Masaj yaptırırken dikkat! Gençlerde inme vakaları artıyor
Prof. Dr. Özdemir, boyun bölgesine bilinçsiz uygulanan hareketlerin ciddi sağlık riskleri taşıdığını vurguladı. Özellikle ehil olmayan kişilerce yapılan kafa hareketleri ve boyun kütletme uygulamalarının damar yırtılmalarına yol açabileceğini belirtti.
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve İnme Merkezi Sorumlusu Prof. Dr. Atilla Özcan Özdemir, inmenin beyin damarlarının tıkanması (iskemik) veya beyin kanaması yoluyla ortaya çıkan iki farklı türü bulunduğunu açıkladı. Özdemir, dünyada ve Türkiye’de özellikle iskemik inmenin yaygın olduğunu, kadınlarda görülme sıklığının arttığını ve meme kanserinden daha sık rastlandığını belirtti. İnmenin hem ölüm sebeplerinin başında geldiğini hem de erişkin yaşta kazanılmış engelliliğin önde gelen nedenlerinden biri olduğunu kaydeden Özdemir, bunun ciddi bir halk sağlığı sorunu oluşturduğunu ifade etti.
“İnme, genellikle ileri yaş hastalığı olarak bilinse de ortalama görülme yaşı 60 civarına kaymış durumda. Gençlerde de inme vakalarında artış yaşanıyor” diyen Özdemir, kalp hastalıklarının da inme riskini yükselten faktörler arasında olduğunu vurguladı. Kalpten kaynaklanan pıhtıların beyin damarlarını tıkayarak inme meydana getirebileceğini aktardı.
"BOYUN BÖLGESİNE MASAJ YAPTIRILMAMALI"
Gençlerde inme vakalarının son yıllarda arttığını belirten Prof. Dr. Atilla Özcan Özdemir, bu yaş grubunda kalp hastalıkları ve damar yırtılmasının en önemli risk faktörlerinden biri olduğunu vurguladı.
Özdemir, özellikle şah damarları ve boynun arka kısmında beyni besleyen damarların yapısal olarak hassas olduğunu ifade ederek, boyun bölgesine yapılan masajların tehlikeli olabileceğini söyledi: “Boynumuza müdahale etmemeliyiz. Bu damarlar masaj sırasında yırtılabilir ve yırtılan damar içindeki pıhtı beyin damarlarını tıkayarak inmeye yol açabilir. Kafa hareketleri ve boyun kütletme işlemleri ehil olmayan kişilerce yapıldığında ciddi risk oluşturuyor. Gençlerde özellikle bu tür inmeler daha sık görülüyor. Sadece kliniğimize ayda 1-2 vaka bu şekilde başvuruyor.”