Silah mı? İlaç mı?
Aslında bir fark yok...
Birisi daha hızlı öldürüyor,
diğeri de yıllar içinde öldürüyor...
Dünya giderek artan terör ve güç Savaşı'ndan yorgun.
Çevremizde felaketler dönüyor.
İstihbarat servisleri bu konularla ilgilenmiyor,
varsa yoksa karşı istihbarat...
2'inci dünya savaşından sonra ülkemiz gibi pek çok ülke de
biyolojik saldırılara tamamen açık,
üstelik bunu yasal yollardan yapıyorlar nasıl mı?
Ülkelerin Milyarlarca dolarlık ilaç harcamaları....
Bir bakalım Kuş Gribi, Domuz Gribi, COVID-19, Sars, şarbon, AIDS
ve daha birçok hastalık insan eliyle,
laboratuvar ortamında oluşturulmuş hastalıklardır...!
Çaresi ne mi ?...
Milyarlarca dolarlık ilaç harcamaları...!
Sonuç ne mi?...
Kasaları dolan ilaç ve silah sanayicileri...
Bunlardan etkilenmeyen elitler ve
Bir salgına karşı korunacak parası olmayıp da ölen yoksul insanlar...!
Hem milyarlar dönüyor hem de nüfuz azaltılıyor...!
Buradan söylüyorum...!
Çoğu hastalık (özellikle son yıllarda çıkan sözde salgınlar) insan yapımıdır...!
Şunu da unutmayın ki kullandığınız her ilaç,
sizi biraz olsun rahatlatsa bile sizi iyi etmeyecek...!
Motivasyonunuz artacak rahatlatacaksınız ama gerçek tedaviye ulaşamayacaksınız...
Çünkü bu ilaçları devamlı kullanacak insanlarda lazım...
Yani yıllarca düzenli ilaç alacaksınız.
Tıpkı tek kullanımlık tohumlar gibi...
Ürün alırsınız ama sizi bağımlı yapar her yıl milyarlarca dolar
harcama yapmak zorunda kalırız/ kalıyoruz...
Bilinçli tüketim, sağlıklı beslenme ve bitkisel, doğal tedavi ve
tüm dünyada giderek büyüyen alternatif tıp senekleri de olduğunu unutmayalım.
Ulusal eylem planları devreye sokulmalı...
Sağlık bakanlığımız ve Tarım Bakanlığımızın bu tür olası felaketler için
hazır ve hazırlıklı olmalı.
Terörle, uyuşturucuyla mücadele ettiğimiz gibi kimyasal ürünler ve
gıda terörüne karşı da hazır olmalıyız.
Toplumumuz da bu konularda bilinçlendirilmeli...