Ankara’da 1960 darbesi masaya yatırıldı
Türk Demokrasi Vakfı, 27 Mayıs 1960 ihtilalinin 65'inci yıldönümünde önemli bir etkinliğe imza attı. Ankara Kent Konseyi'nde yapılan toplantıda konuşan DP Genel Başkanı Gültekin Uysal, 27 Mayıs için “Sadece bir darbenin değil, bir yaranın adıdır” ifadesini kullandı.
1960 darbesinin yıl dönümünde Türk Demokrasi Vakfının düzenlediği etkinlikte, darbe mirası, adaletin zedelenişi ve demokrasinin geleceği tartışıldı. Eski Bakan Erkan Mumcu, “27 Mayıs’ı anlamak, hesap sormaktır” derken, DP Genel Başkanı Gültekin Uysal da 27 Mayıs için “Sadece bir darbenin değil, bir yaranın adıdır” ifadesini kullandı.
Ankara Kent Konseyi’nde düzenlenen toplantıda, Türkiye’nin demokrasi tarihinde derin izler bırakan darbeler ve vesayet düzeni masaya yatırıldı. Eski Bakan Erkan Mumcu’nun moderatörlüğünde gerçekleşen etkinliğe, Gazeteci-Yazar Taha Akyol ve Akademisyen Prof. Dr. Tanel Demirel konuşmacı olarak katıldı.
Program öncesi konuşan Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, 27 Mayıs darbesi için sert ifadeler kullandı. DP Lideri Uysal şöyle konuştu:
“27 MAYIS, SADECE BİR DARBENİN DEĞİL, BİR YARANIN ADIDIR”
27 Mayıs yalnızca bir askeri müdahale değil, anayasal düzene ve millet iradesine vurulmuş ağır bir darbedir. Acı bir hatıranın yıl dönümünde burada olmak, hepimiz için derin anlamlar taşıyor. Üçüncü Cumhurbaşkanımız Celal Bayar, 27 Mayıs’ı ‘Türk milletinin kendi kaderine hakim olduğu gün’ olarak tanımlamıştı. Ancak bugün, milletimizin iradesinin sekteye uğradığı bir dönemi anıyoruz.
Bu tarih sadece bir darbeyi değil, hukuk devletinin ve demokrasimizin aldığı büyük yarayı simgeler. Devlet dediğimiz yapı, insanlık birikimiyle kurulur. Temel hakların güvence altına alındığı, adaletin herkes için işlediği bir Türkiye idealinden asla sapmamalıyız.
Ne yazık ki; demokrasiyi sadece muhalefet aracı olarak gören, iktidarı ele geçirince başkasına yaşam hakkı tanımayan zihniyetler hâlâ aramızda. Bu anlayışla hep birlikte mücadele etmeliyiz.
27 Mayıs’ın açtığı yaralar yalnızca geçmişe ait değil; bugünkü birçok sorunun da temelinde o zihniyet yatıyor. O nedenle bu tür anmalar, yas tutmanın ötesine geçmeli; toplumsal farkındalığı büyütmeli.
Başta merhum Başbakan Adnan Menderes olmak üzere, idam edilen tüm devlet adamlarını rahmetle anıyorum. Bu toplantının hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum.
Programın moderatörlüğünü yapan Eski Milli Eğitim Bakanı Erkan Mumcu da şunları söyledi:
“BU GÜN HÂLÂ SİYASİ YARGILAMALARA TANIK OLUYORUZ”
Bir meseleyi gerçekten anlamak, o konudaki soruları sormaktan geçer. 27 Mayıs da böyleydi. Belki anlatmak haddime değil ama anlamaya çalışmak görevim.
Çocukken her 27 Mayıs’ta evde bir sessizlik olurdu. O hüzünlü atmosferi hiç unutmadım. Sonra başka darbeler geldi. Peki, gerçekten bir şey değişti mi? Hayır! Ve asıl sorulması gereken soru da bu: Neden hiçbir şey değişmedi?
27 Mayıs, yalnızca bir darbe değil; adaletin ayaklar altına alındığı, yargının siyasallaştığı, infaz kararlarının alındığı bir utançtır. Bu infazları kim verdi? Hangi duyguyla? Bu soruları sormadan ilerleyemeyiz. Bugün bile hâlâ siyasi yargılamalara tanık oluyoruz. Toplum ise, otorite karşısında suskun. Çünkü adaletin o güzel prensesinin elinde sadece terazi var; kılıç hep başkalarının elinde oldu.
Demokrasi, sadece sandıkla sınırlı kalmamalı. Toplum, iradesine seçim dışında da sahip çıkmalı. Ancak o zaman demokrasi gerçekten güçlenir. Tarih, biz hesap sormadıkça tekerrür eder. 27 Mayıs’ı sadece anmak yetmez; anlamalı ve hesap sormalıyız. O gün yaşananlar sadece can almadı, irademizi ve hafızamızı da hedef aldı.
Bugün hâlâ kimse hesap vermedi. Türk demokrasisi ancak adaletin kılıcı yeniden doğru ellerde olursa ayağa kalkabilir. Aksi halde bu acılar bitmeyecek.
TARİHTEN DERS ALMAYANLAR, TEKRARINA MAHKÛMDUR
Etkinliğin sonunda yapılan değerlendirmelerde; darbelerin Türkiye’de sadece geçmişin meselesi olmadığı, bugün de sistemin kılcal damarlarında hissedilen bir kriz olduğuna dikkat çekildi. Katılımcılar, vesayet sistemlerine karşı hukukun üstünlüğünü ve demokratik kültürün güçlendirilmesini ortak çözüm olarak işaret etti.