DEM Parti grup toplantısında kritik çağrı: "Öcalan dinlenmeli, yönümüz 'üçüncü yol'"

Tuncer Bakırhan, Meclis'teki Kürt meselesi komisyonunun "Siyasetin konuştuğu yeni dönemin" zeminini oluşturduğunu belirtti. Bakırhan, çözümün gelmesi için komisyonun ön yargıları bırakıp Öcalan'ı dinlemesi gerektiğini vurguladı.

DEM Parti Grup Toplantısı'nda konuşan Tuncer Bakırhan, sözlerine hayatını kaybeden Rojin Kabaiş ve Hakan Tosun'u anarak başladı ve "Kadir Bağdu’nun da katillerinin peşinde olacağımızı ve davayı takip edeceğiz" dedi. Bakırhan, konuşmasının odağına Kürt meselesinin çözüm sürecini ve Meclis Komisyonu'nun önemini yerleştirdi.

KÜRT MESELESİ VE ÇÖZÜM VURGUSU

Bakırhan, son dönemdeki gelişmelere atıfta bulunarak, "Son bir yılda çözüm ve barış adına önemli anlara hep birlikte tanıklık ettik. Bütün bunlar çatışmanın değil, siyasetin konuştuğu yeni bir dönemin kapısını araladı" ifadelerini kullandı. Meclis çatısı altında toplanan komisyonun kıymetine dikkat çeken Bakırhan, "Komisyon bu sürecin en önemli zeminlerinden bir tanesidir. Bu komisyon bir asırdır ülke gündeminden düşmeyen ve son elli yılda acıtan bir meseleyi konuşuyor, Kürt meselesini konuşuyor" dedi.

Bakırhan, komisyonda dinlenen davetlilerin ortak vurgusunu şöyle özetledi: "Komisyonda dinlediğimiz tüm davetlilerin farklı perspektiflerden de olsa ortak bir vurgusu vardı: Çözüm bulunmalı, ölümler sona ermeli."

Bakırhan, eski Meclis başkanlarının umut hakkı ve eşit yurttaşlığı şart koştuğunu, akademisyenlerin kök nedenlere inilmesi ve zihniyetin değişmesi gerektiğini ve ekonomi kuruluşlarının mevcut ekonomik eşitsizliğin bitirilmesini, hukukçuların ise yeni bir toplumsal sözleşme vurgusunu yaptıklarını aktardı.

ÖCALAN ÇAĞRISI: "KOMİSYON ÖCALAN İLE GÖRÜŞMEYİ TABU HALİNE GETİRMEMELİ"

Konuşmasının en dikkat çekici bölümlerinden biri, Kürt meselesi komisyonunun atması gereken adımlara yönelikti. Bakırhan, dinlemelerin önemli olduğunu ancak komisyonun son bir dinleme yapması gerektiğini belirterek, "Komisyonun son bir dinleme yapması gerekiyor, Sayın Öcalan'ı dinlemesi gerekiyor" çağrısında bulundu.

Bakırhan, bu talebini gerekçelendirirken şunları kaydetti:

"Öcalan konuştukça çözümün zemini güçleniyor. Sayın Öcalan ne zaman konuşturulsa Türkiye'de barış gündeme geldi. Yüz yıllık bir meselenin çözümünü konuşurken ürkek olunmaz. Ön yargılarımızı bir kenara bırakmalı, komisyon Öcalan ile görüşmeyi tabu haline getirmemeli."

Bakırhan, Meclis'in sorumluluğunu vurgularken, "Kimse unutmasın, bu Meclis'in omuzlarında 100 yıllık tarihin sorumluluğu duruyor. Bu yılın Meclisi ilk Meclis kadar önemlidir" dedi.

"ÜÇÜNCÜ YOL" VE 86 MİLYON İÇİN TALEP

DEM Parti'nin siyasi duruşunu ve taleplerini de dile getiren Bakırhan, partilerinin sadece bir kesime değil, tüm Türkiye'ye seslendiğini belirtti. Bakırhan, "Bu ülkede yaşayan her yurttaş için adalet, özgürlük, eşitlik herkesi kapsasın. Keyfilik rejimi değil, hukuk üstünlüğü, kayyumların değil iradenin sözünün, basının özgürce nefes aldığı kamusal bir alan istiyoruz" dedi.

Ana dilde eğitim, temel yasalarda düzenleme ve hasta ile siyasi tutukluların bırakılması gibi taleplerini sıralayan Bakırhan, bu düzenlemeleri "86 milyon için" istediklerini vurguladı. Bakırhan, "Diyarbakır'da ana dil özgürlüğü neyse, İstanbul'da adil yargı güvencesi odur. Trabzon'da ifade özgürlüğü ne ise, Hakkari'de yerel kararlara katılım hakkı odur. Bunlar ayrı değildir, bunlar aynı özgürlük ağacının dallarıdır." dedi.

Bakırhan'ın İttifak sorusuna cevabı ise şu şekilde oldu:

"Yönümüzü koltuklar değil ilkeler belirler. Ya onun yolu ya bunun yolu değil, biz iki tarafın da düşünmediği üçüncü yoluz."

Üçüncü yolun tanımını yapan Bakırhan, "Otoriterliğe evet demeden, statükoculuğa teslim olmadan halkların hakkını aramakla, özgürleşmelerini sağlamaktır. Üçüncü yol, Kürtleri oy deposu olarak görene de, Kürtleri kol gücü olarak görene de aynı mesafede karşı durmaktır." dedi. Konuşmasının sonunda, başta Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ olmak üzere, Kobani davasında tutuklanan bütün tutuklulara selam gönderdi.

GAZZE VE SURİYE MESAJLARI

Bakırhan, Gazze'de ilan edilen ateşkese ilişkin, "Ateşkes elbette önemlidir ama biliyoruz ki ateşkes tek başına barış değildir. Barış için adil ve kapsamlı bir çözüm şarttır. Barışın kalıcı olması için Filistin halkının haklı ve meşru talepleri karşılanmalıdır." dedi.

DEM Parti olarak Filistin halkının meşru haklarını savunmaya devam edeceklerini ekledi. Suriye konusuna da değinerek, "10 Mart Mutabakatı, Suriye'deki tarafların çözüm için attıkları önemli bir adımdır." ifadeleriyle konuşmasını sonlandırdı.

SON DAKİKA HABERLERİ
Sonraki Haber