Ülke aynı, market aynı, pazar aynı ama rakamlar farklı! Millet enflasyon verilerinde kime inanacak?
Aynı ülke ve aynı pazarda farklı enflasyon rakamları dolaşırken, vatandaş gerçek artışın hangisi olduğuna karar veremiyor. Güven sorunu ise her geçen ay daha da büyüyor.
Enflasyon tartışması, artık vatandaşın mutfağında değil, istatistik tablolarında da kaynıyor. Resmî kurumların açıkladığı oranlarla sokaktaki fiyat artışları arasındaki makas açıldıkça, “Gerçek enflasyon hangisi?” sorusu daha yüksek sesle soruluyor.
Markette sürekli değişen etiketleri takip eden tüketiciler, resmi verilerin “hissedilen yükselişle” örtüşmediğini söylüyor. Ekonomistler ise farklı hesaplama yöntemleri, kapsam değişiklikleri ve sepetteki ağırlıklara dikkat çekiyor.
Bağımsız araştırma gruplarının ölçümleri ile resmi istatistiklerin arasındaki fark hemen göze çarparken, pazardaki tezgâhların dili her şeyi daha net açıklıyor. Bu da güven sorununu derinleştiriyor. Aynı ortamda yaşayıp aynı ürünlere para ödeyen vatandaş, karşısına çıkan üç farklı enflasyon rakamı arasında seçim yapmak zorunda kalıyor. Kimi resmi istatistiğe bakıyor, kimi bağımsız ölçümlere, kimi de kendi sepetine… Sonuçta ortaya tek bir soru kalıyor: “Millet enflasyon verilerinde kime inanacak?”
"BİRÇOK ÜLKEDE FARK KADAR BİLE ENFLASYON YOK"
Ekonomist Şenol Babuşcu, TÜİK’in aylık enflasyonunun ENAG’ın yarısından daha az olduğuna dikkat çekerek durumun absürtlüğünü şu sözlerle açıkladı:
"ENAG ile TÜİK arasında enflasyon hesaplamalarında FARK YILLIKTA 25,75 puan. Bir çok ülkede fark kadar bile enflasyon yok."
TÜİK, İTO VE TÜRK-İŞ ANKARA RAKAMLARI
Bir başka ekonomist İris Cibre de rakamlar arasındaki farklılığa dikkat çekerek şu paylaşımı yaptı:
"2025'i 31% seviyesinde bir enflasyonla kapatacağız. Fakat, asgari ve civarı ücretli 25% zam gördüğü takdirde yıla doğrudan 8,3%'lük bir kayıpla başlayacak SGK Emeklisinin en düşük maaşı 18.412 TL, 12% muhtemel zamla 20.620 TL'ye yükselecek. Muhtemel açlık sınırının 33% altında Emeklilerin insan onuruna yaraşır biçimde yaşamasını sağlamak zorundasınız Bu para ile, ev sahibi emekli de geçinemez."
"EMEKLİNİN, EMEKÇİNİN, MEMURUN CEBİNDEN ÇALANLARA YAZIKLAR OLSUN"
CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut ise kurumlar arasındaki farklılığa ilişkin "Aynı ülke, aynı market, aynı pazar ama TÜİK ve ENAG’ın enflasyon rakamları arasında uçurum var. Hayat pahalılığını gizleyerek emeklinin, emekçinin, memurun cebinden çalanlara yazıklar olsun." diyerek tepki gösterdi.
TÜİK'E "DÜŞÜK MAAŞ" SUÇLAMASI
CHP Grup Sözcüsü Süleyman Bülbül de TÜİK'in açıkladığı oranlara tepki gösterdi. Yıl sonuna yaklaşırken emekli ve asgari ücretli daha az maaş alsın diye enflasyonun düşük gösterildiğini öne süren CHP'li Bülbül, "TÜİK’e sorarsanız geçtiğimiz ay vatandaş neredeyse hiç enflasyon hissetmemiş! Her şey güllük gülistanlıkmış…" dedi.
"Gerçekler sokakta, pazarda, mutfakta bambaşka; istatistiklerde ise bambaşka!" diyerek sözlerini sürdüren Bülbül, "Asgari ücretin açıklandığı 24 Aralık 2024’te asgari ücret 627 dolar iken; bugün asgari ücret 520 dolara düştü. Her geçen gün eriyor. Alım gücü buhar oluyor. Ülkemizi asgari ücretliler ülkesi olmaktan kurtarmalıyız. Asgari ücret istisnai bir ücret değil; insanca yaşamaya yetecek bir ücret olmak zorundadır. Bu ülkenin insanı rakamlarla değil, hayatın gerçeğiyle yaşıyor. Enflasyon kâğıt üzerinde düşük; sofrada ise hâlâ yüksek!" ifadelerine yer verdi.
