CHP'nin kaderini değiştiren ay 'Aralık'! CHP'de iki liderin iki kritik dönemeç noktası neydi?
Başkent Ankara, Türkiye siyasi tarihinin iki dev ismi, İsmet İnönü ve Bülent Ecevit'in, kaderlerinin çizildiği iki kritik aralık gününe tanıklık etti. 2 Aralık 1963'te hükümetin istifasıyla sarsılan Meclis, 3 Aralık 1981'de yasaklara karşı duruşun bedelini ödeyen bir siyasetçiyi hapse uğurluyordu.
Aralık ayının ilk haftası, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) tarihi için sadece bir takvim dilimi değil, aynı zamanda iki büyük liderin demokrasi ve siyaset sahnesinde verdiği zorlu sınavların kesişim noktasını ifade ediyor. Darbelerin ve koalisyon krizlerinin gölgesinde mücadele eden iki dev isim İsmet İnönü ve Bülent Ecevit, 18 yıl arayla Ankara'da oldukça kritik eşiklerden geçti. 2 Aralık 1963'te, CHP'nin Genel Başkanı ve Başbakanı İsmet İnönü, koalisyon hükümetinin devamlılığını sağlama çabaları sonuçsuz kalınca, görevi bırakarak siyasi krizi derinleştirdi. 3 Aralık 1981'de ise diğer bir CHP lideri olan Bülent Ecevit, 12 Eylül darbesinin getirdiği ifade ve yayın yasaklarına karşı duruşunun bedelini ödeyerek Ankara Merkez Kapalı Cezaevi'ne gönderildi.
ANKARA'DA KOALİSYON KRİZİ
Türkiye Cumhuriyeti'nin siyasi yaşamı için dönüm noktası olan koalisyonlar döneminin en çalkantılı anlarından biri, tam 62 yıl önce Ankara'da Türkiye Büyük Millet Meclisinde yaşandı. Çok partili dönemin ve darbe sonrası karmaşanın ortasında, İsmet İnönü, kurduğu İkinci Koalisyon Hükümetinin ortaklarının (YTP ve CKMP) desteğini çekmesi üzerine zorlu bir kararın eşiğine geldi.
Özellikle siyasi af gibi hassas konularda yaşanan uzlaşmazlıklar ve ara seçim sonuçlarının ardından, 2 Aralık 1963 tarihinde Başbakan İnönü, Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel'e istifa mektubunu sundu. Bu istifa, İnönü'nün kurduğu İkinci Koalisyon Hükümetinin sonunu getirdi ve siyaset sahnesinde yeni bir krizin kapısını araladı. Ankara'daki siyaset koridorları, kısa süre sonra 25 Aralık 1963'te yine İnönü başkanlığında kurulan Üçüncü Koalisyon Hükümetine ev sahipliği yapacaktı.
ULUCANLAR KAPISI ECEVİT'E AÇILDI
Türkiye'nin yakın siyasi tarihinin en baskıcı dönemlerinden biri olan 12 Eylül Askeri Darbesi sonrasında, eski Başbakan Bülent Ecevit, 3 Aralık 1981 tarihinde Ankara Merkez Kapalı Cezaevine (Ulucanlar Cezaevi) gönderildi. Ecevit, askeri yönetim tarafından getirilen konuşma ve yazı yasağına aykırı olarak yurt dışı basın organlarına Türkiye hakkında görüş bildirdiği gerekçesiyle yargılandı.
Bu eylemleri nedeniyle toplamda 4 aylık hapis cezasına çarptırılan Ecevit, siyasi yasaklara ve baskılara karşı duruşunun bedelini Ankara'nın Ulucanlar'daki duvarları arasında ödedi. Ulucanlar, Ecevit'ten önce Nazım Hikmet, Necip Fazıl Kısakürek gibi isimlerin de kaldığı, Cumhuriyet tarihinin gölgeli yüzüne tanıklık eden bir mekan olarak Ankara'nın hafızasındaki yerini koruyor.