Haftalık hava raporlarına bakıyoruz; hava sıcaklıkları bir anda 7-8 derece düşerken, birkaç gün içinde yeniden yükseliyor. Bu durum, kabul edelim ki, canlıların hayatını doğrudan etkileyen bir afet. “Allah beterinden korusun” dediğinizi duyar gibiyim.
Peki, ne yapılabilir? Devlet, bu tür yüksek sıcaklıklarda “Siesta” uygulamasını hayata geçirebilir. Bu uygulama ile çalışma saatleri sıcaklığa göre ayarlanabilir. Çalışma saatlerinin sıcaklığa göre düzenlenmesi aslında verimliliği azaltmaz; tam tersine, en uygun saatlerde çalışmak başarıyı artırır. Hamileler, yaşlılar ve engeliler de mecbur kalmadıkça dışarı çıkmamaları konusunda uyarılabilir.
Toplu taşımada da benzer sıkıntılar yaşanıyor. Belli bir güzergâh geçilmeden klimalar açılmıyor. Şoförler, araçlarda klima olmadığını ya da klimaların bozuk olduğunu söylüyor. Aslında bunu araç sahipleri akaryakıt giderlerini düşürmek için yapıyor.
Tarım işçileri, yol işçileri, sokakta çalışanlar ve fiziki işlerde ter döken vatandaşlarımızın “Allah yardımcıları olsun.” Onları dualarımızdan eksik etmiyoruz. Haberlerde sıkça kalp krizi, beyin kanaması ve sıcak çarpması vakalarını duyar olduk. Sıcaklar tansiyonu tetikliyor ve sonuçları maalesef ağır olabiliyor. Bunlardan korunmak için bol bol su içmeyi ihmal etmeyelim. Susamayı beklemeden düzenli su içmeli, terlemeyle kaybettiğimiz tuz ve mineralleri su, soda gibi içeceklerle dengelemeliyiz. Ağır yemeklerden kaçınmalı, yüksek koruma faktörlü güneş kremi kullanmalı, şapka takıp açık renkli kıyafetler giymeliyiz. Duş alma sıklığımızı da artırmakta fayda var.
Giden sağlık geri gelmiyor, bu yüzden çok dikkatli olmalıyız. Emanet olan bu bedeni koruyup kollamak hepimizin görevi. Ve elbette evdeki ve sokaktaki can dostlarımızı da unutmamalıyız. Sularını ve mamalarını sık sık yenilemeli, mümkünse onların da serinlemesine yardımcı olmalıyız. Sıcak havalar sadece bizi değil, tüm canlıları zorluyor.