TED Ankara Koleji mezunu Oruç Aruoba kimdir?
Oruç Aruoba, 77 yıl önce bugün 14 Temmuz 1948’de doğan; Türk yazar, şair, akademisyen ve felsefecidir.
Oruç Aruoba, edebiyat ve düşünce dünyasına önemli katkılarda bulunmuş bir isimdir. Türkiye'de felsefi metinleri, aforizmatik üslubu ve özellikle Japon edebiyatından esinlenen haiku tarzındaki şiirleriyle kendine özgü bir yer edinmiştir. "Türkiye'nin Nietzsche'si" olarak da anılan Aruoba, hem akademik çalışmaları hem de edebi eserleriyle geniş bir okuyucu kitlesine ulaşmıştır. Oruç Aruoba, 31 Mayıs 2020'de hayatını kaybetmiştir.
ORUÇ ARUOBA’NIN HAYATINDAN SATIR BAŞLARI
Oruç Aruoba, 14 Temmuz 1948 tarihinde Kocaeli'nin Karamürsel ilçesinde doğmuştur. Annesi Muazzez Kaptanoğlu, şair, yazar ve gazeteci olup, Alev, Hasret, Çile ve Beni Kurtar gibi romanları sinemaya uyarlanmış bir edebiyatçıdır. Babası ise ordu mensubu İsmail Fahir Aruoba'dır. Annesinin edebi yönü, Aruoba'nın genç yaşta edebiyat ve felsefeye ilgi duymasında belirleyici bir rol oynamıştır. Ortaöğrenimini TED Ankara Koleji'nde tamamlayan Aruoba, ardından Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü'nde Lisans ve Yüksek Lisans eğitimlerini tamamlamıştır. Yüksek Lisans tezi olarak "Hume'un İnsanı Anlama Yetisi Üzerine Bir Soruşturma" başlıklı çalışmasını sunmuştur. Daha sonra aynı üniversitede felsefe alanında çalışmalarına devam ederek "Felsefe Bilim Uzmanı" unvanını almış ve doktorasını tamamlamıştır.
BEYTEPE’DE GEÇEN AKADEMİK YILLAR
Oruç Aruoba, 1972-1983 yılları arasında Hacettepe Üniversitesi'nde öğretim üyesi olarak görev yapmıştır. Bu dönemde felsefe bölümünde doktorasını tamamlamış ve akademik çalışmalarını sürdürmüştür. 1976 yılında Almanya'daki Tübingen Üniversitesi'nde bir yıl süreyle felsefe semineri üyeliği yapmış, burada Bruno Baron von Freytag-Loringhoff ve Ernest Bloch gibi önemli isimlerden dersler almıştır. Ayrıca Goethe Enstitüsü'nde de çalışmıştır. 1981 yılında ise Yeni Zelanda'daki Victoria Üniversitesi'nde (Wellington) konuk öğretim üyesi olarak bulunmuş ve akademik çalışmalarına devam ettirmiştir.
1983 yılında, Türkiye'deki siyasi gelişmeler ve Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK) politikalarına tepki olarak Hacettepe Üniversitesi'ndeki görevinden istifa etmiş ve İstanbul'a yerleşmiştir. Bu istifa, Aruoba'nın akademik dünyadan uzaklaşarak yazarlık ve çevirmenlik kariyerine odaklanmasına yol açmıştır. YÖK'e karşı yazdığı "Üniversitenin Ölümü" başlıklı yazısı, bu dönemin bir yansıması olarak dikkat çekmiştir.
EDEBİ KİMLİĞİ VE FELSEFE ÇALIŞMALARI
Oruç Aruoba, akademik kariyerini bıraktıktan sonra İstanbul’da çeşitli basın organlarında yayın yönetmenliği, yayın kurulu üyeliği ve yayın danışmanlığı gibi görevler üstlenmiştir. Oluşum, Arayış, Mor Köpük, Defter, Varlık, Gösteri gibi dergilerde yazıları yayımlanmış; bir süre Açık Radyo’da "Filozof Dedikoduları" adlı bir program sunmuştur.
Aruoba’nın eserleri, felsefi derinlik ile şiirsel bir üslubu birleştiren, aforizmatik ve yoğun düşünceye dayalı metinlerden oluşur. Özellikle Heidegger’in şiire yaklaşımını benimseyerek, şiiri insanın varoluşsal anlam arayışının temel bir ifadesi olarak görmüştür. Heidegger’in “İnsanın temel sözü şiirdir” görüşünü benimseyen Aruoba, dilin insan ile dünya arasındaki ilişkiyi kurmada oynadığı rolü vurgulamış ve şiiri bu ilişkinin en saf hali olarak değerlendirmiştir.
Aruoba, Japon edebiyatına özgü haiku türünü Türk edebiyatına taşımış ve bu alanda önemli bir temsilci olmuştur. Haiku’larının sadeliği, doğayla bütünleşen temaları ve felsefi derinliği, onun eserlerinin ayırt edici özelliklerindendir. Ayrıca, aforizmatik metinleriyle okuyucularına yaşam, varoluş, insan ilişkileri ve felsefe üzerine yoğun düşünceler sunmuştur.
ORUÇ ARUOBA VE ÇEVİRİLERİ
Oruç Aruoba, Türkçeye kazandırdığı çevirilerle de edebiyat ve felsefe dünyasına önemli katkılar sağlamıştır. Ludwig Wittgenstein’ın eserlerini Türkçeye ilk çeviren kişi olarak bilinir. Ayrıca, Hume, Nietzsche, Kant, Rainer Maria Rilke, Hartmut von Hentig, Paul Celan ve Matsuo Bashō gibi düşünür ve şairlerin eserlerini çevirmiştir. Nietzsche’nin Antichrist eserini Almanca’dan Türkçeye çevirmesi, onun en dikkat çekici çalışmalarından biridir.
ORUÇ ARUOBA’NIN BAŞLICA ESERLERİ
Oruç Aruoba’nın eserleri, Metis Yayınları ve Yapı Kredi Yayınları tarafından yayımlanmıştır. Felsefi metinler, şiirler ve şiirsel denemelerden oluşan geniş bir külliyatı vardır. Başlıca eserleri şunlardır:
Tümceler, Bir Yerlerden Bir Zamanlar (1990, Metis Yayınları)
De ki İşte (1990, Metis Yayınları)
Yürüme (1992)
Hani (1993)
Ol/An (1994)
Kesik Esin/tiler (1994, şiir)
Geç Gelen Ağıtlar (1994, şiir)
Sayıklamalar (1994, şiir)
Uzak (1995)
Yakın (1997)
Ne Ki Hiç (1997)
İle (1998)
Çengelköy Defteri (2001)
Zilif (2002)
Doğançay’ın Çınarları (2004, şiir)
Benlik (2005)
Meşe Fısıltıları (2007)
David Hume’un Bilgi Görüşünde Kesinlik (1979)
Nesnenin Bağlantısallığı (Hume - Kant - Wittgenstein) (1979)