Kırıkkale’de 97 kişinin canından olduğu o facianın izleri silinmiyor!

Türkiye'nin en büyük toplu can kayıplarından biri olan ve aradan geçen 45 yıla rağmen olayın tanıkları, felaketi her anlattığında yeniden yaşıyor.

Kırıkkale’de 97 kişinin canından olduğu o facianın izleri silinmiyor!

Kırıkkale’nin Keskin ilçesindeki elim hadisenin iz düşümleri adeta hafızalara kazındı.

Kırıkkale'nin Keskin ilçesinde 97 kişinin nişan gününde hayatını kaybettiği facianın yaşandığı ev, aradan geçen 45 yıla rağmen olayın izlerini taşıyor. Faciada iki kızını kaybeden yaşlı baba, "Mezarlarını kendi ellerimle kazdım" dedi.
Kırıkkale'nin Keskin ilçesine bağlı Danacıobası köyünde 24 Kasım 1980 tarihinde yaşanan ve 97 kişinin hayatını kaybettiği nişan faciası, aradan geçen yıllara rağmen hafızalardaki yerini koruyor.

NE OLMUŞTU?

Köy halkı, Türkiye'nin en acı toplu can kayıplarından biri olarak kayıtlara geçen olayın acısını hâlâ yaşıyor. Elektriklerin kesik olduğu soğuk bir kış akşamında, kadın ve çocukların bulunduğu üç odalı bir evde LPG tüpünün infilak etmesiyle köy büyük bir felakete sürüklendi. Panikle kapıyı açamayan 97 kişi faciada yaşamını yitirdi.
Aradan geçen 45 yıla rağmen patlamanın yaşandığı ev, bu acının dün gibi taşıyor. Hayatını kaybedenler arasında köy muhtarı Ömer Karataş'ın annesi Şükriye ile 5 yaşındaki Mihriban ve 3 yaşındaki Döndü de bulunuyor. 80 yaşındaki Selahattin Erden ise 13 yaşındaki Fadime ve 8 yaşındaki Sibel isimli iki kızını kaybetti. Erden, kızlarının mezarını kendi elleriyle kazıp toprağa verdi.

ACININ TARİFİ YOK

Köy muhtarı Karataş, henüz çocuk yaşta tanık olduğu olayın hafızasından silinmediğini belirterek, "O dönem 9 yaşındaydım. Olayı çok net hatırlıyorum. O gün erkek evindeydim. Burası kız tarafıydı. Burada toplantı vardı, ön odalarda erkekler, arka odada kadınlar oturuyordu. Damat evinden yukarı çıkayım dedim, oradan ayrılıp buraya geldim. Salona girdiğimde "tüp patlayacak" diye bağırdılar. O gün elektrik de yoktu. Tüp patlayacak deyince kaçtım. Yaklaşık 30 metre kadar ilerledim. Büyük bir patlama oldu, alev çıktı. Erkeklerin oturduğu odanın camları basınçla dışarı fırladı. İçeriden sadece bir erkek çocuğu sağ çıktı. O da kapının arasında kalmış, başka kurtulan olmadı. 'Patlamayla ciğerleri patlamış' dediler. Devletimizden Allah razı olsun, bütün erkekleri, Makine Kimya'da işe aldılar. O patlamada annem ve iki kız kardeşim de vefat etti. Kardeşlerimin biri 5 yaşındaydı, diğeri 3 yaşındaydı. İkisini de patlamada kaybettik" ifadelerini kullandı.

Kırıkkale'nin Keskin ilçesindeki facia, aralarında çocukların da bulunduğu 97 canı yaşamdan koparmıştı ve felaketin tanıkları "kapanmayan yaranın izlerini" yüreklerinde taşımayı sürdürüyor.