50 yıllık çiftçi isyan etti! “Devlet desteği bir ton gübre etmiyor”
Yozgatlı 50 yıllık çiftçi Seydo Sansar, doğal afetler ve maddi imkânsızlıkların çiftçilerin yaşamını zorlaştırdığını belirterek, “Devlet desteği bir ton gübre etmiyor. Sigorta yaptırıyoruz ama zararımız karşılanmıyor. Çiftçiler borçla ayakta kalmaya çalışıyor.” dedi.
AGROTEC 28. Uluslararası Tarım Fuarı’na Yozgat’tan katılan 50 yıllık çiftçi Seydo Sansar, sektörde yaşanan sorunlar hakkında Yeni Ankara'ya özel açıklamalarda bulundu.
“ÇİFTÇİLER BORÇLA AYAKTA KALMAYA ÇALIŞIYOR”
Çiftçi Sansar, maddi imkânsızlıklar nedeniyle borçla ve takas yöntemiyle traktör almaya çalıştıklarını söyleyerek, “Buraya traktörlere bakmaya geldik. Şu an uygun olanları inceliyoruz çünkü maddi gücümüz yok. Uygun bir şey bulabilirsek takas yapacağız ama o da yine borçla, çünkü harmandan harmana ödeme yapıyoruz. Fiyatlar şu an normal ama vatandaş satamıyor, mecburen elinde kalıyor. En düşük traktör 3 milyondan başlıyor, 3 ila 5 trilyona kadar çıkıyor. Çiftçiler olarak borçla yaşamaya alıştık ve bu şekilde hayatımızı sürdürüyoruz. Ancak işimiz her geçen gün zorlaşıyor.” ifadelerini kullandı.
“DEVLET DESTEĞİ BİR TON GÜBRE ETMİYOR”
Gübre ve mazot fiyatlarının katlanarak artmasından yakınan Sansar, şunları söyledi:
“Gübre 35 bin TL, mazot ise 57 bin TL oldu. Biz bunları faiziyle birlikte 67 bin TL’ye alıyoruz. Yani fiyatlar çok yüksek. Geçen yıl gübreyi 12 bin TL’ye aldık, 10 bin TL’ye sattık. Şimdi ise aynı malı 30 TL’ye geri alacağız. Eğer bu şekilde yürüyebilirsek yürüyeceğiz. Bir sene daha böyle doğal afetler olursa gerçekte durum çok vahim. Devlet tarafımdan sağlanan destek bir ton gübre etmiyor. Bu yüzden özellikle hükümete çağrıda bulunuyoruz: Lütfen çiftçileri düşünsünler. Çiftçi olmazsa hükümet de aç kalır; çünkü çiftçi olmazsa bütün millet aç kalır.”
“SİGORTA VE DEVLET DESTEĞİ YETERSİZ”
Sansar, bu yıl yaşanan kuraklık ve don afetlerinin, çiftçilerin üretimlerini olumsuz etkilediğine vurgu yaparak, “Bu sene ben 3 ton nohut ektim ama verim düşük oldu, sadece 2 ton çıktı. 400-500 bin TL arası zararımız var. Sigorta yaptırdım ama oradan da istediğimiz sonucu alamadık. Eksper geldi, ‘zararın yok’ dedi. Oysa zararımız gözümüzün önünde. Yine de yüzde 8 zarar raporu tuttu ama bu oran da ödeme yapılması için yeterli değil. Yüzde 10’un altına zaten hiç para vermiyorlar. Sigorta yaptırmak da artık bir işe yaramıyor. Tarım Sigortaları Havuzuna 20-30 yıldır para ödüyoruz ama yılda bir kez dolu yağsa onun parasını bile vermiyorlar. Kuraklık da vurdu, ardından don geldi. Devletten yardım bekliyoruz ama devlet de sadece 'çiftçiye yardım ediyoruz' demekle yetiniyor. Böyle karanlık bir düzende yaşıyoruz.” şeklinde konuştu.