Kriptomnezya Nedir? Belirtileri neler?
Günlük yaşamda çoğu insan, bir fikrin ya da cümlenin kendisine ait olduğunu düşünerek paylaştığı anlar yaşar. Ancak bu düşünce, beynin nadir görülen bir oyunuyla şekillenmiş olabilir. Psikoloji literatüründe "kriptomnezya" kimlerde görülür?
"Kriptomnezya" olarak adlandırılan bu durum, geçmişte edinilmiş bir bilginin unutulup, yeni ve orijinal bir düşünceymiş gibi hatırlanması durumu. Kriptomnezya, bellekteki kaynak izlemenin bozulmasıyla ortaya çıkar. Kişi, daha önce duyduğu ya da okuduğu bir bilgiyi nereden edindiğini unutsa da, içeriği hatırlar. Zihni, bu içeriği bir başkasından değil, kendi üretimiymiş gibi algılar. Özellikle yazarlarda, sanatçılarda ya da yoğun bilgi akışı yaşayan bireylerde daha sık gözlemlenir.
KRİPTOMNEZYA BELİRTİLERİ NELERDİR?
Kriptomnezya genellikle fark edilmeden yaşanır ancak bazı temel belirtiler şunlar:
Daha önce benzer bir şeyi başkasından duyduğunuz hâlde, yeniymiş gibi paylaşmanız
Bir fikri geliştirdiğinizi sanırken, aslında eski bir bilgiyi yeniden üretmeniz
Başkalarının "bunu ben daha önce söylemiştim" uyarılarıyla karşılaşmanız
Yazılı veya sözlü içeriklerde "dejavu" benzeri bir tanıdıklık hissi yaşamanız bu belirtilerden bazıları.
Kriptomnezya bir hırsızlık ya da bilinçli kopyalama değil. Aksine, farkında olmadan gelişen nörolojik bir süreç. Yaratıcılığın sınırında dolaşan bu durum, özellikle telif tartışmalarında önemli bir yer tutar.
Uzman psikologlar, kriptomnezya yaşayan kişilerin bilişsel yükünü azaltmaları, not alma alışkanlıklarını geliştirmeleri ve içerik üretirken kaynak kontrolü yapmaları gerektiğini belirtiyor. Özellikle yaratıcı sektörlerde çalışan bireylerin bu duruma karşı farkındalık geliştirmesi öneriliyor.