Özgür Özel’in ‘Gazze pazarlığı’ iddialarına sert yanıt
Cumhurbaşkanı Erdoğan ABD ziyareti öncesi gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Adil bir barışın kaybedeninin olmayacağına inanıyoruz. Coğrafyamızda kan ve gözyaşının dinmesini arzu ediyoruz.
Ziyaretimiz ve görüşmelerin ülkemiz ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını diliyorum" dedi.
Erdoğan ayrıca CHP lideri Özel'in iddialarına "Sağıra hakaret etmek istemem ama sağır duymaz uydurur. Bu adam durmadan uyduruyor.
Biz Sayın Trump ile herhangi bir alışveriş yapacak olursak oğluyla yapmama gerek yok bizzat kendiyle yaparım" yanıtını verdi.
Erdoğan, BM Genel Kuruluna katılmak üzere ABD'ye hareketi öncesi Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi'nde düzenlenen basın toplantısında, BM üyesi ülkelerin tamamının temsil edildiği genel kurul görüşmelerine bu yıl 140'tan fazla ülkenin devlet ve hükümet başkanı düzeyinde iştirakinin beklendiğini söyledi.
Genel kurulun "Birlikte daha iyi barış, kalkınma ve insan hakları için 80 yıl ve daha fazlası" temasıyla yapılacağını dile getiren Erdoğan, 80 yıl öncesinin koşullarını yansıtan BM'nin mevcut yapısının, kendisine verilen asli görevleri ifa etmekte yetersiz kaldığını gördüklerini belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Özellikle insani krizlerin çözümünün, Güvenlik Konseyinin veto yetkisini haiz ülkelerinin insafına bırakılmasının hiçbir izahı yoktur.
Bu acı gerçeği bundan 12 yıl önce BM kürsüsünden 'Dünya 5'ten büyüktür' diyerek ilan etmiştik. Aradan geçen sürede tespitimizin haklılığı defalarca teyit edildi. Hatta genel sekreter düzeyinde BM'nin acil reform ihtiyacı açıkça dile getirilmeye başlandı. BM reformu çabalarına hep destek olduk, olmaya da devam edeceğiz." diye konuştu.
Erdoğan, insanlığın vicdanını yansıtan sorunları çözen, sorunların çözümüne katkı veren duruşunu genel kurul vesilesiyle bir kez daha vurgulayacağını dile getirdi.
Bu bağlamda görüşmelerin ilk gününde 23 Eylül Salı günü BM Genel Kurulu'na hitap edeceğine dikkati çeken Erdoğan, "Konuşmamda Gazze'deki insani felaket ve mezalimi özellikle gündeme getireceğim. Ayrıca Türkiye'nin bölgesinde istikrarı sağlamaya dönük gayretlerinin yanı sıra uluslararası barışın korunmasına yaptığı katkılara değineceğim. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ndeki kardeşlerimizin hak ve hukuku yine gündemimizde olacak.
Türkiye'nin çift başlı Selçuklu Kartalı'ndan ilhamını alan derin bir tasavvur, yaklaşım ve bakış açısıyla yürüttüğü dış politikasını bir kez daha tüm dünyaya anlatma imkanı bulacağım." ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
"Genel Kurulu diğerlerinden farklı kılan özelliği, birçok ülkenin Filistin Devleti'ni tanıyacak olmasıdır. Biz, bu tanıma kararlarının iki devletli çözümün hayata geçirilmesine ivme kazandırmasını temenni ediyoruz.
Tabii 14 yıllık kanlı ve karanlık bir dönemin ardından 8 Aralık Devrimi'yle özgürlüğüne kavuşan komşumuz Suriye'nin yeni yönetiminin de orada bulunması bizim için son derece sevindirici bir gelişmedir.
İnanıyorum ki bu genel kurul çok büyük acılar çeken, hürriyetleri uğruna gerçekten çok ağır bedeller ödeyen Suriyeli kardeşlerimizin kalıcı huzura kavuşmalarına katkı yapar."
Ziyaretleri sırasında çok sayıda devlet ve hükümet başkanının yanı sıra BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'le görüşmeler gerçekleştirmeyi planladığını da aktaran Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump'ın katılımıyla tertiplenecek "Gazze" konulu bölgesel toplantıda kardeş ülkelerin liderleriyle beraber Gazze'deki kanı durdurmak için atılabilecek ortak adımları değerlendireceklerini vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, New York'ta bulunduğu süre zarfında ayrıca Türk-Amerikan ve soydaş toplumu ile Türk ve Amerikan iş çevreleriyle bir araya geleceğini sözlerine ekledi.
Erdoğan, 25 Eylül Perşembe günü Washington'a geçerek ABD Başkanı Donald Trump'la bir görüşme gerçekleştireceğini söyledi.
Bu görüşmede ticaret, yatırım, savunma sanayisi başta olmak üzere ikili işbirliğini güçlendirecek konuları değerlendireceklerini belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
Bölgesel meseleler elbette gündemimizin ilk sırasında yer alacak. İki dost ve müttefik olarak yakın istişare ve koordinasyonumuzun önemi her geçen gün daha iyi anlaşılıyor.
Sayın Trump'ın küresel barış vizyonuna ve bu uğurda ortaya koyduğu çabalara desteğimizi daha önce ifade etmiştik. Adil bir barışın kaybedeninin olmayacağına inanıyoruz.
Bölgemizde barışın korunması, istikrarın güçlendirilmesi, çatışma ve gerilimlerin durdurulmasında biz liderlere büyük sorumluluk düşüyor. İlk günden beri hep bu anlayışla çalışıp mekik diplomasisiyle sorunlara diyalogla çözüm yolları geliştirmeye gayret ettik. Aynı tavrımızı muhafaza ediyoruz.
Coğrafyamızda kan ve gözyaşının artık tamamen dinmesini, bunun yerine sulhu sükunun her metrekarede hakim olmasını arzu ediyoruz. Ne yapıyorsak sadece ve sadece bunun için yapıyoruz.
İnşallah, bu şekilde de yola devam edeceğiz. Ziyaretimizin ve yapacağımız görüşmelerin ülkemiz, milletimiz, bölgemiz ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını diliyorum."