Gelecek Partisi Ankara İl Başkanı Ceyhan Bağcı Yeni Ankara'ya konuştu! "Siyaset Ankara’nın sokaklarından kopmamalı"

Gelecek Partisi Ankara İl Başkanı Ceyhan Bağcı, gençlerle bağ kurma, madencilik, tarım, trafik, adalet, eğitim ve Anıtkabir’deki sembolik duruş gibi konularda Yeni Ankara’ya değerlendirmelerde bulundu.

“DAVUTOĞLU GÖREVE HAZIR OLDUĞUNU GÖSTERDİ”

Bağcı, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun “Devlet darda olursa göreve gelmekten çekinmem” açıklamasına dair açıklamalarda bulundu. Davutoğlu'nun milliyetçi ve devletçi bir yapıya sahip olduğunu söyleyen Bağcı, "Hizmet etmek için bir sıfata ihtiyacı yok. Nerede ihtiyaç olursa orada görev alacak bir karaktere, bilgiye ve tecrübeye sahip. Dışişleri Bakanlığı, Başbakanlık ve danışmanlık görevlerinde bulunmuş bir liderden söz ediyoruz” dedi.

Bağcı, partisinin ve Genel Başkan Davutoğlu’nun devlet anlayışına ilişkin şu şekilde konuştu:

“Kendisinin bir sözü var; ‘Ben devleti, Sayın Cumhurbaşkanımızdan sonra kılcal damarlarına kadar en iyi bilen ikinci kişiyim.’ Bu ifade, devletin tüm süreçlerine ne kadar hâkim olduğunu gösteriyor. Türkiye’nin kritik dönemlerinde görev almış olması, milliyetçi ve sorumluluk sahibi duruşuyla birleştiğinde, her koşulda göreve hazır bir lider olduğunu ortaya koyuyor. Hiçbir şekilde ‘Cumhurbaşkanı yardımcısı olur muyum, olmaz mıyım’ gibi bir düşünce içinde değil. Her zaman vatana ve millete hizmeti öncelik görüyor. Bizler de bu duruşun parçası olmaktan gurur duyuyoruz.”

“YENİDEN REFAH İLE RESMİ BİR BİRLEŞME YOK”

Son günlerde gündeme gelen Gelecek Partisi–Yeniden Refah Partisi birleşme iddialarına da değinen Bağcı, “Şu anda resmi bir birleşme söz konusu değil. Ancak sağ, merkez, milliyetçi ve muhafazakâr partilerin bir araya gelmesi ihtimali teorik olarak mümkün. Deva ve Saadet Partisi ile zaten bir grubumuz var. Yeniden Refah ile ileride bir koalisyon veya iş birliği olup olmayacağını siyasi süreç gösterecek” dedi.

Bağcı, bu tür girişimlerin toplumda farklı yankılar yaratabileceğini belirterek, “Ülkenin ekonomik durumu, adalet ve eğitimdeki sorunlar dikkate alındığında güç birliği için engel yok. Halk isterse, genel başkanlarımız gerekli adımları atabilir” ifadelerini kullandı.

"Genel Başkanımız, siyasetin atomzasyonuna dikkat çekti diyerek atemzasyonu açıklayan Bağcı, çok fazla partinin var olmasıyla beraber parçalanmış bir görüntünün ortaya çıkması atemzasyondur. Bu görüntü toplumu iki kutup arasında sıkıştırıyor ya o taraftasın ya bu tarafa şeklinde ve seçmen iradesinin özgür kılınabilmesi için üçüncü bir yolun inşa edilmesi çok önemli. Tüm bu çalışmalar aslında seçmen iradesinin özgürleşmesi içindir."

“ANKARA’YI TANIMADAN BU ŞEHRE HİZMET EDEMEZSİNİZ”

Siyasete girmeden önce uzun yıllar sivil toplum ve iş dünyasında aktif rol üstlendiğini söyleyen Bağcı, Ankara’ya olan bağlılığını şu sözlerle anlattı:

“İnşaat ve turizm sektörlerinde faaliyet gösteriyorum. Ankara’da doğdum, büyüdüm. Bu şehirde yaşamak, üretmek ve çocuk büyütmek; sorunlarını birebir yaşamak demek. Bu yüzden çözüm üretmek bizim sorumluluğumuz. Gerçek değişim masa başında değil, sahada başlar. Sokağın nabzını tutmadan siyaset yapılamaz.”

“ANKARA MEMUR KENTİ DEĞİL, ÜRETİM ŞEHRİDİR”

Türkiye genelinde Ankara "memur kenti", "gri kent" gibi isimlerle anılıyor. Ankara’nın yalnızca bürokrasiden ibaret olmadığını vurgulayan Bağcı, “Ankara sadece memur kenti değildir; üretimin, sanayinin, ticaretin ve tarımın da şehridir. Her ilçesi ayrı bir potansiyele sahip. Siyaset Ankara’nın sokaklarından, insanından koparsa halktan da kopar” dedi.

KATILIMCI YÖNETİM VE GENÇLERİN ROLÜ

Ankara'nın büyümesi için belediyelerin yanı sıra sivil toplum kuruluşlarının, meslek örgütlerinin, kadınların ve gençlerinde sürece dahil olması gerektiğini vurgulayan Bağcı, "Katılımcı yönetim olmadan gelişme olmaz" dedi.

SU VE ULAŞIMDA PLANLAMA EKSİKLİĞİ

Son zamanlarda Ankara'da yaşanan altyapı sorunlarına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Bağcı, Ankara’nın altyapı planlamasında eksiklikler olduğunu söyledi. Bağcı konuya ilişkin şunları söyledi:

“İklim etkileri, hızlı nüfus artışı ve plansızlık birleşince tablo ağırlaşıyor. Yağmur suyu hasadı, gri su kullanımı, kayıp-kaçak oranının düşürülmesi zorunluluk haline geldi. Raylı sistemin güçlendirilmesi, akıllı kavşak yönetimi ve dinamik hat planlaması kısa vadede ciddi verim sağlar"

“KAYYIM UYGULAMALARI KAMU VİCDANINI RAHATSIZ EDİYOR”

Kayyım atamalarına da değinen Bağcı, “Eğer bir suç varsa, yargılama sonrası belediye meclisi içinden başkan seçilmelidir. Kayyım uygulaması olağanüstü haller için vardır, ama son yıllarda normalleştirildi. Bu da kamu vicdanını zedeliyor,” ifadelerini kullandı.

“AÇIK VERİ VE ŞEFFAFLIK GÜVENİN TEMELİDİR”

Belediyecilikte şeffaflığın önemine değinen Bağcı, “Vatandaş, vergisinin nereye harcandığını görebilmeli. Açık veri ve katılımcı bütçe sistemleri hem israfı azaltır hem yönetim kalitesini artırır.” dedi.

Bağcı, genç nüfusun üretim potansiyelinin değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, “Adalet, eğitim, sağlık ve teknoloji hamlelerini birlikte yürütmek zorundayız. Seçmen artık kavga değil, makuliyet ve sonuç istiyor.” diye konuştu.