Dijital devrimle insanlığımızdan oluş
Ne kadar muhafazakar ve gerici ya da tehlikeye uyaran bir yazının başlığı mıdır attığımız, ileride belli olacak. Yapay zekanın sinsiliği kadar cüretkarlığı, dijital teknolojide olumsuzluğun giderek olumluyu unutturacak baskınlıkta öne çıkması, bizi muhafazakar mı yapacak, tehlikeye uyaran mı? Göreceğiz…
Dünya tarihinde dolandırıcılık hiçbir zaman böylesi küreselleşmemiş (sömürgeci ülkeler hariç), hiçbir mafya ya da suç örgütü, bilgisayar korsanlarının verdiği küresel zararı verememiştir. İnsanı, suçtan da öte insanlığından edecek boyutlara vardı iş. İnsan, en yüksek teknolojisini, insan olma niteliklerini kendi eliyle kaybetmeye kullanıyor.
Daha önce dijital teknoloji ve onun yapay zekasının hırsızlığına, neden olduğu intihar ve cinayetlere, dolandırıcılığına yani neden olduğu ama sorumlu tutulmadığı suçlara işaret etmiştik (Yapay Zekanın Ölü İnterneti). Sistemi ve sahiplerini bu suçlardan muaf tutan kural, hangi ülkenin hangi yasasında yazıyor acaba?
MEŞRU İRADE KİM?
Bir iyi yapıyorsa yaptığı 5 kötü, 10 kötü yansıyor insanlığa. Ayrıca bu suç silsilesi yanında dijital teknoloji ve onun yapay zekası, en yüksek marifetlerini silah ve savaş makinesi ürünlerinde veriyor.
Bir hipnotize seansına dönüşen sosyal medya, patates kadar akıl bırakmadı güdümlü kullanıcılarında. İfade özgürlüğü ve demokrasi vaat eden bu dijital silahlar, istemediği görüşleri sansürlerken istemediklerini söyleyenleri, yerelle yetinmeyen küresel linçle cezalandırıyor. Kovid-19 sansürleri ve linçleriyle fark ettik sınır tanımayan etkilerini.
Sizin sokakta ağaca ip atıp, kafanıza göre adam asabiliyor musunuz? Sosyal medya linçinin bundan farkı ne? Bunu engelleyecek dijital devlet kim, düzen sağlayacak? Bakir Amerika kıtasının kuralsız ve vicdansız işgalinin, küresel uygulamasıdır dijital teknoloji ve yapay zekanın yaşam ve zihin işgali.
“NEDEN KATLANIYORUZ?”
“.. Daha da kötüye gidecek. İnternet, açık bir sistem olduğu için güvenli hale getirilemez.. Beş büyük banka tüm mevduatların yüzde 90’ını kontrol ettiğinden -ki bu esasen bir tekeldir- dijital para birimini benimsemeleri, tüm bankalara bunu dayatacaktır.. Dijital para, paranızın artık elinizde olmadığı anlamına gelir..” diyerek bu teknolojinin parasal yani birikimlerimize tehdidini kurcalamış Paul Craig Roberts.
Siyasi Ekonomi Enstitüsü Başkanı, The Wall Street Journal Dergisi’nde yardımcı editör ve köşe yazarlığı, ABD Başkanı Ronald Reagan’ın Hazine Bakanlığı Ekonomi Politikalarından Sorumlu Müsteşarlığı yapmış Roberts söylüyor “.. Dijital devrimin bize verdiği şey, tam bir güvensizlik, izolasyon ve muazzam bir hayal kırıklığı. Peki buna neden katlanıyoruz?..”
İşin maddi kısmın da faydasızlığı da uzmanı gömmüş.
İNSANLIK ALEYHİNE ÇALIŞMASI ÜRKÜTÜCÜ
Sesimizi, dijital hesaplarımızı, parmak izimizi ve retinamızı bile kopyalayabilen, anında görüntümüzü başkasıyla değiştirebilen dijital yapay devrim, insanın olmadığı açık da bu kötücüllüğüyle kimin hayrınadır? Bizi insanlığımızdan eden?
Dijital devrim, insanlık tarihinin keskin bir dönüm noktasıdır ancak insanlık aleyhine, lehine olmaktan çok daha fazla çaba göstermesi ürkütücü olan. Resmiliği ve meşruluğu tartışmalı adamlar, 8 buçuk milyar nüfusu, siyaseti, ekonomiyi ve toplumsal yaşamı, ayağı takılmadan, kimseye hesap vermeden ele geçirmeye niyetleniyor.
Roberts’ın dediğine ekleyelim “ İyilikten çok kötülüğümüze çalışıyorsa niye bu gayrimeşruluğa katlanmak zorundayız?”