Tencere değil dert kaynıyor! Mutfak enflasyonu durdurulamıyor

TÜRK-İŞ Konfederasyonu, Kasım 2025 dönemi "Açlık ve Yoksulluk Sınırı" araştırmasının sonuçlarını kamuoyuyla paylaştı. Ortaya çıkan veriler, Türkiye'deki geçim sıkıntısının geldiği vahim noktayı gözler önüne serdi. Mutfak enflasyonunun yıllık yüzde 45,07'ye ulaştığı ortamda, 4 kişilik bir ailenin sadece karnını doyurması için gereken para (açlık sınırı) 29 bin 827 TL oldu. İnsanca yaşamanın bedeli olan yoksulluk sınırı ise 97 bin 158 TL ile psikolojik 100 bin lira sınırına dayandı.

Asgari ücret ile açlık sınırı arasındaki makasın her geçen ay daha da açıldığını belgeleyen rapor, milyonlarca çalışanın ve emeklinin sadece gıda harcamasını bile karşılayamaz hale geldiğini kanıtladı.

16 BİN LİRALIK FARKLA YOKSULLAŞMANIN BELGESİ

Raporun en çarpıcı tespiti, asgari ücret ile bekar bir çalışanın yaşama maliyeti arasındaki uçurum oldu. Bekar bir çalışanın aylık yaşama maliyeti 38 bin 751 TL olarak hesaplanırken, mevcut asgari ücretle aradaki fark tam 16 bin 648 liraya çıktı. TÜRK-İŞ, bu fark giderilmeden yapılacak enflasyon oranındaki ücret artışlarının, yoksulluğu sürdürmekten başka bir işe yaramayacağı uyarısında bulundu.

ET, SÜT VE SEBZE CEP YAKIYOR!

Kasım ayında gıda harcaması bir önceki aya göre yüzde 4,98 oranında artış gösterdi. Mutfak enflasyonunun yıllık ortalaması ise yüzde 40,27'ye yükseldi.

Dana eti ortalama 22 bin 104 TL olarak hesaplandı (yıllık bazda). Pazar tezgâhlarında ortalama sebze fiyatı 80 lira 44 kuruş, meyve fiyatı ise 108 lira 25 kuruşa fırladı. Süt fiyatları da artmaya devam ederken, margarin ve zeytinyağındaki dalgalı seyir vatandaşı zorluyor.

"ENFLASYONUN NEDENİ DEĞİL MAĞDURUYUZ!"

TÜRK-İŞ raporunda, ekonomi yönetimine de sert mesajlar verildi. Dar ve sabit gelirli kesimin enflasyonun nedeni değil mağduru olduğu vurgulanarak, "Gerekli ekonomik ve sosyal politikalar öncelikli olarak uygulamaya konulmalıdır." çağrısı yapıldı.