CRP türbidimetrik yüksekliği nedir, nasıl düşürülür, kaç olmalı?

Vücuttaki iltihaplanma ve enfeksiyonları tespit etmek için yapılan CRP testi, günümüzde sağlık takibinde önemli bir rol oynuyor. Kan testi ile ölçülen C-reaktif protein (CRP), vücutta oluşan inflamasyonun varlığını ve şiddetini ortaya koyuyor.

Enfeksiyon, kronik inflamatuar hastalıklar, otoimmün rahatsızlıklar ve kalp hastalığı riskinin değerlendirilmesinde kullanılan CRP testi, doktorlar tarafından özellikle şüpheli durumlarda isteniyor.

CRP DEĞERLERİ NE ANLAMA GELİYOR? KAÇ OLMALI?

Sağlıklı kişilerde CRP seviyesi genellikle 0-5 mg/L arasında değişirken 3 mg/L veya altı normal kabul ediliyor. 3 ila 10 mg/L arası ise obezite, stres, soğuk algınlığı, grip, diyabet, hareketsiz yaşam ve sigara kullanımına işaret edebiliyor.

10-50 mg/L: Hafif ila orta dereceli iltihaplanma
50-100 mg/L: Şiddetli enfeksiyon riski
100 mg/L ve üzeri: Akut bakteriyel enfeksiyon veya ciddi iltihaplanma
Ayrıca CRP’nin yüksekliği, kalp krizi ve inme riskinin artabileceğini de gösteriyor. Özellikle 10 mg/L ve üzeri değerler kardiyovasküler risk sinyali olarak kabul ediliyor. Kanser şüphesinde ise 20 mg/L ve üzeri değerler inceleniyor fakat CRP tek başına tanı koymak için yeterli olmuyor.

CRP NASIL DÜŞÜRÜLÜR?

Uzmanlar, CRP değerini düşürmenin öncelikle altında yatan nedeni tespit etmekle başladığını belirtiyor. Enfeksiyon ve iltihap söz konusu ise doktor tarafından antibiyotik veya uygun tedavi uygulanıyor. Bunun yanında yaşam tarzı değişiklikleri de CRP değerinin düşmesini sağlayabiliyor:

Yürüyüş, koşu ve bisiklet gibi düzenli egzersiz yapmak
Sigara ve alkolü bırakmak
Sağlıklı beslenmek ve kilo kontrolü sağlamak
Somon, ton balığı ve bitki bazlı proteinleri diyet listesine eklemek
Stres seviyesini azaltmak
CRP Yüksekliğinin Belirtileri
CRP testi genellikle şu durumlarda isteniyor:

Açıklanamayan yorgunluk ve halsizlik
Kas sertliği ve ağrılar
Ateş, titreme
Baş ağrısı
Mide bulantısı, iştahsızlık veya hazımsızlık
Uykusuzluk veya uyku düzensizliği
Uzmanlar, yüksek CRP değerlerinin ihmal edilmemesi gerektiğini ve olası enfeksiyon veya inflamasyon riskine karşı düzenli takibin önemine dikkat çekiyor.

SON DAKİKA HABERLERİ
Sonraki Haber