Kimler kan verebilir? Düzenli kan bağışı önemli mi?

Bu yılki teması “Kan verin, umut verin: birlikte hayat kurtarıyoruz” olan kampanya, gönüllü bağışçılara teşekkür etmeyi ve kan bağışına yönelik toplumsal farkındalığı artırmayı hedefliyor.

DSÖ verilerine göre, her yıl 14 milyon kadın doğum sırasında ciddi kanama geçiriyor ve bu durum özellikle gelişmekte olan ülkelerde anne ölümlerinin başlıca nedenleri arasında yer alıyor. Uzmanlar, güvenli ve zamanında erişilebilen kan nakli ile bu ölümlerin büyük ölçüde önlenebileceğini vurguluyor.

BİR ÜNİTE KAN ÜÇ HAYAT KURTARIYOR

DSÖ’nün raporuna göre, dünya genelinde yıllık yaklaşık 118,5 milyon ünite kan bağışı yapılıyor. Gönüllü ve karşılıksız bağışlar, küresel kan tedarikinin omurgasını oluşturuyor. 79 ülke kan ihtiyacının yüzde 90’ını gönüllü bağışçılarla karşılarken, 54 ülkede bu oran halen aile bireyleri ya da ücretli bağışçılardan sağlanıyor.

Bir ünite kan, üç hastaya umut olabiliyor. Bu nedenle DSÖ, kan bağışında bulunabilecek her bireyi düzenli olarak bağış yapmaya çağırıyor.

TÜRK KIZILAY’DAN DÜNYA ÇAPINDA BAŞARI

Kan bağışı kampanyalarına öncülük eden Türk Kızılay, 2,3 milyon gönüllü kan bağışçısı ile dünya genelinde 3. sırada yer alıyor. Kızılay, düzenli bağışçıları teşvik ederek hem stok güvenliğini sağlıyor hem de afet anlarında hızlı müdahale kapasitesini artırıyor.

DSÖ’nün küresel verilerine göre, düşük gelirli ülkelerde kan nakillerinin yüzde 54’ü 5 yaş altındaki çocuklara uygulanıyor. Bu durum, kan bağışının sadece yetişkinler değil, çocuk sağlığı açısından da yaşamsal önem taşıdığını ortaya koyuyor.

KİMLER KAN VEREBİLİR?

Türk Kızılay’a göre, 18-65 yaş aralığında ve 50 kilogram üzerindeki sağlıklı bireyler kan bağışçısı olabilir. Düzenli bağışçılar, doktor onayıyla 70 yaşına kadar yılda bir kez kan verebiliyor.