Keçiören'de ihmal çukuru pes dedirtti! "Başkent EDAŞ “sorunu çözdük” dedi, sahada hiçbir şey değişmedi!"
Keçiören Kavacık Subayevleri Mahallesi’nde başlayan elektrik arızası müdahalesi, altyapı sorununu gün yüzüne çıkardı. Mahalle sakini İsmail Gölcük, sabah saatlerinde Başkent EDAŞ’tan “Sorununuz giderildi” mesajı aldığını belirterek, “Ne bir çalışan geldi ne de ortadaki sorun giderildi.” dedi.
Ankara’nın Keçiören ilçesine bağlı Kavacık Subayevleri Mahallesi Aşiyan Sokak No: 37’de yaşanan altyapı sorunu, mahalle sakinleri için adeta bir çileye dönüştü. Defalarca yetkililere bildirilmesine rağmen sorunla ilgili hiçbir ilerleme sağlanamadığını ifade eden mahalle sakini İsmail Gölcük, yaşadıkları mağduriyeti Yeni Ankara’ya anlattı.
"ALTYAPI HASARININ BEDELİNİ KİM ÖDEYECEK?"

Gölcük, Ankara’da geçtiğimiz hafta meydana gelen bir elektrik arızası sonrası Başkent EDAŞ ekiplerinin müdahalesiyle başlayan sürecin mahalle sakinleri için çileye dönüştüğünü söyleyerek, “Geçtiğimiz hafta salı günü akşam saatlerinde komşumuzdan kaynaklanan bir elektrik arızası meydana geldi. Bu arızayı gidermek için Başkent EDAŞ ekipleri buraya geldi. Çalışma sırasında mahallenin pis su giderine zarar verdiler. Bu zarar, her iki tarafta da ek yapılarak geçici olarak onarıldı ve bazı yerlerde bu ekler hâlâ görülüyor. Tadilat yapıldıktan sonra, mevcut pis su borumuz çatladı ve bu şekilde kaldı. Kendilerini 27 kez arayarak şikayetimi dile getirmeme rağmen hiçbir sonuç alamadık. Sadece geçiştiren cevaplar ve temennilerle yetindiler. ASKİ ekipleri buraya geldi, sağ olsunlar yardımcı olmaya da çalıştılar. Ancak kepçeyle yapılan çalışma sırasında borunun yüzüğü kırıldı ve bu hasar borunun çökmesine neden oldu. Şu anda su açıkta duran elektrik kablolarının arasında akıyor. Ancak Başkent EDAŞ sorumluluğunu ASKİ’ye atmaya çalışıyorlar. Oysa ki ASKİ'nin burada hiçbir suçu yok.” ifadelerini kullandı.
“BAŞKENT EDAŞ: ‘KENDİ İMKANLARINIZLA YAPTIRIN, SONRA FATURA EDİN’ DİYORLAR”

Defalarca çevre güvenliği talep ettiklerini ancak dikkate alınmadıklarını söyleyen Gölcük, “Kendilerinden şöyle bir ricada bulundum: 'En azından burada bir çevre güvenliği önlemi alın. Çünkü burada çocuklar ve yaşlılar var. Hızla gelen bir araç olabilir, ciddi bir kazaya yol açabilir. Bir İzmir vakası yaşanmasın.' Defalarca bu yönde talepte bulunduk, fakat taleplerimiz hiçbir şekilde kayda alınmadı. Hatta bizimle dalga geçildi. Bize söyledikleri şey şu oldu: 'Siz burayı kendi imkanlarınızla yaptırın, bize fatura edin, biz size ödeme yaparız.' Ancak bu da mümkün değil. Çünkü burada 8-10 adet elektrik kablosu var. Mahalle sakini olarak bir usta çağırdım ve bana söylediği şey şuydu: 'Abi, bana burayı yapmam için 1 milyon lira da versen, yine de bu işe girmem. Çünkü bu son derece tehlikeli ve hayati bir mesele.” diye konuştu.
“BİR DÜŞÜŞ FELAKETE YOL AÇABİLİR”

Gölcük, altyapı hasarının giderilmemesi durumunda büyük bir felaket yaşanabileceği uyarısında bulunarak, şunları kaydetti:
“Mahallede ya da apartman dairelerinde şu anda herhangi bir elektrik veya su kesintisi yaşanmıyor. Ancak bu alan bu şekilde bırakılırsa, belki üç gün sonra yeniden bir göçük oluşabilir. Hatta göçükten daha da ötesi, burada çok daha ciddi bir tehlike söz konusu. Ayrıca su da iletken bir madde. Bu kablolar oradan geçmese bile, açıkta akan su zamanla asfaltın altını boşaltacak, çökme yapacak ve yine yol hasar görecek. Yani şu anda burasıyla ilgili hiçbir kalıcı çözüm üretilmiş değil. Su normalde gider hattına ulaşmalı ama ulaşmıyor. Ama en azından burada bir çevre güvenliği sağlayalım. Dört tane uyarı dubası koyalım. Çünkü buradan biri geçerken topu düşebilir, çocuklar olabilir, görme engelli biri gelebilir. En basitinden bir vatandaş elinde bastonuyla buradan geçerken düşebilir. Lakin hiçbir güvenlik önlemi dahi alınmadı.”
“186’YA DEFALARCA ŞİKAYET ETTİK, ‘SORUN GİDERİLDİ’ MESAJI GELDİ AMA GERÇEK FARKLI”

Defalarca 186 müşteri hizmetlerini aradığını ve durumu anlatmalarına rağmen, kendilerine sadece “sorun giderildi” mesajı gönderildiğini belirten Gölcük, sözlerini şu şekilde devam ettirdi:
“Burası Ankara'nın göbeği ve bugün olayın dokuzuncu günü. 186 telefon numarasını arayarak müşteri hizmetleriyle görüştüm ve buradaki durumun ne kadar kötü olduğunu anlattım. Onlar da bana, ‘Biz de çocuk sahibiyiz, sizi çok iyi anlıyoruz. Bu durumu acil olarak değerlendireceğim ve hemen ilgili birime aktaracağım,’ dediler. Ancak söyledikleri ile sonuçlar örtüşmüyor. Hatta bugün sabah saatlerinde yapmış olduğumuz başvurunun sonucu geldi. 'Sorun giderildi' deniliyor. Ancak ortada ne bir çalışan ne de başka bir şey. Burası bir mahalle, halka açık bir alan. Tek isteğimiz bu sorunun bir an önce giderilmesidir.”
