Organ bağışında bilinmesi gereken her şey! e-Devlet'ten tek tıkla bağış! Organ bağışı kararınızı nasıl geri çekebilirsiniz?
Organ bağışı, bir kişinin ölümünden sonra organlarının başkalarına hayat vermesi anlamına geliyor. Türkiye’de 32 bin 500 hasta organ nakli beklerken, tek bir bağışçı 8 kişiye hayat, 100’den fazla kişiye doku ile umut verebilir.
Organ bağışı, bir kişinin ölümünden sonra organ ve dokularını başkalarına bağışlayarak yaşamın devam etmesine katkı sunması anlamını taşıyor. Türkiye’de bugün 32 bin 500 kişi organ nakli bekliyor. Uzmanlara göre tek bir bağışçı, 8 kişiye yeni bir hayat, 100’den fazla kişiye ise doku nakliyle umut olabiliyor. Peki organ bağışının sağlayacağı faydalar ve bu konuda bilinmesi gerekenler neler? İşte detaylar…
HAYAT KURTARMA GÜCÜ

Organ bağışı yalnızca bireylerin değil, toplumun da hayatını değiştiriyor. 2025 yılında İzmir’de 28 yaşındaki bir gencin karaciğerinin 6 yaşındaki Ege’ye nakledilmesiyle çocuk yeniden sağlığına kavuştu. Bu tür hikâyeler, bağışın somut ve ölçülebilir sonuçlarını gözler önüne seriyor.
TOPLUMSAL VE EKONOMİK KATMA DEĞER

Kadavra bağışlarının artması, canlı vericilere duyulan ihtiyacı azaltarak hem aile içi riskli ameliyatların komplikasyon oranını (yüzde 3-5) düşürüyor hem de sağlık sistemi üzerindeki yükü hafifletiyor. Diyaliz yerine böbrek nakli yapılan her hastada devletin yılda yaklaşık 150 bin TL tasarruf sağladığı belirtiliyor. Uzmanlar, Türkiye’nin kadavra bağış oranını İspanya’daki 49 kişi/milyon seviyesine yaklaştırmasının, sağlık bütçesini rahatlatacağını ve ülkeyi uluslararası sıralamada üst basamaklara taşıyacağını vurguluyor.
AİLEYE ÖZEL ÖNCELİK HAKKI

26 Eylül 2025’te yürürlüğe giren yeni yönetmelikle birlikte, organ bağışında bulunan kişilerin ailelerine nakil sıralamasında öncelik hakkı tanındı. Bu düzenlemenin, “Bir gün benim yakınımın da ihtiyacı olabilir” düşüncesiyle bağış oranlarını artırması bekleniyor.
DOKU BAĞIŞININ GÖRÜNMEZ KAHRAMANLIĞI

Doku bağışları da görünmeyen kahramanlar yaratıyor. Kornea nakliyle yalnızca 5 dakikada görme yetisi geri kazanılabiliyor. Deri nakli yanık hastalarının yaşamını kurtarırken, kemik ve kalp kapağı nakilleri de özellikle çocuk hastalar için hayati önem taşıyor. 2025 yılında sadece kornea bağışlarıyla 3 bin 200 kişi yeniden görmeye başladı.
PSİKOLOJİK VE MANEVİ KAZANÇ
Bağışın psikolojik yönü de güçlü. Uzmanlar, bağışçı yakınlarının “Sevdiklerimizin bir parçası hâlâ yaşıyor” düşüncesiyle yas sürecini daha sağlıklı atlattığını, organ alan kişilerde ise minnettarlığın depresyon oranını yüzde 40’a kadar düşürdüğünü belirtiyor. Toplum genelinde dayanışma kültürünün gelişmesi ise bu sürecin en önemli manevi kazanımlarından biri olarak görülüyor.
GÜVENLİK VE ŞEFFAFLIK GARANTİLERİ

Organ bağışı süreci tamamen şeffaf yürütülüyor. Beyin ölümü tanısı üç bağımsız hekim tarafından doğrulanıyor, aile onayı olmadan işlem yapılmıyor. Organların dağıtımı TÜRKÖK sistemiyle adil puanlamaya göre gerçekleşiyor, tüm veriler e-Nabız üzerinde ISO 27001 sertifikalı sistemlerle korunuyor. Uzmanlar, bu nedenle “organ hırsızlığı” veya “zenginler öncelik alıyor” gibi söylentilerin gerçeği yansıtmadığını vurguluyor.
KOLAY VE GERİ ÇEVKİLEBİLİR SÜREÇ
Bağış yapmak ise son derece kolay. Vatandaşlar e-Devlet veya e-Nabız üzerinden birkaç dakika içinde bağış işlemini tamamlayabiliyor, dilerlerse her an bu kararı geri çekebiliyor. Sağlık Bakanlığı, bu uygulamanın bireylere hem özgürlük hem de kontrol sağladığını belirtiyor.
Organ bağışında güven krizi! Türkiye, Organ Bağışı Haftası'na endişelerle giriyor: “Bağış yaparsam peşime düşerler mi?Yaşam ve Sağlık