Veri, dil ve insan: Türkiye’nin dijital üçgeni
Türkiye Bilişim Derneği (TBD) Yönetim Kurulu Üyesi Kenan Altın Saat, bilişim sektöründeki 42 yıllık birikimiyle Türkiye’nin dijitalleşme yolculuğunu Yeni Ankara'ya değerlendirdi. Altın Saat, “Bizim yapay zekâda başarılı olmamız kendi dilimizde, kendi insanımızla üretim yapmamıza bağlıdır”
Türkiye Bilişim Derneği (TBD) Genel Başkanı Kenan Altın Saat, Yeni Ankara'ya yaptığı açıklamada iş hayatında yaklaşık 42 yılı geride bıraktığını, bunun 37 yılının bilişim sektöründe geçtiğini söyledi. Altın Saat, 30 yıl Türk Silahlı Kuvvetleri’nde görev yaptıktan sonra 10 yıl özel sektörde farklı görevlerde bulunduğunu aktardı.
1998 yılından bu yana sivil toplum kuruluşlarında aktif olarak yer aldığını belirten Altın Saat, TBD’de bugüne kadar şube başkanlığı, genel başkan yardımcılığı ve genel başkanlık görevlerinde bulunduğunu ifade etti.
19 Nisan 2025’te gerçekleştirilen 35. Genel Kurul’da yeniden başkanlığa seçilen Altın Saat, TBD’nin gücünü “ortak akılla politika üreten 54 yıllık köklü yapısından” aldığını vurguladı.
Altın Saat, “Türkiye Bilişim Derneği’nin bu kadar etkili olmasının nedeni; özel sektör, akademi, kamu ve mühendislik çevrelerini kapsayan geniş yelpazesi ve ortak akılla üretim yapma inancıdır” dedi.
"DİJİTALLEŞMEDE; KAMU, ÖZEL SEKTÖR VE AKADEMİ AYNI YOLDA AMA AYNI HIZDA DEĞİL”

Türkiye’nin 1960’lardan bu yana dijitalleşme sürecinde büyük mesafe kat ettiğini vurgulayan Altın Saat, kamu, özel sektör ve akademinin bu süreçte zaman zaman aynı hedefte buluşmakta zorlandığını dile getirdi. Kamu ve özel sektör iş birliğinin istenilen düzeyde olmadığını aktaran Saat, “Bazen çekingen, bazen tutucu davranıyoruz. TBD olarak bu tereddütleri kaldırmaya çalışıyoruz." dedi.
Ortak koordinasyonun eksikliğinin Türkiye’nin dijital dönüşüm hızını zaman zaman yavaşlattığını söyleyen Altın Saat, “Kamu, özel sektör ve akademi uyumlu bir zeminde bir araya geldiğinde Türkiye çok daha güçlü bir dijital geleceğe sahip olur” dedi.
TÜRKÇE BİR MATEMATİK DİLİDİR, YAPAY ZEKÂDA BİZE AVANTAJ SAĞLAR”
Türkiye Bilişim Derneği (TBD) Genel Başkanı Kenan Altın Saat, yapay zekâ, büyük veri ve siber güvenlik konularında Türkiye’nin geldiği noktayı başarılı olarak nitelendirdi. Bu başarının temelinde büyük veride elde edilen birikimin bulunduğunu belirten Altın Saat, “Yapay zekâda aldığımız başarı, büyük verideki ilerlememizin sonucudur. Türkçemiz tam bir matematik dilidir; iyi Türkçe bilen insanlar yazılımda da başarılı olur. Bu, algoritma kurmada büyük avantaj sağlar” dedi.
Altın Saat, yapay zekâda sürdürülebilir ilerlemenin yalnızca teknoloji kullanımına değil, yerli üretime bağlı olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:
“Sadece teknolojiyi iyi kullanmak yetmez. Kendi dilimizde, kendi uygulamalarımızı üretmemiz değer katar. Başarı, yerli üretimle güçlenir.”
“GENÇLERİMİZE VE KADINLARIMIZA BİLİŞİMLE ÜRETMEYİ ÖĞRETİYORUZ”
Altın Saat, TBD’nin en önemli çalışmalarından ikisinin “TBD Genç” ve “TBD Kadın” olduğunu belirtti. Bu projelerle gençlerin sektöre hazırlanmasına ve kadınların bilişim yoluyla üretime katılmasına destek olduklarını söyledi. Altın Saat, “15–18 ilde genç yapılanmamız var. 33 üniversitede öğrencilerimiz sektörle tanışıyor, kurultaylara katılıyor, projelerini yarıştırıyor. Dezavantajlı kadınlarımızı da bilişimle üretime kazandırıyoruz.” dedi.
Altın Saat, ayrıca bilişim politikalarının siyasi parti programlarına dâhil edilmesi için çalışmalar yürüttüklerini ve üçüncü Bilişim Şurası’nın TBD koordinasyonuyla gerçekleştirileceğini açıkladı. Türkçe bilişim terimlerinin korunması için 27 bin kelimelik bir sözlüğü dijital ortama taşımak üzere olduklarını da ifade etti.
“VERİ GÜVENLİĞİ YATIRIM DEĞİL, GÜVENİLİR İNSANLA SAĞLANIR”
Veri güvenliğinde en kritik unsurun insan faktörü olduğunu vurgulayan Altın Saat, “Sistemlerle yatırım yaparak güvenliği sağlayamazsınız. Uygulamayı yazan kişi, onu en iyi bilen kişidir; bu da suistimal riskini artırır. Kendi insanımızla sistemi yönetmeli, verileri kendimiz takip etmeliyiz” dedi.
“Güven kontrole mani değildir” diyen Altın Saat, güvenilir kadroların oluşturulması ve her kademede etkin denetim mekanizmalarının işletilmesi gerektiğinin altını çizdi.
“SİBER ZORBALIĞIN ÇÖZÜMÜ YASAK DEĞİL, İLETİŞİMDİR”
Kenan Altın Saat, siber zorbalıkla mücadelede yalnızca teknolojik önlemlerin yeterli olmayacağını belirtti. Sorunun çözümünün aile, okul ve toplumun ortak hareket etmesiyle sağlanabileceğini vurgulayan Altın Saat, “Ben çocuğuma her şeyi yasaklarım anlayışı çözüm değildir. Aile, öğretmen ve öğrenci birlikte hareket etmelidir. Teknolojiyle değil, bilinçli iletişimle korunabiliriz” dedi.
TBD olarak liselerde siber zorbalık konusunda farkındalık eğitimleri düzenlediklerini söyleyen Altın Saat bu kapsamda hem yerinde hem de çevrimiçi eğitimlerle öğrenci, veli ve öğretmenlere ulaştıklarını aktardı.
“Akademisyenlerin ve çocuk sağlığı uzmanlarının katılımıyla yürüttüğümüz bu programlarda toplumsal farkındalığı artırmayı sürdürüyoruz” diyen Altın Saat, siber zorbalıkla mücadelenin yalnızca bilişim altyapısıyla değil, eğitim ve bilinç düzeyinin yükseltilmesiyle mümkün olabileceğini ifade etti.