Alzheimer'dan korunmak nasıl olur? İşte püf noktalar!
Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Uygulama ve Araştırma Hastanesi Nöroloji Ana Bilim Dalı öğretim üyelerinden Prof. Dr. Ertuğrul Bolayır, Alzheimer hastalığına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
Prof. Dr. Bolayır, Alzheimer’ın beynin belirli bölgelerinin zamanla hasar görmesi sonucu ortaya çıktığını belirterek bu süreçte özellikle hafıza başta olmak üzere bilişsel işlevler, günlük aktiviteler ve davranışlarda bozulmaların yaşandığını belirtti.
DÜNYADA 40 MİLYON, TÜRKİYE’DE 1 MİLYONA YAKIN HASTA
Dünya genelinde yaklaşık 40 milyon Alzheimer hastası bulunduğunu hatırlatan Prof. Dr. Bolayır, Türkiye’de bu sayının 600 bin ile 1 milyon arasında olduğunun tahmin edildiğini aktardı.
İLK BELİRTİLER UNUTKANLIKLA BAŞLIYOR
Hastalığın erken döneminde öğrenme ve bellek fonksiyonlarında zayıflama görüldüğünü belirten Prof. Dr. Bolayır şunları söyledi:
“Alzheimer, öncelikle gündelik hayatı etkileyecek unutkanlıklarla kendini belli eder. Doktor ile hasta görüşmesi sonrası yapılacak nöropsikiyatrik testler, hastalığın varlığını, türünü ve evresini ortaya koyar. En bilinen bunama tarama testi, Mini Mental Durum Testi’dir. Bu test ile zaman, mekan, öğrenme, sayısal işlem, hatırlama, isimlendirme, cümle kurma ve görsel bellek alanlarında değerlendirme yapılır. Ayrıca nörofizyolojik ve radyolojik incelemelerle tanı kesinleştirilir.”
EN BÜYÜK RİSK FAKTÖRÜ YAŞLANMA
Alzheimer’ın en önemli nedeninin yaşlanma olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Bolayır, hastalıktan korunmanın mümkün olabileceğini belirterek şu önerilerinde bulundu:
Zihinsel ve fiziksel olarak aktif kalmak
Düzenli egzersiz yapmak
Tansiyon ve kan şekerini normal seviyede tutmak
Sebze ve meyve ağırlıklı, Akdeniz tipi beslenme tercih etmek
Kafa travmalarına karşı önlem almak
Alkol ve sigaradan uzak durmak
KESİN TEDAVİSİ YOK, AMA ERKEN TANI ÇOK ÖNEMLİ
Prof. Dr. Bolayır, Alzheimer hastalığının geri dönüşü olmayan ilerleyici bir rahatsızlık olduğunu ve henüz kesin bir tedavisinin bulunmadığını vurguladı. Ancak erken tanının hem hastalar hem de aileleri için kritik önem taşıdığını belirterek şunları söyledi:
“Erken tanı sayesinde hastalığın ilerlemesi yavaşlatılabiliyor, hasta kadar yakınlarının da yaşam kalitesi yükseliyor. Ayrıca tedavi masrafları da azalıyor. Bu nedenle hafıza bozukluğu başta olmak üzere benzeri belirtileri yaşayan kişilerin vakit kaybetmeden bir nöroloji uzmanına başvurmaları büyük önem taşıyor.”
Prof. Dr. Bolayır, Alzheimer ile mücadelede toplumun bilinçlendirilmesinin ve risk faktörlerine karşı tedbirlerin artırılmasının da en az tedavi kadar değerli olduğunu sözlerine ekledi.